İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Adayı Rıdvan Uz, seçime günler kala Çanakkale halkına tarihi çağrıda bulundu. 21 yıllık AKP iktidarının ve son 5 yıllık Tek Adam Rejiminin Türkiye’de hayat pahalılığından, yoksulluğa, işsizlikten liyakatsiz atamalara kadar birçok sorunla yüz yüze getirdiğini, ülkenin liyakatli kadrolara ihtiyacı olduğunu belirterek; “Sandığa gidin ve oylarınızdan birini Meral’e, diğerini de Kemal’e verin” dedi.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Adayı Rıdvan Uz yaptığı açıklamada Çanakkale seçmeninin kararını verdiğini ifade ederek; “Çanakkale seçmen profilinde son haftaya girerken şunu gördük; Çanakkale’nin yüzde 99’u bir karar vermiş durumda. Bundan sonra biz siyasetçiler papatya topluyoruz tabiri caizse. Kararsız yüzde 1’lik seçmen diliminden ne kadar ikna edip üstüne nasıl koyabiliriz düşüncesindeyiz. Bunun sebebi; 21 yıllık bir iktidarın varlığı, bunun yanı sıra yeni kurulmuş İYİ Parti’nin sahada esnafla, halkla, hem mecliste hem sokakta bir arada olmasının da gerekliliği var. CHP’ye baktığımızda; 100 yıllık bir parti. Halkımız hem süreci görmüş hem iktidarın 21 yılını görmüş, hem tanıdığı bir siyaset ortamı var. Bu bağlamda ön hazırlığı var. İkinci olarak da şuna bakmışlar; aday profillerine. Şehrimize kim katkı sunabilir? Seçilirse bizim köyümüzün baraj sorununu, gölet sorununu, elektrik sorununu, 21 yıllık iktidarın çözemediği bu sorunları kim çözebilire karar vermişler. Karar vermekte etkilenen en önemli şey, 21 yıllık iktidarın artık yorulduğunu ve insanları yorduğunu, bu açıdan bir değişime daha sıcak baktığını ve ittifak olarak da bu bağlamda oyların arttığını görüyoruz” dedi.

“ÇANAKKALE HALKINDAN CİDDİ TEVECCÜH GÖRÜYORUM.. BU SEFER TAMAM”

2018 seçimlerinde sandıktan çıkmasına rağmen yurtdışından gelen oylar nedeniyle milletvekilliğini kaybeden Rıdvan Uz, Çanakkale halkının bu mağduriyeti gidereceğini ifade ederek; “Çanakkale’de gittiğim her yerde teşekkür ediyorum. Çoğu yerde insanlar vekilim hoş geldin diye karşılıyor. Bu şehir beni seçmişti. İYİ Parti’nin milletvekili olarak 5 binden fazla oyla seçti. Fakat yurtdışından gelen oylar neticesinde ikinci gün 460 bin seçmenin olduğu bir yerde 19 oyla, sanki bir oda seçimiymiş gibi tabiri caizse kötü bir noktada milletvekilliliğimiz düşmüştü. Şimdi bu şehir ona bakıyorlar; ‘Benim seçtiğim, bir başka el tarafından değişiyorsa bu noktada biz daha net bir duruş sergilemeliyiz. Daha fazla oyla sizi çıkarmak istiyoruz” diyorlar. Sahada bizim adımıza onu görüyorum. Sayın genel başkanımız Meral Akşener bu bağlamda dedi ki; yurtdışı oylarla siz kaybetmiştiniz. Orada, yurtdışında bu yapılanmaların, teşkilatlanmanın, örgütlenmenin önünü açmak istiyorum, dolayısıyla o görevi bize verdi” dedi.

