thejrc.org
Bugun...
Bizi izleyin:


Tuygan Çalıkoğlu


Facebookta Paylaş









Siyaset Artık “Gerçek Ötesi”
Tarih: 16-04-2023 08:48:00 Güncelleme: 16-04-2023 08:48:00


“Gerçek Ötesi” (Post- Truth) kavramı, artık her yerde karşımıza çıkıyor. Siyasette, sosyal yaşamda,“yalanın” yaygınlaşması,“dürüstlüğün” değer kaybetmesi demek. Günümüzde gerçekler kasıtlı olarak çarpıtılıyor, insanların düşünceleri ve inançları manipüle ediliyor. Böylece insanların duyguları ve düşünceleri değiştiriliyor, gerçekler gizleniyor. Toplumun yönetilmesinde ve politik stratejilerin belirlenmesinde yaygın kullanılan, felsefi ve politik bir kavram.

 

“Gerçek Ötesi” siyaset 2016’dan bu yana dünyada çok popüler. Özellikle, İngiltere, ABD, Rusya, Macaristan, Belarus, Polonya, Filipinler ve Türkiye’deki politikacıların tercihleri. Siyasal stratejiler bu kavram üzerine inşa ediliyor. Bu ülkelerde; mevcut teori ve kavramlarla anlayamadığımız ve açıklayamadığımız pek çok olay yaşanıyor. Nedeni bu“Gerçek Ötesi” siyaset.

 

Bu politikacılar, insanların desteğini almak için, gerçek ötesi konuşmalar yapıyorlar. Kitleleri heyecanlandıran, imkânsız vaatlerin verildiği konuşmalar. Üstelik bu vaatleri yerine getirmenin imkansızlığını bildikleri halde, bunu yapıyorlar. Bu konuşmalarda sık sık “halk için” ifadeleri var. Günümüzde “ana akım” medyanın kullanımı çok azaldı, insanlar ağırlıklı olarak “sosyal medyayı” kullanıyorlar. Farkındaysanız, son yıllarda yalan haberlerin sayısı çok arttı. Nedeni “gerçek ötesi” kavramı. Yalan haberler kasten ortaya atılıyor. Bilgi kirliliği yaratılıyor; amaç, bir şeyleri gizlemek. İnsanlar çoğunlukla servis edilen bu bilgileri, doğruluğunu sorgulanmadan kabul ediyorlar. Üstelik bu yalan haberler insanlara çekici geliyor. Çünkü “merak artırıcı”, “basit” ve “hissedilebilir” özelliklere sahip. Karmaşık olaylar basitleştirilerek aktarılıyor ve anlatılanlar pek çok insana inandırıcı geliyor. “Gerçek Ötesi” her şeyi “siyah ya da beyaz” olarak kategorize ediyor. Yani, “Ya bizimlesin ya da karşımızdasın” diyor.

 

Bu söylemler umut pompalıyor, insanlara “iyi gelme” potansiyeli yüksek.  Özellikle, ağır yaşam sorunlarıyla boğuşan, kafası karışık, yolunu kaybetmiş ve en önemlisi güven sorunu yaşayan insanlar için bu söylemler kuşkusuz çekici. İnsanlar bu söylemlerle “gerçeklerden” uzaklaştırılıyorlar. Özgüvenini büyük ölçüde kaybetmiş, kendisini değersiz hisseden kişilere “önem verdiğini” söylemek, daha doğrusu o kişilerde bu duyguyu yaratmak, gerçekten çok etkileyici. “Gerçek Ötesi” siyasetin dayandığı psikolojiyi iyi anlamamız gerek. İnsanlar, özellikle de çaresiz insanlar, tutunacak dal arıyorlar. Dolayısıyla sorunlarına çözümler duymak, umutlanmak istiyorlar. Bunları dile getirenlere, gerçekliğini sorgulamaksızın büyük ilgi gösteriyorlar. Umut insanı gençleştirir, kişinin enerjisini yüksek tutar. Umut var olma savaşının adıdır. Bu nedenle umudu kaybetmek demek, yaşamın heyecanının kaybetmek demektir. Bu anlaşılabilir bir psikolojik durum. Yaşam günümüzde çok hızlı akıyor, insanların bu akışa uyum sağlamaları kolay değil. Üstelik aidiyet duygusunun büyük ölçüde yitirildiği ve kişilerin kendilerini sahipsiz, terk edilmiş hissettiği bir süreç içindeyiz. Artık nereye ait olduklarını bile bilemiyor insanlar.

