Geçtiğimiz hafta sahte danışman iddiaları ile sarsılan ÇOMÜ’de şimdide rektör Prof.Dr. Cüneyt Erenoğlu hakkında savcılığa yapılan suç duyurusu gündeme geldi. Rektör Erenoğlu hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan isim ise; Gelibolu Piri Reis Meslek Yüksekokulu kapandıktan sonra kadrosu merkeze alınmayan Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel.

BAŞVURU YAPAN HOCALAR DİĞER BÖLÜMLERE GEÇTİLER!

Gelibolu Piri Reis MYO YÖK’ün 3 Mayıs 2024 tarihli kararı üzerine kapatıldı. MYO kapatıldıktan sonra birçok öğretim üyesi ÇOMÜ veya başka üniversitelere geçtiler. Örneğin; MYO’da Muhasebe ve Vergi Bölümü bünyesinde yer alan Muhasebe ve Vergi Uygulamaları Programında görev yapan Doç.Dr.Polat Yücekaya, bölüm kapandıktan sonra 10.07.2024 tarihli dilekçesi ile Turizm Fakültesi- Turizm İşletmeciliği Bölümü, Turizm İşletmeciliği Anabilim Dalı’na dolu kadro nakli talep etti. Yücekaya’nın talebi doğrultusunda ilgili gölüme geçişi sağlandığı iddia ediliyor.

“TALEP DİLEKÇEM REKTÖR TARAFINDAN GÜNDEME ALINMADI”

Savcılığa yaptığı suç duyurusunda; MYO’nun kapandığı gerekçesi ile Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel mart ayında ÇOMÜ Rektörlüğüne başvurarak, kadrosunun ÇOMÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi-İşletme Bölümü-Muhasebe Finansman Anabilim Dalı’na yapılmasını talep etti. Talep dilekçesinin ÇOMÜ yönetim kurulunda görüşülmesi gerekirken; Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel talep dilekçesinin Rektör Cüneyt Erenoğlu’nu tarafından kurulun gündemine alınmadığını iddia etti.

Üniversite Genel Sekreterinin cevap yazısında YÖK başkanlığının aldığı karar gereğince Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel’e nakil işleminin yapılamayacağı belirtildi. Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel ise bu yazıya itiraz ederek YÖK başkanlığının yazısına rağmen Doç.Dr.Polay Yücekaya’nın nakil işleminin yapıldığını hatırlattı.

“İTİRAZ VE TALEPLERİME RAĞMEN REKTÖR KURUL GÜNDEMİNE ALMIYOR”

Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel, savcılığa sunduğu şikayet dilekçesinde Mart ayından Temmuz ayına kadar birçok kez itiraz ve talepte bulunduğunu, Üniversite yönetiminin talepleri ile ilgili olarak YÖK ile yazışmasına rağmen naklinin yapılmasına engel çıkmadığını ancak Rektör Prof.Dr. Cüneyt Erenoğlu’nun yönetim kurulu toplantısında nakil talebini ısrarla almadığına dikkat çekti.

“VAR OLMAYAN YÖK KARARINI BAHANE EDEREK SUÇ İŞLEDİLER”

Naklinin yapılmamasına gerekçe olarak Rektörlüğün görüş talebi sorduğu, YÖK’ünde 12 Mart 2025 tarihli yazısının gösterildiğini belirten Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel; “Bu tarihteki toplantıda alınan norm kadrolarla ilgili kararlar iki adettir. İlki meslek yüksekokullarında öğretim görevlisi alımında ALES puan muafiyeti olan alanlar ilgili olup ikincisi lisans yani fakülte düzeyinde öğretim görevlisi istihdamına yöneliktir… ÇOMÜ Rektörlüğü var olmayan bir YÖK kararını varmış gibi gösterdiği gerçeğe aykırı resmî evrakı, kasıtlı ve bilinçli olarak düzenlemiştir. Yazının üniversite Genel Sekreteri tarafından imzalanmış olması Ramazan Cüneyt Erenoğlu’nun olmayan bir YÖK kararına dayanıldığının farkında olduğuna bir karinedir. Sorumluluktan kurtulmak için yazıyı kendisi imzalamamıştır” ifadelerine yer verdi.

