CHP’nin geçtiğimiz günlerde 81 ilde düzenlediği ‘OHAL Değil, Demokrasi İstiyoruz’ AK Partili Tülay Ömercioğlu gündeme getirdi. 15 Temmuz’da sokaklara çıkmayan insanları korkmakla itham eden Ömercioğlu, ‘O gece tankların önüne çıkmayanların, meydanlarda OHAL istemiyoruz demesini garip karşılıyorum” dedi. OHAL’in tartışıldığı mecliste Adnan Güler, Ömercioğlu’na “Hukukçu birinin yasakları savunmasını yadırgıyorum” derken, AK Partili Ethem Hırçın ise; ‘Ben OHAL var mı yok mu farkında değilim” dedi.

“MEYDANLARA ÇIKMAK YÜREK İŞİDİR. KİMSEYİ KORKAK OLMASINDAN DOLAYI KINAYAMAYIZ..”

CHP tarafından Türkiye’de ki 81 ilde düzenlenen ‘OHAL Değil, Demokrasi İstiyoruz’ eylemi mecliste OHAL tartışması çıkarttı. Konuyu gündeme getiren isim ise AK Partili Tülay Ömercioğlu oldu. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın belediye faaliyetlerini anlatmasının ardından söz alan Tülay Ömercioğlu yaptığı konuşmada; “81 il ile eş zamanlı Çanakkale’mizde de bir OHAL istemiyoruz, demokrasi istiyoruz diye bir oturma eylemi gerçekleştirdi. Şimdi bu Demokrasi istiyoruz diyenlerin 15 Temmuz da sokaklara, meydanlara çıkması gerekirdi. Tankların önünde durmaları gerekirdi ki; tabi meydanlara çıkmak cesaret işidir, yürek işidir. Herkesin canı elbet kıymetlidir, biz kimseyi korkak olmasından dolayı ne kınayabilir ne de eleştirebiliriz ama o günlerde meydanlarda Demokrasi istiyoruz, kanlı eylemler istemiyoruz dediğimiz meydanın adının Demokrasi Meydanı olmasını istememize rağmen bununla ilgili bir çözümü gerçekleştiremedik. Memleketimiz kanlı bir eylemi çok kısa bir süre önce atlatmıştır, onun dışında ülkemizin güney ve doğusunda bir iç savaş yaşadık. Yurt dışında Afrin’e girdiğimizde de dış güçlerin nasıl konuşlandığını ve Türkiye’yi hedef haline getirdiklerini gördük. İşte böyle zamanlarda özel hükümlerin verilmesinin, özel hükümlerin ivedilikle yapılmasının hiçbir sakıncasının olmadığı, OHAL’in vatandaşa karşı değiş kirli eylemlere imza atanlara karşı olduğunu bu eyleme katılanlara hatırlatmak istiyorum” dedi.

“ERKEN SEÇİME GİDİYORUZ. ÇÜNKÜ: BEKA SORUNU, İZLEDİĞİMİZ DIŞ TABLO, EKONOMİ..”

AK Partili Tülay Ömercioğlu sözlerinin devamında 24 Haziran’da Erken Seçim Kararının alınmasının gerekçelerini şu sözlerle açıkladı; “Türkiye geçtiğimiz hafta MHP lideri Devlet Bahçeli’nin talebi, Cumhurbaşkanımızın tarihi açıklaması ile erken seçim sürecine girdi. Devletimizin beka sorunu, izlediğimiz dış tablo, Anayasanın tehdidi, seçim ekonomisinde de seçimle ilgili sürecin ne kadar uzun sürerse ekonomik yatırımların duracağı kararından dolayı 24 Haziran tarihinde erken seçim kararı alınmıştır. Bu süreçte kim hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun, hangi siyasi partiye oy verecek olursa olsun devletin yanında yer almasını istiyoruz. Bu talebimizin sebebi de; MİT Krizi yaşamıştık herkesin hatırladığı gibi, onun arkasından Gezi Parkı olayları ile diz çökertme eylemi, yabancı kaynakların terörü pompalaması, ekonominin sabote edilmesi, Türkiye’nin itibarsızlaştırma çabaları ile karşı karşıya kaldığımız bir gerçektir. Ülkemiz tarihi boyunca bu süreçlerden her zaman başı dik çıkmıştır. 24 Haziranda da bu süreçlerden başımız dik çıkacağına inanımız tamdır.”

HUKUKÇU OLARAK OHAL’İ NASIL SAVUNABİLİRSİNİZ?

