Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi Başkanı Resul Demirbaş, akademik kriterlerin yüksekliği ile öğretim görevlilerinin yaşadığı sorunları dile getirmiş ardından da ÇOMÜ’de FETÖ/PDY soruşturması geçirmiş kişiye üniversitede idarecilik görevinin neden verildiğini sormuştu. Sendika yönetimi ayrıca Dardanos yerleşkesi ile ilgili de birçok soruyu gündeme getirmişti. ÇOMÜ rektörlüğü ise bazı basın mensuplarına açıklama göndererek iddiaların asılsız olduğu ve algı operasyonu yapıldığını açıklamıştı.

REKTÖRLÜĞÜN AÇIKLAMASI SONRASI SENDİKA’DAN YANIT GECİKMEDİ

Türk Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Resul Demirbaş imzası ile ÇOMÜ Rektörlüğünün yayınladığı basın açıklamasına yanıt verildi. Sendika Şube Başkanı Demirbaş yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;

“Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Türk Eğitim-Sen) olarak 03 Temmuz 2025 tarihinde Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile ilgili Şube Başkanımız Resul Demirbaş tarafından Basın Açıklaması sonrası yaşanan süreç ve yaşananlarla ilgili 24.02.2025 tarihinde ve 26.02.2025 tarihinde açıklamalar yapılmış ve Rektörlüğün cevaplaması için birçok soru yöneltilmiştir.

Ancak Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü tüm bu yaşananları ve yaşattıklarını görmezden gelerek, sorulan sorulara cevap vermeyerek, bizleri tehdit etmek ve kamuoyunu yanıltmak amacı ile 28 Şub 2025 tarihinde (bu gün) Çanakkale Yerel Gazetelerinde yayınlanan Basın açıklamasını yapmıştır. Basın Açıklamasında “Kamuoyuna, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni (ÇOMÜ) hedef alan, gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi olmayan, tamamıyla kurguya dayalı ve manipülatif bir haber daha gündeme getirilmiştir. Bu haber, delilsiz, hukuksuz ve tamamen karalama amacı taşıyan bir operasyondur. Üniversitemiz hakkında yapılan bu sistematik saldırılara karşı sessiz kalmayacağımızı, asılsız iddiaların sahiplerine yasal zeminde en sert şekilde karşılık verileceğini açıkça beyan ederiz.”

“REKTÖRLÜĞÜN CEVAPLAMASINI İSTEDİĞİMİZ SORULAR..”

Türk Eğitim-Sen olarak yapılan açıklamalarımızı okuduğunuzda; üyelerimize yapılan mobbing ve baskıları, yaşatılanları ve hukuki dayanaklarını da açıklama metninde sunduğumuzu görebilirsiniz. Basın Açıklaması metnini incelediğinizde, Rektörlüğün cevaplamasını istediğimiz soruları yönelttiğimizi görebilirsiniz. Rektörlük bu sorulara cevap vermek yerine bizleri karalama, tehdit etmek yolunu seçmiştir. Biz kimseyi itham etmiyoruz. Sadece kamuoyu gibi bizlerin de merak ettikleri soruları konuları sorduk, somut belgeye dayalı kamuoyunu aydınlatıcı cevaplar bekliyoruz. Eminiz ki Kamuoyu da, basın mensupları da bu soruların cevaplanmasını bekliyordur.

“TÜRK EĞİTİM-SEN ÇANAKKALE ŞUBESİ ALGI OPERASYONLARI YAPMAZ”

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü Basın Açıklamasının Devamında “1. Hukuksuz Ve Delilsiz Suçlamalar Bir Algı Operasyonudur. Ortaya atılan iddialar, hiçbir hukuki temele dayanmayan, sadece spekülasyonlarla oluşturulmuş bir manipülasyon girişimidir. İddiaları destekleyen tek bir resmi belge ya da mahkeme kararı sunulamamıştır. 2. üniversite neden hedef alınıyor? Haberin içeriğine dikkatle bakıldığında, asıl meselenin kişileri hedef alarak ÇOMÜ yönetimini yıpratmak olduğu net bir şekilde görülmektedir. Yöneticilerimizin tamamı, yasal prosedürler çerçevesinde görevlerini yürütmektedir. 3. Fetö Suçlamaları: Tehlikeli ve Kasıtlı Bir İftira Haberin en çirkin noktalarından biri, ÇOMÜ’nün FETÖ ile ilişkilendirilmeye çalışılmasıdır. Bu, açıkça hukuki sınırları aşan ve suç teşkil eden bir iftiradır. ” denilmiştir.