 “HALKIMIZ ŞAPKASINI ÖNÜNE KOYDU VE 21 YILLIK İKTİDARIN GETİRDİĞİ NOKTAYA BAKIYOR”

Türkiye’de sosyal yaşamdan ekonomiye kadar toplumun tüm kesiminin çok ciddi sorunları olduğunu ifade eden Rıdvan Uz; “Şöyle bir net tablo var; iki şey gördü Türkiye. Seçmen iki şeyi çok iyi yaşadı. 21 yılın sonunda şapkayı önümüze koydu ve 21 yıllık iktidarın sonunda acaba çiftçi dünyanın en iyi, en kazanan çiftçisi mi? Hayır. Esnaf ekonomik anlamda rahat olan bir kesim mi? Hayır. Sanayimiz öyle mi? Hayır. 21 yılın sonunda biz dünyada her branşta 108’inci, 112’inci, 116’ıncı bir pozisyonuna düşmüşüz, hiç mi birinci olduğumuz bir alan yok? Enflasyon, enflasyonda birinciyiz onun dışında hiçbir şeyde birinci değiliz. O zamanlar insanlar, tek başına iktidar olmanın da aslında bu bağlamda Türkiye’ye çok bir şey kazandırmadığına da şahit oldu” dedi.

“ACI TABLO; SON 3 AYDA 11 BİN DOKTOR, 40 BİN MÜHENDİS GİTMİŞ..”

Türklerin Avrupa’ya daha iyi bir yaşam ve özgürlük için gitmeye çalıştığını ifade eden Rıdvan Uz; “Onun dışında şunu gördü inşalar; 1960-70’lerde tahta bavulunu alan Avrupa’ya gitmiş, en çok Almanya’ya gitmiş, niçin? Yokluk ve yoksulluktan. Orada ne yapmış? Madende çalışmış, çöpte çalışmış, en ağır işlerde bizim insanımız çalışmış, tabiri caizse Avrupa’nın kölesi olmuşuz ve orada kiracı konumunda yaşamışız. Aradan yıllar geçmiş, tek başına bir iktidarın neticesinde yenilenen tablo şu; şimdi bizim evlatlarımız orada köle olmaya gidiyor. Doktorumuz, mühendisimiz, mimarımız. Son üç ayda 11 bin doktor 40 bin mühendis gitmiş yurtdışına. Bu çok acı bir tablo. İnsanlar bunu bize dillendiriyor her gittiğimiz yerde ve benim oğlum da gitti, benim kızım da gitti, şimdi hasta olduğumda yanımda olamıyor. Biz insanımız makuldür; Türk milletinin değerleri, bu coğrafyada yaşayan kıymetli halkımızın bütün özelliği verilerimle makul olması. Rahat yaşayabilelim, evladımız güzel okullarda okusun, geleceği iyi olsun, bizim ana çerçevemiz bu. Buna karşılık diyor ki; annem, babam hasta olduğunda yanında olamayacağım. Çocukların gitme sebebi şu; asgari ücret maaş ya da hiç iş bulamama, iş bulamamanın neticesinde de çok özür dilerim ama despot bir yönetim, giderseniz gidin diyen bir anlayış, çocuklar nefes alamıyor, adalet yok” dedi.

“İKTİDAR SÖZDE MUHAFAZAKÂR, DİNDARLAR AMA EVLATLARIMIZIN HAKLARINI YİYORLAR”

Türkiye’den insanlarımızın kaçma nedenlerini sıralayan Rıdvan Uz; “Sözde bizi yöneten iktidar dindar, muhafazakâr ama ahlaki, liyakat ve adalet noktasında tabiri caizse gâvur dediğimiz Avrupa’nın çok gerisinde adalet var. Türkiye’de adalet yok. Ben sınavdan 90 aldım mülakattan 10 verdiler. Sınıfın en tembel arkadaşı yirmi aldı mülakatta 100 verdiler, ben nasıl kalabilirim. Şimdi gençlerimiz bunu daha iyi görüyor. Liyakatsizliği ve adaletsizliği görünce ister istemez insanlar yeni bir kapı ve yurtdışına gidiyor bizim evlatlarımız. Peki, yerine ne tekamül ediyor? Bizim evlatlarımız yerine gelenler 1 buçuk milyon Suriyeli. Almanlara diyorum ki bu Suriyelileri size verelim hayır diyor; biz batarız diyor. Biz de batıyoruz. Ekonomisi güçlü olan Almanya bunu diyorsa biz neler yaşıyoruz onu görün. Oraya bakalım derken kendi çocuklarımızı ıskalıyoruz. Türkiye’de yaşayan emeklimizi ıskalıyoruz. Emekliye iki asgari ücret vermemiz gerekirken, biz asgari ücretin yarısı kadar maaş verebiliyoruz, niye? Onlara baktığımız için kendi emeklimize bakamıyoruz. Kendi çiftçimize dünyada yüzde 170 destek var, biz veremiyoruz, üretici üretene veremiyoruz. Adam üretmekten vazgeçiyor, böyle bir Türkiye’nin bugün geldiği nokta da ortada” dedi.