CHP’li Adnan Güler OHAL sürecini Tülay Ömercioğlu’nun savunmasını yadırgayarak; “Bir hukukçu OHAL’i hiçbir zaman savunmaz, özgürlükleri, kişi hak ve hukuklarını savunur. Baskı rejimlerini asla kabul etmezler. Türkiye elbet bir büyük badire atlatmıştır. Bunun içinde 3 aylık bir OHAL’i savunabiliriz ama insaf. İki yıllık OHAL olur mu? Türkiye’ye OHAL altında seçime gitmek yakışıyor mu? Bizim temennimiz OHAL rejimi altında oy sandıkları çalınmasın. Sandık güvenliği daha önemli, ki kimsenin oyu çalınmasın. Başbakan Binali Yıldırım OHAL için 45 gün sürer demişti. OHAL’in ilanından 45 gün geçtikten sonra da bir terör olayı yaşanmadı. Olayları çarpıtıyorsunuz. Bunlar hukuk düzeninde olmaması gerekenler şeyler” dedi.

“BİR HUKUKÇU OLARAK OHAL’İ SAVUNMAMAYI ANLAYAMIYORUM”

Adnan Güler’in eleştirisi üzerine Tülay Ömercioğlu, Fransa’yı örnek göstererek şunları söyledi; “Demokrasinin beşiği olarak bildiğimiz Fransa’da bir patlama meydan geliyor ardından 6 ay, sonrasında bir 6 ay daha OHAL ilan edildi. Ben demin söylemiştim FETÖ ile hala bir mücadele sürüyor. Doğu da bir terör yaşadık, yaşadığımızı inkâr ediyorsanız söyleyin. Böyle bir durumda Fransa’da OHAL kararı alınmışken Türkiye’de günümüzde hala 50-60 kişi gözaltına alınırken; OHAL’i savunmamayı bir hukukçu olarak anlayamıyorum” dedi.

“CHP OLARAK 15 TEMMUZ’DA MEYDANLARDAYDIK.. AMA 20 TEMMUZ’DA İŞ DEĞİŞTİ!”

Tülay Ömercioğlu’nun “15 Temmuzda meydanlarda yoktunuz” sözlerine cevap veren Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; “Yanlış bir şey söylemekten de korkuyorum ama Türkiye Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetiliyor. Meclisten kanunlar bile geçmiyor. OHAL’den dolayı, onun verdiği şartlardan dolayı birçok insan haksız yere işten atılıyor, sorgulama geçiriyor. İnsanlar haklarını arayamıyor, işten çıkartılıyorlar. Çünkü OHAL var. Doğru Fransa’da iki defa 6 aylık OHAL ilan edildi ama bizde 26 ay oldu neredeyse. Habire Çanakkale’de söyleniyor neymiş efendim CHP 15 Temmuz gecesi meydanlarda yokmuş. 15 Temmuz gecesi ben İstanbul’da meydanlardaydım. Beni bırakın bir yana ama CHP’li Belediye Başkanı, Kepez Belediye Başkanı arkadaşım Ömer Faruk Mutan meydanlarda konuşma bile yaptı. 15 Temmuzu hep beraber, herkes bunun karşısındaydık. Mecliste milletvekillerimiz bile ayrılmadılar” dedi.

“FETÖCÜLERİ YAKALAMAK İÇİN OHAL’E GEREK Mİ VAR?  TUTAR YAKALARSINIZ”

OHAL’in bir an önce son bulması gerektiğini ifade eden Ülgür Gökhan; “Ama 20 Temmuz da işler değişti. 20 Temmuz günü 15 Temmuz darbe girişimi bahane edildi ve Türkiye maalesef baskı rejimine dönmüştür. OHAL’in bir an önce kalkması gerekmektedir. OHAL bazı bölgelerde olabilir mi? Evet olabilir. Sen FETÖ’cüleri yakalayacaksan Çanakkale’de tutar yakalarsın. FETÖ’cüleri yakalamak için OHAL’e gerek mi var? Elini tutan mı var? Tutar yakalarsınız. Ama onun dışında hukukun zedelendiği süreci savunmamız söz konusu bile olamaz. OHAL’in hak ve özgürlükleri kısıtlaması, demokrasinin askıya alınmasına itirazımız var” dedi.

“İYİ PARTİYİ SEÇİMLERE SOKMAYACAKLARDI”

Çanakkale Belediye Meclisinin tek İYİ Partili meclis üyesi Ufuk Demirbaş ise, yaptığı konuşmada 4-9 Mayıs tarihleri arasında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Cumhurbaşkanlığı için 100 bin imza toplamaya başlayacaklarını ifade ederek, hangi siyasi partiye gönül vermiş olursa olsun tüm vatandaşları imza vermeye davet etti. Ufuk Demirbaş konuşmasında; “İYİ Parti bu seçimlere katılması hükümet tarafından engellenmeye çalışıldı. YSK’nın bu kararı alacağı öğrenildiğinde de CHP’nin desteği ile TBMM’ye İYİ Parti grup kurdu. CHP desteğine rağmen genel başkanımız Meral Akşener 100 bin imza ile aday olmak istediğini ifade etmiştir. Ben bu vesile ile tüm CHP’li, AK Partili, MHP’li vatandaşlarımızı YSK’ya imza vermeye davet ediyorum. bu meydan sadece Demokrasi Meydanı olarak adı geçmesin, demokrasiye bir katkı olsun. Tüm halkımızı imza kampanyamıza davet ediyoruz. İmkânı olup gelemeyecek olan vatandaşlarımız için de İYİ Parti İl Başkanlığımız gerekli yardımı yapacaklar” dedi.

