Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Saim Yavuz yaptığı açıklamada; CHP’li Belediye Meclis üyesi Berkay Güzel’e Hilton Oteli Projesine yaptığı itiraz nedeniyle teşekkür ederek başladığı açıklamasında şunları söyledi; “Sayın Berkay Güzel,  Hilton Oteli’nin yükseklik artışı kararına yaptığı itiraz sonucunda Belediye Meclisi toplantısında itirazının kabul edilerek, projenin 2008 yılında onaylanan imar durumuna uygun hale getirildiğini bir basın açıklamasıyla duyurdu. Bu çabasından dolayı kendisini kutluyorum.”

“Açıklamasının sonunda şunları söylüyor Sayın Güzel: ‘Dikkat çeken bir diğer hususta; Resmi itiraz süresi tamamlandıktan sonra Kent Konseyi,  öncesinde onay verdiği proje görseline itiraz ettiğini açıklamıştır. Kent konseyi başkanı da basın açıklamalarında belediye meclisine yönelttiği mesnetsiz ithamlarından dolayı özür dilemeyeceğini belirterek hatasında ısrarını sürdürmüş kentimize faydasız üslubundan vazgeçmemiştir. Kanunlara uygun şekilde yedi yıl önce imar durumu değişmiş ihalesi yapılmış projenin görselinin ret edilmesi isteği parsel bazında bir değerlendirme yapılmış olsa dahi hukuken tartışılabilecek bir taleptir. Açıklamaların devamında Anafartalar Otelinde yaşanan süreç örnek verilmiş ancak o dönemde halkımızın çoğunluğunun talebi yapılan değişiklikte önemli rol oynadığı göz ardı edilmiştir. Canlı yayında da belirttiğim gibi otel projesine yapılmış resmi itiraz sayısı sadece ikidir…”

“Sayın Güzel’in dikkat çektiği “hususta” bazı yanlışlar var. Kent Konseyi adına onları düzelterek ‘bilginin doğru bilinmesi’ görevini yerine getirmek istiyorum.

1. “Kent Konseyi öncesinde onay verdiği proje görseline itiraz ettiğini açıklamıştır.”hususu yanlıştır. Kent Konseyi’nin 27 Ağustos’ta yapılan genel kurulunda alınan özetle “Hilton kararına itiraz ediyoruz” kararından başka bir kararı yoktur. Kent Konseyi’nin aldığı bu karar da benim tarafımdan 2 Eylül’de yapılan ve Sayın Güzel’in de olduğu belediye meclisi toplantısında sunulmuş,  raporun tam metni bütün meclis üyelerine de verilmişti. Bu itirazdan başka Kent Konseyi’nin herhangi bir günde ve herhangi bir yerde “itiraz ediyoruz” diye bir açıklaması yoktur. Kimse de gösteremez ve iddia edemez.

2. “Anafartalar Otelinde yaşanan süreç örnek verilmiş ancak o dönemde halkımızın çoğunluğunun talebi yapılan değişiklikte önemli rol oynadığı göz ardı edilmiştir.” hususu da yanlıştır. Anafartalar Oteli’nin yıkılması kararı İskele Meydanı’nın düzenlenmesi kapsamında, Kent Konseyi’nin 2005’tedüzenleme çerçevesinde oluşturduğu bir karardır. (Bununla ilgili bir-iki kez detaylı açıklamalarım olmuştur. Onun için detaya girmiyorum.) Yani kararı halk vermiştir zaten, ama belediyenin de bu kararı kuvvetle desteklemesine rağmen Valilik, Anafartalar Oteli’nin yıkımıyla ilgili belediyenin taleplerine olumlu cevap vermemiştir; ta ki, zamanın İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in “ne bu yavv…” demesine kadar(Nisan 2012).  Halkın kararını hiçe sayan devlet, bir hafta içinde “ne bu yavv”la, Anafartalar Oteli’nin yıkılmasına onay vermiştir. (İçişleri bakanı tesadüfen o tarihte oradan geçmeseydi iskele meydanı kesinlikle,  bugün böyle değildi. Orada hem Anafartalar Oteli, hem de Belediyenin yapmakta olduğu bina dikili olacaktı.) Benim de söylemeye çalıştığım o;  hangi “halkın iradesinden, hangi hukuktan, hangi hak”tan bahsediyoruz. Dün Anafartalar otelinde öyle, bugün Hilton otelinde böyle… Size bişey daha söyleyeyim: 6 Mayıs 2008 tarihli Kent Konseyi genel kurulunda bugünkü 17 Burda (o zaman Forum-Türkmall) görüşülürken aynı zamanda Hilton oteli, Devlet Hastanesi ve Otogar konuları da birlikte görüşülmüştü. Ve belediye meclisinde bu kararlar verilmeden önce, çok yönlü ve çok katılımlı düşünülüp, tartışılıp karar verilmesi öneriliyordu Kent Konseyi’nce. Üstelik Belediye Meclisi’nin 2008’de Hilton Oteli’nin yeriyle bugün uygulanan ilgili imar plân değişikliği daha yapılmamışken…

3.Her ne kadar üslubumu “kentimize faydasız” bulunsa da ben, faydasız üslubuma devam ederek sorayım: “…otel projesine yapılmış resmi itiraz sayısı sadece ikidir” diyor Sayın Güzel ve üstelik bunu televizyonda açıkladığına da vurgu yapıyor... Bu açıklamayla, Sayın Güzel böyle söyleyerek üyesi olduğu belediye meclisinde,  kendisinin itirazı yönünde karar verildiğini mi açıklamış oluyor? Kent Konseyi’nin Hilton oteline itiraz kararının belediye meclisinde sunulmasına ve raporların sayın Güzel de dahil belediye meclisi üyelerinin hepsine verilmesine rağmen,  Kent Konseyi’nin kâle alınmadığını mı söylüyor yoksa? Sayın Güzel itiraz etmeseymiş bu karar çıkmayacak mıymış yani? Yoksa, sayın Güzel bu girişimi ve açıklamasıyla, bu meclisin “halkın meclisi” olduğunu mu söylüyor bize?

Bir bilgi ve bir soruyla tamamlayayım: Belediye Kanunu’nun 76. Maddesinde yer alan Kent Konseyi’nin, İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanıp Resmi Gazete 2006 Ekim ayında yayımlanan yönetmeliğinde şöyle der: “Madde 14: Kent Konseyi genel kurulunca oluşturulan görüşler, belediye meclisinin ilk toplantısında değerlendirildikten sonra belediye tarafından kent konseyine bildirilir ve uygun araçlarla kamuoyuna duyurulur.”  Bu vesileyle kamuoyunu bilgilendirmemiz gerektiği için sorayım Kent Konseyi adına: Hilton kararı raporu, belediye meclisinde görüşülüp, değerlendirildi mi?