“REKTÖR ERENOĞLU GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANIYOR”

Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel savcılığa yaptığı suç duyurusunda Rektör Prod.Dr. Cüneyt Erenoğlu’nu görevinini kötüye kullanma suçlamasında bulunarak cezalandırılmasını talep etti. Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel savcılığa yaptığı suç duyurusunda ilgili kısım ile ilgili olarak; “Devlet Yükseköğretim kurumlarında norm kadroların belirlenmesi ve kullanılmasına ilişkin yönetmelikte kadro aktarımının nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak belirlenmiştir. YÖK yönetim kurulu kararı, Rektörün YÖK başkanlığına teklifi ve YÖK tarafından uygun görülmesi şarttır. Anılan yönetmelikte takdir hakkına işaret eden başka seçimlik bir yol gösterilmediğinden Rektörlük Makamı bağlı yetki altındadır. Üniversite yönetimi ile ilgili “rektörün getireceği konularda karar almak” anılan kurulun görevleri arasında sayılmıştır. Bendin yazım şekline göre rektör, Üniversite yönetimi ile ilgili her konuyu kurulun gündemine getirmek zorundadır. Zira metinde “rektörün isterse getireceği” veya “rektörün getirebileceği” şeklinde rektöre tercih hakkı veren olasılığa bağlı ifade kullanılmamıştır. 2547 Sayılı yasa açısından da Rektörlük Makamı bağlı yetki altındadır. İlgili yönetmelik dolu kadro aktarımlarında üniversite yönetim kurulu kararını olmazsa olmaz bir şart olarak belirlemesi rektöre, aktarım taleplerini kurul gündemine almaktan başka bir seçenek bırakmamaktadır. Buna rağmen Rektörlük Makamının dolu kadro aktarım talebimi ÇOMÜ Yönetim Kurulu gündemine ısrarla almamaktadır. Benzer bir olay Yargıtay kararı ile Görevi Kötüye Kullanma suçunu oluşturduğu belirtilmiştir” ifadelerine yer verdi.

“EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI DAVRANIP, AYRIMCILIK SUÇU İŞLİYORLAR”

Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel kendisi gibi Gelibolu Piri Reis MYO’da görev yapan Doç.Dr. Polat Yücekaya’nın kendisine gösterilen YÖK kararına rağmen naklinin gerçekleştirildiğini dilekçesine belirterek ÇOMÜ Rektörü Cüneyt Erenoğlu hakkında eşitlik ilkesine aykırı davranarak ayrımcılık suçlamasında bulundu. Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel suç duyurusunda “Sayın Doç.Dr.Polat yücekaya, bölüm kapandıktan sonra 10.07.2024 tarihli dilekçesi ile kadro nakli talep etmiş, talebi sorunsuz bir şekilde üniversitemiz yönetim kurulundan geçerek YÖK Başkanlığına sunulmuştur. Kendisine YÖK Başkanlığı'nın Meslek Yüksekokulu kadrosunda görev yapan öğretim elemanının kadrosunun Fakülteye aktarılamayacağına ilişkin ilke kararı engelleyici bir neden olarak gösterilmemiştir. Benim talebimin üniversitemiz Yönetim Kurulunun gündemine alınmaması dikkate alındığında Rektörlük Makamının şahsıma çifte standart uyguladığı açıktır. Rektörlük Makamının TCK-122’de tanımlanan suçu işleyerek şahsıma ayrımcılık yaptığına dair maddi gerçeğin ortaya çıkarılması gerekmektedir” ifadelerine yer verdi.

“KAMU YARARI GÖZ ARDI EDİLİYOR, YABANCI DİL ŞARTINI KARŞILIYORUM”

Geçtiğimiz ay 12 akademisyenin YÖKDİL puanı 85 puan altında kaldığı gerekçesi ile ÇOMÜ Siyasal Bilimler Fakültesinden Biga İİBF’ye gönderildiğini hatırlatan Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel, hali hazırda bölümde öğretim üyesi eksikliğine de dikkat çekerek yapılan işlemlerde kamu yararının göz ardı edildiğini belirtti. Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel şikayet dilekçesinde “İdare, hizmet gereği ve kamu yararını tüm işlemlerinde dikkate almak durumundadır. YÖK’ün hem dolu kadro nakli için koyduğu kriterleri hem de İngilizce eğitim vermek için aradığı YDS/YÖK-Dil 85 puan şartını karşılamaktayım. Dolayısıyla Siyasal Bilgiler Fakültesine kadro nakil talebimin reddedilmesi için hizmet gereklerine ve kamu yararına dayalı hiçbir hukuki gerekçe yoktur. Üstelik fakülte yönetiminin ders verdirmek üzere 85 dil puanı olan hocalara şiddetle ihtiyacı vardır. ihtiyacı olduğu, neredeyse üniversitenin tüm birimlerinden ders görevlendirilmesi yapılmasından anlaşılmaktadır. Buna rağmen dolu kadro aktarımı talebimin zımnen reddi tam bir hukuksuzluktur. Davalı idarenin hangi baskın kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak zımni ret işlemi tesis ettiğinin objektif, makul ve geçerli neden ve gerekçelerini açıklaması gerekmektedir” ifadelerine yer verdi.