“ALGI OPERASYONLARINI EN İYİ YAPANLAR VEYA YAPTIĞINI DÜŞÜNENLER..”

Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Türk Eğitim-Sen) algı operasyonları yapmaz! Yapanlara da pabuç bırakmaz. Daima çalışanların sesi olmuştur, olmaya da devam edecektir. Algı operasyonlarını en iyi yapanlar veya yaptığını düşünenler Rektör Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu ve ekibidir. Bu güne kadar açıklamalarımızda da belirttiğimiz gibi legal veya kapalı kapılar ardında, Ankara’da başta Türk Eğitim Sen Genel Merkezi olmak üzere, sendika Genel Merkezlerini dolaşmışlar, bazı sendika başkanlarıyla fotoğraf paylaşarak psikolojik baskı ve algı oluşturmaya çalışmışlardır. Bunlarda yetmemiş Cumhur İttifakı’ndaki siyasi partileri dolaşarak şubemiz üzerinde baskı oluşturmaya çalışmışlardır. Sosyal medya hesaplarını Basın Mensuplarımız ve kamuoyu incelediğinde rahatlıkla görebilecektir. Tüm bunlara rağmen bizler algı ve baskı oluşturmakla suçlanmakta, aslında bizlere karşı algı operasyonu yapılmaya çalışılmakta olduğu açıkça görülmektedir.

FETÖ-PYD YAPISINA ÜYE OLMAKTAN SORUŞTURMA AÇILMIŞ KİŞİ..

Sendikamızdan sorularımızla ile ilgili bilgi ve belgeye dayanmadığı iddia edilmiştir. Bizler kimseyi herhangi bir şeyle suçlamadık. Kamuoyunda konuşulan, bizlere kadar gelen hususlarla ilgili, kamuoyunun aydınlatılması amacı ile Basınımız aracılığı ile sorular sorduk. Yine de Kamuoyunu ve Basınımızın ve Rektörlüğümüzün merakını gidermek amacı ile bizlere ulaşan belgelerden bazılarını paylaşalım. Biz kimseye Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ-PYD) örgütü üyesi demedik. Sadece bu nedenle soruşturma geçirip geçirmediğini sorduk. Bu nedenle; Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü’nün iddiaları ve söylemleri gerçeği yansıtmaktan uzak ve iftiradan ibarettir. Genel Sekreter Vekili Ş.O.Ü. ile ilgili Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı’nca Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ-PYD) yapısına üye olmaktan soruşturulduğuna dair Soruşturma Raporu ve İfade Tutanağı aşağıdadır.

FETÖ/PDY ÜYELİĞİ SORUŞTURMASI GEÇİRDİĞİNE DAİR YAYINLARI YASAKLATMIŞ

Genel Sekreter Vekili Ş.O.Ü.’ın 03.07.2024 tarihli Basın açıklamamda yukarıdaki konu ile ilgili aynı tarihli şikayetine Çanakkale Cumhuriyet Savcılığı’nın 11.09.2024 tarihli ve Soruşturma No: 2024/9742, Karar No: 2024/6855 sayılı kararı ile “Kovuşturmaya Yer Olmadığına” kararı aşağıdadır.

Tezinde Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ-PYD)örgütünü öven kişi kurumsal iletişim koordinatörü ve ÖSYM temsilcisi olarak atanan öğretim üyesinin Çanakkale 1. Sulh Ceza Hakimliğinin Değişik İş No:2024/3769 D.İş sayılı Kararı çıkan haberlerle ilgili Erişim Yasağı kararı ve Tezin bahsedilen bölümü ile AVESİS’teki bilgileri aşağıdadır. Erişim yasağı bulunması nedeni ile o gazete haberleri paylaşılamamaktadır.

