thejrc.org
Bugun...
Bizi izleyin:


Tuygan Çalıkoğlu


Facebookta Paylaş









Dolar Nereye Gidiyor?
Tarih: 19-01-2022 10:26:00 Güncelleme: 19-01-2022 10:26:00


Enflasyon fiyatların genel düzeyinin sürekli artması demek. Anlamamız gereken, enflasyonu yaratan ne? Talep mi, yoksa maliyet mi enflasyonu artırıyor? Sonuçta her ikisi de enflasyonu arttırıcı etkiye sahip, ancak nedenleri birbirinden çok farklı.

 

2008 yılında ABD’de çok büyük bir kriz patladı ve ABD MB FED para arzını artırırken faizleri düşürdü. Küresel krizden önce, FED faiz yüzde 2 ve bilanço büyüklüğü 900 milyar dolar dolayındayken, bugün FED faizi 0,25,ancak bilanço büyüklüğü tam 8,8 trilyon dolara ulaştı. FED bu para politikasını büyüme eğilimine girene dek koruma kararlığındaydı. Enflasyonun fırlayacağını göremediler, pek de önemsemediler. Ne de olsa dolar, dünyanı rezerv parasıydı. Bu nedenle, basılan dolarların etkisi olamazdı, küresel ölçekte dolara talep artması kaçınılmazdı. Dünyadaki talep de bu doğrultuda devam etti. Basılan bu paralar, tahvillerini FED’e satan bankalara, oradan da fonlara geçti. Bu fonlar da ABD dışındaki ülkelerde yüksek getirili yatırım araçlarına yöneldi. Bu aşamada ilginç bir şey oldu; bu çok büyük miktarlarda piyasaya giren dolar ABD’de enflasyon yaratmazken,  gittiği bütün ülkelerde ciddi bir enflasyon etkisi yarattı. Peki, FED bu duruma nasıl tepki verdi? Bu paraların ABD’ye dönüp enflasyonist etki yapmaması için düşük faiz politikasına devam etti. Ancak FED çok kısa zaman içinde enflasyonun geçici olmadığını gördü ve faiz artırım karalarını gündeme getirmeye başladı.2021 sonunda yüzde 1,50 olan ABD Hazine Tahvili faizi yüzde 1,75’e yükseldi.

 

ABD’de faizlerin yükseleceği beklentisi yurtdışına yüksek getiri amacıyla gitmiş olan fonların en azından bir bölüm yatırımlarını ülkesine geri getirmesinin önünü açıyor. Bu fonlar risk – getiri karşılaştırması yapıyor ve artık daha az getiri daha az risk arayışı içinde, bir bölüm yatırımlarını ABD’ye geri götürüyorlar. Büyük çoğunluğu yurt dışı yatırımlara gittiği için bugüne kadar ABD’de enflasyona neden olmayan paralar, ABD’ye dönme kararı alınca enflasyonu kaçınılmaz bir biçimde yükseltmeye başlatıyor. ABD’de son dönemde enflasyonda ortaya çıkan hızlı artışın temelinde astronomik biçimde artırılmış bulunan para arzının etkisi var. Bir başka ifadeyle ABD’de enflasyonun yüzde 2’ler düzeyinden, kısa sürede yüzde 7 düzeyine tırmanmasının nedeni para arzındaki artışın ertelenmiş etkisinin ortaya çıkması. Benzer bir durum ABD ile aşağı yukarı aynı para politikasını yürüten Euro Bölgesi ve Birleşik Krallık ’ta görülüyor. Her ikisinde de enflasyon hızla yükseliyor. Çünkü bu bölgede paranın miktarı, arz edilen mal ve hizmetten fazla. Fazla para talep yaratıyor, bu ise enflasyonu arttırıyor.

Bu küresel tabloya baktıktan sonra Türkiye’ye gelelim. Enflasyonda astronomik diyebileceğimiz bir arış var. 2020 yılında yüzde 14,6 olan enflasyon oranı, 2021 yılında yüzde 36 ya ulaşmış durumda. Türkiye’de enflasyonun talep yönlü baskısından söz etmek rasyonel değil. İtici gücü yaratan dolar kurundaki yükseliş.  2020 sonunda dolar 7,44 lira iken, 2021 sonuna geldiğimizde 13,30 liraya yükseldiğini hatırlayalım. Bu artışın direkt etkisi ithal girdi maiyetlerine, sonrasında da satış fiyatlarına yansıdı. Enflasyonu azdıran temel nedenin kıt kaynaklar olduğunu görürüz. Yani Türkiye’de enflasyonun, maliyet kaynaklı olduğunu herkesi görmesi gerek. Maliyet kökenli bir enflasyonla karşı karşıya iseniz, faiz artışı yapmanız kaçınılmazdır.  Bu nedenle ABD, Euro Bölgesi ve Birleşik Krallık MB tarafından piyasaya sürülen paralar, bu paraların harcamaya dönüşmesini değil, tasarrufa yönlenmesini amaçlıyor. Bu nedenle faizi artırmak zorunda. Türkiye de kur kaynaklı enflasyonu kontrol etmek için faizi düşürmek değil, artırmak zorunda.  Ancak Türkiye anlaşılması mümkün olmayan kararlar alıyor. Yüksek olan faizini enflasyon arttıkça indiriyor. Bunu kurda ve enflasyonda yükseliş olarak yaşıyoruz. Ak Parti bu uygulamayı planladığı gibi yönetemedi. Yönetmesi de zaten mümkün değildi. Bugün yaptığı yine emanet paraları kullanarak kura müdahale ediyor. Hedef olarak doların 14 TL’nin üstüne çımasını engellemeye çalışıyor.