 “ÖĞRENCİ VE AKADEMİSYENLERİN KİŞİSEL BİLGİLERİNİN ÇALINMASINI ENGELLEDİĞİM İÇİN..”

ÇOMÜ rektörü Prof.Dr. Cüneyt Erenoğlu’nun kendisine husumet beslediğini de şikayet dosyasına ekleyen Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel, husumet gerekçesinin ise hayata geçirilmek istenen ancak öğrenci ve akademisyenlerin kişisel verilerinin FETÖ/PDY örgütüyle bağlantılı merkezlerce ele geçirilmesine sebep olabilecek bir uygulama konusunda itirazlarda bulunduğu için olabileceğini suç duyurusu dilekçesine ekledi.

“ŞİRKET KİŞİSEL VERİLERİ ELE GEÇİRECEKTİ”

ÇOMÜ rektörü Prof.Dr. Cüneyt Erenoğlu’nun 2024-2025 eğitim yılı başında dijital yoklama sistemine geçileceği talimatı verdiğini hatırlatarak suç duyurusunda şu ifadelere yer verdi; “Talimat ile üniversitemiz ÜBYS sisteminden tüm öğretim elemanlarına dijital yoklama sisteminde kullanılacak mobil uygulama pingpong’un cep telefonlarına indirileceği adres gönderilmiştir. ÇOMÜ Rektörlüğü’nün bu hizmeti almak için UNICATION A.Ş. ile imzaladığı sözleşmede her türlü ticari teamüle aykırı olarak, üniversitenin hiçbir mali yükümlülük altına girmeyeceği buna karşılık şirketin üniversiteye öğrenci başına ödeme yapacağını; piyasada tanınırlığı olmayan bu şirketle kuruluşundan henüz 5 ay sonra 14.10.2021 tarihinde alelacele sözleşme imzalandığını; ortaklarından birinin Pasifik Okyanusunda bulunan Marshall Adalarında faaliyet gösteren SAIKBEN MARINE LIMITED olduğunu; diğer gerçek kişi ortak olan Ahmed Kerem Kapancı’nın Amerika Birleşik Devletlerinde faaliyet gösteren  Katolik Üniversitelerinden biri olan Georgetown Üniversitesi’nin Türkiye’deki mezun kabul komisyonu başkanı olduğunu ve geçmişte FETO terör örgütü elebaşının 2008 yılında bu üniversitede konferans verdiğini, 2009 yılında ise bu üniversitenin kurucu direktörlerinden John L. Esposito ile İslam tarihi profesörlerinden John Obert Voll’un FETO terör örgütü elebaşının Birleşik Devletler Federal Hükümeti’nden Green Card alabilmesi için referans olduklarını açık kaynaklardan tespit ettikten sonra ÇOMÜ öğrencilerinin kişisel verilerinin UNICATION A.Ş. vasıtasıyla Georgetown Üniversitesi’ne aktarılmasının muhtemel olduğu ve FETO terör örgütünün bu üniversite ile olan açık bağlantısı dikkate alındığında öğrenci bilgilerinin örgütün eline geçmesi olasılığı karşısında Gelibolu Piri Reis MYO Müdürlüğü’nü uyardım” ifadelerine yer verdi.

“ŞİRKETLE SÖZLEŞME İMZALANDIĞINDA ERENOĞLU GENEL SEKRETER İDİ”

Söz konusu şirket ile ÇOMÜ adına işlemleri o dönem Genel Sekreter olan Cüneyt Erenoğlu’nun yürüttüğünü belirten Prof.Dr. Ahmet Kamil Tunçel “Uyarım üzerine Rektörlük Makamı ima yoluyla da olsa Pingpong uygulamasından vazgeçildiğini bildirmiştir. Ramazan Cüneyt Erenoğlu’nun ÇOMÜ Genel Sekreterliği’ne getirildiği tarih 02.03.2021, ayrıldığı tarih 01.12.2021’dir. UNICATION A.Ş.’nin kuruluş tarihi 28.04.2021ve ÇOMÜ ile imzaladığı sözleşmenin tarihi 14.10.2021 olduğuna göre genel sekreter sıfatıyla üniversite adına şirketle görüşmeleri başından sonuna kadar sürdüren ve sonuçlandıran kişi kuvvetle muhtemeldir ki kendisidir. Kendisinin kotardığı bir işi engellemiş oldum. Erenoğlu’nun; bu şirketin zarar görmesini istemediğini düşünüyorum. Bu sebeple de şahsıma husumet güttüğüne inanıyorum” ifadeleri dilekçesi ile kayıt altına geçirdi.