“ACUN ILICALI BİLE PARASINI YURT DIŞINA KAÇIRDI..  BU SİSTEM, BU İKTİDAR DEĞİŞMELİDİR”

İYİ Parti olarak Türkiye’nin geleceğinden dolayı duydukları kaygıları dile getiren Ufuk Demirbaş, Türkiye ekonomisinin seçimlerden sonra iktidara kim gelirse gelsin karanlık günlerin beklediğine dikkat çekti; “Biz ne istiyoruz? Huzur istiyoruz. Bunu halkta da görüyoruz, onlarda sahada bizlere Huzur istediklerini belirtiyorlar. Bu dönemin bitmesini isteyen AK Partili vatandaşlarımız var. Türkiye de ticaret yapan esnafların sadece yüzde 20’si KDV ödeyebiliyor. İnsanlarımız zarar ediyorlar, zarar ederek ticari faaliyetlerini sürdürüyorlar. Ülker yurtdışına mal varlığını taşıdı, Acun Ilıcalı bile parasını yurtdışına kaçırdı. Cumhurbaşkanı bu insanları tehdit bile etti ama kaçış devam ediyor. Böyle bir Türkiye hayal etmiyorum. Hiç birimizin çocuğunun geleceğinden umudu yok, insanlar çocuklarını yurtdışına göndermeye çalışıyor. 28 Şubat döneminde çok büyük saçmalıklar yaşadık, gördük. Türbanlı arkadaşlarımızın çektikleri sıkıntıları gördük. Bunlarla ilgili tavrımızı da gösterdik ama bugün Kazım Koyuncu gibi bir sanatçımıza Karadeniz Teknik Üniversitesinde müzik yapması bile engelleniyor. Türkiye’nin artık içinde bulunduğu durum budur, özgürlükler bu halde engelleniyor. Geldiğimiz nokta, yönetilemez, sürdürülemez bir Türkiye’dir. Dolayısıyla bu sistemin, bu iktidarın değişmesi gerekmektedir” dedi.

“DÜN KAYNAK YOK DİYENLER BUGÜN CHP’NİN VAATLERİNİ YAPIYORLAR”

7 Haziran seçimleri öncesinde CHP’nin emekli vatandaşlara dini bayramlarda bir maaş ikramiye vaadini, 24 Haziran seçimleri öncesinde AK Parti’nin yerine getirecek olmasından dolayı sevindiklerini belirten CHP’li Adnan Güler; “16 Nisan referandumundan sonra bize pembe tablo çizmişler; şehitler gelmeyecek, ekonomimiz uçacak denmişti. Ne terör durdu, ne şehit kanı durdu. Ne de şehit kanları üzerinden yapılan siyaset durdu. Ekonominin durumu zaten işler acısı. Son bir yıldır esnafımız, işçimiz, memurumuz kan ağlıyorlar. Vergilerini ödeyemeyen esnafımıza hükümet vergi affı çıkartıyor. Vergi tahsilâtları diplerde duruyor çünkü. İki sene önce CHP olarak bayramlarda emeklilerimize bir maaş ikramiye demiştik, o gün kaynak nerede diyenler bugün bizim vaatlerimizi emeklilere veriyorlar. Hiç olmazsa emeklilerimizin bir nebze olsun eli rahatlayacak. Seçimden sonra ne olursa olsun ekonomik olarak ülkemizi büyük bir kriz bekliyor. Ülkemizin 20 yıllık geleceği ipotek altına alınmıştır. Ben buradan vatandaşlarımıza sesleniyorum, tedbirinizi alın” dedi.

ETHEM HIRÇIN: BEN OHAL VAR MI YOK MU FARKINDA DEĞİLİM!

Tülay Ömercioğlu, Adnan Güler, Ufuk Demirbaş ve Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın OHAL üzerindeki tartışmaları sürerken söz alan AK Partili meclis üyesi Ethem Hırçın ise; OHAL’in bir zorunluluk olduğunu belirterek OHAL’in varlığını yaşamında hissetmediğini söylemesi CHP’li Meclis üyelerinde şaşkınlık yarattı. Ethem Hırçın; “Mecliste OHAL’in gündeme getirilmemesi gerekirdi. Siyasi konuların konuşma yeri burası değildir. Ben zerre kadar OHAL var mı? Yok mu? Farkında değilim” dedi.