“MÜHÜRSÜZ OYLARI GEÇERLİ SAYIP; SALTANAT KURDULAR”

Türkiye’nin içinde bulunduğu durumun 2018 yılında değişen sistem ile birlikte daha da ağırlaştığını ifade eden Rıdvan Uz; “Bunun ana sebebi şu; 2018’de mühürsüz oyları geçersiz saydılar, mühürsüz oylar geçerli sayılınca Türkiye’de sistem değişti. Eski güçlendirilmiş parlamenter sistem yerini tek adam sistemine, bizim ucube sistem dediğimiz ya da adını partili Cumhurbaşkanı dediğimiz bir sistem gelmiş. Bu sistemin sonunda ne olmuş? Sayın valimiz diyor ki; sayın cumhurbaşkanımızın emir ve talimatlarıyla yangına müdahale ettik. Talimat ya da emir vermese yanacak mı, müdahale etmeyecek misin? Türkiye yanıyor. Bu sistemden dolayı şu anda Türkiye yangın yeri. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk bunu yapabilirdi, krallığı seçebilirdi ama dedi ki ben meclisi kuruyorum. meclisi oluşturdu. İlk çıktığı konuşmada yasama ve yürütmeyi meclise verdi. Demokrasiyi kurdu, demokrasi vazgeçilmezimiz. Bunu yapan Atatürk cumhuriyet, bugün oradan savrulup, cumhuriyet sayesinde o koltuklarda oturanların, cumhuriyetle kavga eder bir yapı haline gelmesini bunu vatandaşımız görüyor ve vatandaşımız bunu görüyor. Bu sistem bizi geri götürüyor, çiftçimizi fakirleştirdi, üreticiyi fakirleştirdi, esnafı fakirleştirdi, Türkiye ekonomisini fakirleştirdi” dedi.

“MERKEZ BANKASI TAHTAKALE’DEN DÖVİZ TOPLAR HALE GETİRİLMİŞ”

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Rıdvan Uz; “Türkiye merkez bankası Tahtakale’den döviz topları haline geldi. Dolayısıyla bu sistemin doğru olmadığını ve bu sistemin ülkeyi felakete götürdüğünü görüyoruz. Aslında bu seçim şarkılı, türkülü seçimden ziyade kesinlikle ve kesinlikle yeniden Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruluş felsefesiyle, milletin değerlerini birleştiren bir seçim olmak zorunda. Aklımızı ve mantığımızı çalıştıracağımız bir seçim bu seçim. Onun için Altılı Masa bir araya gelerek bu yolda yürümeye başladı. Çünkü biz karşılığını yerel seçimlerde gördük. 11 büyükşehir el değiştirdi, CHP ile İYİ Parti’nin ortaklaşmasında bunu sağladık. Çanakkale Merkez’de de Sayın Ülgür Gökhan yüzde 60 ile kazandı, bu birlikteliğin sayesinde. Biz buna devam etmeye karar verdik. Bu devamlılık neyi sağladı? Şimdi biz Türkiye’de 9 ilde CHP’nin altında seçime giriyoruz İYİ Parti olarak, 7 ilde CHP, İYİ Parti’nin altında giriyor. Bunu yapmamızın sebebi; Cumhurbaşkanlığını Kemal Bey’e kazandırıyoruz, mecliste de çoğunluğu alalım. Mecliste de topal ördek olmasın iş. Mecliste de ne yapıyoruz? 18 vekili otomatikman artık oylarla Ak Parti’nin elinden almış oluyoruz” dedi.