 

Ekonomide önemli olan; MB’larının faizi artırarak, enflasyonla mücadele edeceğine dair bir iradeyi ortaya koyacaklarını piyasalara hissettirmeleri gerek. MB eğer enflasyon yükselirken faizi artırmıyorsa, ortada ciddi bir enflasyonla mücadeleden söz edilemez.  Türkiye aynı hatayı hep tekrarlıyor, yine milyarlarca dolar olmayan rezervini harcadı. Başarısızlık bir kez daha karşımızda.

 

Türkiye’de bir gerçeğin anlaşılması gerek. Dolar kurunu tekrar tekrar yaptığınız yanlışlarla kontrol edemeyiz. Yıllardır yapılmayan yapısal reformlar var, ileri teknoloji malların üretilmesine ihtiyaç var. İmalat sanayimiz dolarla yarı mamul alarak düşük katma değerli üretim yapabiliyor. Ak Parti’nin iç ve dış politikaları sorunlu, yarattığı çok büyük güvensizlik var. Sonuç yabancı sermaye gelmiyor, var olan da bir an önce Türkiye’den ayrılma peşinde. Sürekli taşıma suyla kuru kontrol etmeye çalışan bir Ak Parti ekonomi yönetimi var. Nereye kadar?

 

İndirdiği faizin enflasyon ve kuru patlatması sonucu dolara geçiş daha da artıyor. Bu arada önümüzdeki dönemde FED ’in beklenenden daha fazla faiz artırmasının kaçınılmaz oluşu bir gerçek. Peki, Türkiye ne yapıyor? Artan kura karşı korumalı mevduat ürünü Hazine’nin yükünü artıracak, bütçe açıklarını daha da büyütecek. Oluşan hazine açıkları nasıl kapanacak? Bir tek zam yapmak kalıyor geriye. Tabi ki herkesin bildiği gibi bu zamlar yeni enflasyon dalgalarına yol açacak. Liranın düşmesi kaçınılmaz. Öyle S.Arabistan ya da Arap Emirlikleri’nden gelecek paralara bel bağlanıyorsa işimiz vahim.

 

Standart Charted Bank geçtiğimiz gün 2022 ve 2023 için dolar/TL tahminini güncelledi. Raporda yüzde 36’lık enflasyonun lirada kırılmalar meydana getireceği dile getiriliyor. Yaz turizm gelirlerinin eksi net rezervlerin toparlanmasına yardımcı olacağına kuşkuyla yaklaşılıyor.Rapordaki ilginç bir nokta ise, kur korumalı mevduat planının yalnızca geçici bir önlem olarak ele alınmasına yaptığı vurgu. Aksi takdirde devlet maliyesini kötüleştirebilir kanaati hâkim. En büyük sorun yaklaşan genel seçimler ve Ak Parti’nin azalan popülaritesi.

 

Kur tahminleri ise şöyle; 2022 sonunda kur 12 liradan 20 liraya, 2023 sonu için ise 14 liradan 28 liraya çıkması bekliyorlar. Kurun 2022 yılında20 liraya çıkması demek, Türkiye’nin üç haneli enflasyona geçmesi demek. Adamlar Türkçe olarak şunu söylüyorlar ”MB para basıp kamu bankalarına para verdikçe artan para miktarını enflasyonu azdıracak“ Diğer tarafta firmalar ister istemez ellerindeki doları yatırım amaçlı kullanıyorlar. Bunlar anlaşılabilir bir durum. Çünkü firmaların yüklü miktarda dolar borçları var.

 

Bugünkü makalemde çok zor bir konuyu olabildiğince basit anlatarak vatandaşın neler olup bittiğini anlamasını amaçladım. Zaman zaman tekrar okumanızı tavsiye ediyorum. Piyasada çok fazla dezenformasyon var. Bu haberlerden beslenenler var. Benim tek amacım, vatandaşın başına gelecek olayları önceden görmesini sağlamak. Bu yazımla hedeflediğim misyonumu yerine getirdiğimi düşünüyorum.  Sonuç olarak, uzun zamandır savunulan 14 lira bir şeklide önümüzdeki günlerde kırılacak. Ve dolar serüvenine geçmişte kaldığı yerden devam edecek. Ne yazık ki durum bu.

 

Tuygan ÇALIKOĞLU



Bu yazı 21475 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ÇOK OKUNAN HABERLER
FOTO GALERİ
  • Bebişler
    Bebişler
  • Yurdum İnsanı
    Yurdum İnsanı
  • FANTASTİK
    FANTASTİK
  • ATATÜRK
    ATATÜRK
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
  • Doğtaş Mobilya'dan 18 Mart'a Özel Video
    resim yok
  • 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
    18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
  • Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
    Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
  • Barışın ve Özgürlüklerin Kenti "Çanakkale"
    Barışın ve Özgürlüklerin Kenti
  • TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
    TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
  • Çanakkale Gangnam Style
    Çanakkale Gangnam Style
VİDEO GALERİ
YUKARI