“HUKUKA UYDUĞUNUZU İDDİA EDİYORSUNUZ; 6 ÜYEMİZİN YERİNİ NEDEN DEĞİŞTİRDİNİZ”

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörlüğü Basın Açıklamasının devamında “4. Sendika Kılıfı Altında Gizlenen Güç Savaşı Haber metninde 'sendikaya baskı yapıldığı' gibi komik ve asılsız iddialar yer almaktadır. Buradaki asıl amaç sendika bahanesiyle yönetimi baskı altına almaktır. Sonuç: Hukuki Adımlar Atılıyor! Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, hukukun, liyakatin ve akademik özgürlüğün savunucusu olmaya devam edecektir” demektedir. İşte bu tam tamına trajikomik bir durumdur. Madem baskı amaçlı yapmıyorsunuz, hukuk kurallarına uyduğunuzu iddia ediyorsunuz, kanun, genelge ve uluslararası sözleşmelerde belirtilmesine rağmen, neden sendika yöneticisi ve iş yeri temsilcimizin yer aldığı altı üyemizin yerini değiştirdiniz? Neden tüm fakülte ve yüksekokul sekreterlerinin tamamını değiştirmediniz? Neden üyemiz olan daire başkanlarına sürekli sudan bahanelerle soruşturma açıyorsunuz? Bunun adı üyelerimize baskı, mobbing yapmak değilse nedir? Kanunlara aykırı olarak daire başkanını fakülte sekreteri atıyorsunuz? Neden 30 yılı aşkın süredir görev yapan ve birimde görev yapan daire başkanını görevden alarak, konu ile hiç alakası olmayan birini daire başkanı atadınız? Bu atamada hangi liyakat ölçülerini kıstas olarak aldınız? O nedenle mi bir çok akademik ilanınız iptal edildi? O nedenle mi yılda bir iki akademik ilana çıkabildiniz? Kamuoyu ve basın mensupları bir çok uygulamaların, yer değiştirmelerin bilgisine web sayfalarına bakarak görebilir. Bundan açık kanıt var mıdır? Kimin kamuoyunu maniple ettiğini kamuoyu rahatlıkla görecektir. Acaba sizler mi bizleri baskı altına alarak yıldırmak için uğraşıyorsunuz? Yoksa bizler mi? Bunları kamuoyunun ve basın mensuplarının takdirlerine bırakıyoruz.

WEBSİTESİ VE SOSYAL MEDYADAN DAVETLERİ NEDEN KALDIRDINIZ?

Ayrıca Üniversite’nin 27.02.2025 tarihinde sözde kamuoyunu aydınlatmaya yönelik açıklamalarını yapmadan hemen önce, Doardonas Yerleşkesi’nde 28.02.2025 saat17:00’da yapmayı planladıkları “Zeytinyağı Tadım Günleri ve Moleküler Teknikler” etkinliği neden iptal edildi? Sosyal medyadan ve web sayfalarından davet metinlerini neden kaldırdılar? Sözde kamuoyunu aydınlatma metnini yayınlamadan önce Dardanos Yerleşkesi’ndeki üzerinde üniversite amblemi olan zeytinyağı tenekelerini alel acele neden topladılar? Üniversitenin zeytinyağı fabrikası mı var, yoksa özel bir şirkete ait zeytinyağlarının üzerinde neden Üniversite Logosu var? Bu zeytinyağı şirketi kime ait? Üniversitenin paylaştığı zeytinyağı daveti ve yağ tenekelerini kamuoyu ile paylaşıp, takdiri yine kamuoyuna bırakıyoruz?

DARDANOS’TA SATILAN ZEYTİNYAĞI..

Dardanos iktisadi işletmesinde satılan TOLİO marka zeytinyağı ile ilgili Üniversite amblemli, satış reyonundaki görseli, Ticaret Sicil Gazetesi görüntüsü, yapılan etkinlik duyurusu aşıdadır. Belge istediniz alın size belge!!! Sanırım şimdilik bu belgeler sizleri, kamuoyunu ve siz Değerli Basın Mensuplarını tatmin edecektir.

Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Türk Eğitim-Sen) olarak, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesindeki baskılara, zulme, ötekileştirmelere ve mobbinge son verilmediği takdirde her platformda Üniversite personelimizin sesi olacağımızın ve bu yapılarla sonuna kadar mücadele edeceğimizin bilinmesini isteriz."