“3 VEKİL 1 BAKAN İLE ÇANAKKALE’NİN ÖNÜ AÇILSIN İSTİYORUZ”

Çanakkaleli seçmenlere çağrıda bulunan Rıdvan Uz; “Çanakkale’de seçmenlerden talebimiz var; CHP ve İYİ Parti olarak birlikte yüzde 60 oy alabiliyoruz, bu üç vekile tekabül ediyor. Oylarımızı biz bu dönem arttırdık. Yüzde 60’ın üstüne çıktı partimizin oyları ama şöyle de bir sıkıntımız var; birlikte 60’ın üstüne çıkabilme yetisi ayrı ayrı bu seçim sisteminden dolayı ayrı ayrı sayılıyor. Önceden ittifak için oylar sayılıyordu, şimdi her partinin ayrı sayılıyor. Dolayısıyla biz İYİ Partililer olarak, her bir seçmenimize diyoruz ki; 1 oy Meral’e 1 oy Kemal’e. Bu neye tekabül ediyor Türkiye genelinde? Çanakkale’de Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun çok önde çıkmasına ve Cumhurbaşkanlığını almasına” dedi.

“EVDE 4 OYUNUZ VARSA; 4 KEMAL BEY’E 3 CHP’YE, 1 İYİ PARTİYE”

Seçim sisteminde yapılan değişiklik ile artık oyların iktidar partisinin işine yarayabileceğine dikkat çeken İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Rıdvan Uz; “Çanakkale’de Cumhuriyet Halk Partisi seçmenin 26 bin artık oyu var, yani yüzde 42’de alsa yüzde 57 de alsa Cumhuriyet Halk Partisi iki milletvekiline tekabül eden bir sayıya ulaşıyor. Ama yüzde 42’nin üstünde almaya başladığında bu sefer İYİ Parti’den bir milletvekili düşüyor. Dolayısıyla Ak Parti’nin ikinci milletvekili seçiliyor. Biz de diyoruz ki Çanakkale’de, özellikle Cumhuriyet Halk Partisi seçmenimize; evde dört oyunuz varsa dördünü de Kemal Bey’e istiyoruz. Üçünü Cumhuriyet Halk Partisi’ne birini İYİ Parti’ye istiyoruz. Şöyle olsun sonuç; iki Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili bir İYİ Parti milletvekili. Zaten Kemal Bey mitinge geldiğinde Sayın Muharrem Erkek’i, bizim milletvekilimizi, genel başkan yardımcısı arkadaşımızı bakan olarak ilan etti. Üç vekil bir bakanla artık Çanakkale’nin önü açılsın istiyoruz. Bu seçim daha çok duygusal değil mantık çerçevesinde karar vereceğimiz, aklımızı kullanacağımız bir seçime dönüştü. Dolayısıyla bu anlamda Çanakkale’den benim böyle bir talebim var” dedi.

“KİMSE EDİŞELENMESİN; SANDIKLARI KORUYACAĞIZ, HER BİR OYA SAHİP ÇIKACAĞIZ”

Sandık Güvenliği için tüm Altılı Masayı oluşturan partililerin güç birliği yapacağını ifade eden Rıdvan Uz; “Deprem Bölgesinde ve Yurtdışındaki sandıklar dahil olmak üzere; tüm sandık güvenliğini sağlamak için çok daha farklı bir önlem koyduk. Her sandığın başına ayrıca görevlilerin dışında, her bir görevliyle bu işi sisteme koyuyoruz. Bir de daha önce sadece Anadolu Ajansı’nın eliyle ilan edilen sisteme, CHP bir sistem ekledi, biz bir sistem ekledik. Aynı anda bütün verileri biz ıslak imzaları merkezlere aktarıyoruz. Nasıl Ekrem İmamoğlu’na yapmıştık, hem Canan Kaftancıoğlu, hem Buğra Kavuncu’nun bir çalışması vardı. Sandıkta yattı insanlar, ıslak imzaları çıkararak Belediye Başkanına durum bu diyerek bu işin manipülasyonunu kapatmış olduk. Biz de şimdi tüm Türkiye genelinde bunu yapıyoruz. Bir sandığın üç ayrı noktadan takibini yapıyoruz ki verilen helal oylar bir şekilde çalınmasın” dedi.