 

Araştırmacı Yazar Ralph Keyes; gerçek üstü kavramını işlediği “Hakikat Sonrası Çağ” kitabında, yaygınlaşan yalanı ve dürüstlüğün değer kaybedişini analiz ederek soruyor; “Nasıl oldu da kamuoyunu;“gerçeklerden” çok, “kanaat ve duygular” belirlemeye başladı?”. Kuşkusuz insan tarih boyunca “yalan” söyledi; ancak yalan neden bugün geçer akçe oldu? Keyes bu durumu sorgulamamız gerektiğini söylüyor. Çünkü gerçek ötesi tercih, toplumsal yaşamı radikal biçimde etkiliyor. En çok da siyasal yaşamda karşımız çıkıyor. Günümüzde gerçeğin artık pek bir önemi kalmadı. Politika yapanlar için her şey mubah. Başarı için, topluma neyi inandırmak istiyorlarsa onu söylüyorlar ve bir şekilde kabul ettiriyorlar. Bu algıyı, insanların duygularına ve inançlarına yönelerek yapıyorlar. Söylediklerinin gerçeği yansıtması önemli değil. Çünkü politikacılar, gerçeği ciddiye almıyorlar ve açıkça yalan söylüyorlar. Amaç, insanların duygularını ve inançlarını, hedefleri doğrultusunda şekillendirmek. Başarılı olmaları, bunu gerçekleştirmelerine bağlı. Gerçek ötesi siyasette aklın yerini, giderek duygular ve kanaatler alıyor.

“Gerçek Ötesi” siyaset, gerçeği yadsımayı, değersizleştirmeyi ve önemsizleştirmeyi öngörüyor. Bu nedenle de “modern yalan” olarak tanımlanıyor. Gerçekler göz ardı edilerek“ön yargılar” oluşturuluyor. Ön yargılar, bizi yanlışa düşüren ve sorgulamadan kabul ettiğimiz düşmanlarımız. Demokrasilerde gerçek üstü tercihin; düşünmeyen, sorgulamayan toplumlarda nasıl ciddi bir tehdit oluşturduğunu hepimizin görmesi gerek.

 

Kitleleri manipüle etmek için, öfke ve nefret duygusu kullanılıyor. Kabul ettirilmek istenen düşünceler, öfke üzerinden aktarılıyor. Kitlelerde öfke oluşturulduktan sonra, gerçeğin bir önemi kalmıyor. Toplumu arkanıza alıyorsunuz. Öfkeyi sürekli kullanmak nefreti yaratıyor. Sonrasında bölünme, düşmanlık, şiddet ve kargaşanın gündeme gelmesi kaçınılmaz. Gerçek ötesi siyasetin hayata geçirilmesinde “medya” kullanılıyor. Günümüzde medyanın doğru bilgiyi vermesini beklemek gerçekçi değil. Gerçek ötesi politikaları yaymak ana akım medyanın “asli” işi.

 

İlginç olan; geçmişte pek çok toplumda “yalan” çok ayıp karşılanırken, hatta “günah ve suç” olarak kabul edilirken, günümüzde çok geniş bir kitle ne yazık ki yalana itibar ediyor. Dahası, geçmişte insanlar yalan söylerken, kaygıyla, biraz da utançla, en azından mahcubiyet duyarak söylerlerdi. Şimdi ise, kendilerini “zeki” insanlar olarak görüyorlar ve hiçbir suçluluk duymadan, gerçeği örtbas etmeye çalışıyorlar.

 

Günümüzde insanların, olayları ve sorunları nesnel bir yaklaşımla ele almalarını bekleyemeyiz. Zaten çoğunluğun bunu sergilemesi mümkün değil. Çünkü gerekli donanım ve bilgiden yoksunlar. Bu nedenle, gerçek ötesi tercih, kişiye zarar verici sonuçlar yaratabilir. Kişi yanlış yollara gidebilir, kandırılabilir ya da hayal kırıklığına uğrayabilir. Asıl mesele, tercihin toplumsal düzeyde yaşanmasında. Bir başka deyişle, çoğunluğun “gerçek ötesi” tercih yapmasında. Çünkü sorun o zaman toplumsallaşıyor ve toplum her şeyin iyi gittiğini zannederken, devasa sorunlar oluşabiliyor.

 

“Gerçek Ötesi” siyaset tüm uluslar için bir tehdit. Çünkü bu siyaseti tercih edenler ve onların destekçileri; muhalifleri”düşman”, “hain”” ya da “terörist” olarak ilan edebiliyorlar. Unutmamalıyız ki gerçek çok önemlidir, çünkü gerçek var olandır. Gerçekten koparak, gerçeği dikkate almayarak yaşayamayacağımızı bilmek zorundayız. Gerçeği göstermek, ona dayanmak ve bu çabadan asla vazgeçmemek gerek. Gerçek ötesi siyasetin en kolay hayat bulacağı toplumlar, “cehaletin” yüksek olduğu toplumlardır. Bilimle donanmamış bu toplumların “Gerçek Ötesi” tercihleri, toplumlarını geriye götürmek olacaktır.

 

Tuygan ÇALIKOĞLU



Bu yazı 18718 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ÇOK OKUNAN HABERLER
FOTO GALERİ
  • Bebişler
    Bebişler
  • Yurdum İnsanı
    Yurdum İnsanı
  • FANTASTİK
    FANTASTİK
  • ATATÜRK
    ATATÜRK
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
  • Doğtaş Mobilya'dan 18 Mart'a Özel Video
    resim yok
  • 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
    18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
  • Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
    Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
  • Barışın ve Özgürlüklerin Kenti "Çanakkale"
    Barışın ve Özgürlüklerin Kenti
  • TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
    TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
  • Çanakkale Gangnam Style
    Çanakkale Gangnam Style
VİDEO GALERİ
YUKARI