İYİ Parti Grup Başkanvekili Emirhan Şahbaz’ın iddiaları ile gündeme gelen Eski Hal Binası’nın satış ihalesi üzerindeki tartışmalar Aralık ayı Belediye Meclis Toplantısına yansıdı. Eski Hal Binasının satışı ile ve satış iptali ile ilgili belediye meclisine bilgi veren Muharrem Erkek; “Çok konuşulan Eski Hal Binasının yeri ile ilgili açıklama yapma zorunluluğu oluştu. Yenilenecek bu ihale ama bazı şeyleri samimiyetle paylaşmalıyız. Sanki Çanakkale Belediyesi ilk kez bir taşınmaz satılıyormuş gibi bir hava yaratılıyor. Çanakkale Belediyesinin 800’den fazla taşınmazı var. Çok iyi biliyorum ama bilmeyenler olabilir yada kötü niyetli çarpıtanlar olabilir.
“SEÇİMDEN 2 AY ÖNCE 35 MİLYONA ARAZİ SATIŞI YAPILDI”
Çanakkale Belediyesinde son 7-8 yılda 20 daire satıldı. 52 adet atık parsel satıldı ki bunlar satılmak zorunda. Biz yönetim anlayışımız gereği zorunluluk olmamasına rağmen meclise getirdik. Seçimlerden iki ay önce Barbaros mahallesinde deniz kenarında bir arazi satışı oldu; Dardanel satın aldı 35 milyon TL’ye. İyi ki de Dardanel satın aldı, hiçbir sorun yok.
“BURAYA KONUT YAPILAMAZ, KONUT ALANINA BİLE ÇEVİREMEZSİNİZ”
Bu yerle ilgili bilgi vereyim; iyi niyetli olanlar paylaşırlar. Öyle şeyler okudum ki; güldüm açıkçası. Buraya 15 bin metrekare inşaat yapılıyormuş buraya yüzlerce konut yapılacakmış. Burası ticaret alanı, oraya konut yapamazsınız. Meclis kararı ile bile de buraya konut alanına çeviremezsiniz. Havaalanları ve Çevresinde Yapılaşma genelgesine tabi bir alan. Burasının inşaat alanı 0,50 emsal alanı ve toplam 5000 bin metrekare. 13,50’den daha yüksek yapamazsınız, 3 kat üzerine de çıkamazsınız. Bilmemek ayıp değil ama öğrenmemek ayıp. Bir arayıp sormak bu kadar zor mu?
“HALKA YANILTICI BİLGİ VERMEK ETİK BİRŞEY Mİ?”
Bizde siyaset yaptık ama arayıp sorduk. Şimdi halka yanıltıcı bilgi vermek etik bir şey midir? Burası ile ilgili özel hastane yapılmak istendi ama yapım izni yok, yapamadılar. Havuz medyasına meze olmayı sevenler var; 200 milyon liralık değeri varmış. Keşke 200 milyon veren çıksa da satsak. Emlakçılık yapan meclis üyeleri var; bulun getirin satalım. Değeri az olduğu için zaten ihaleyi yeniliyorum. Lütfen bulun getirin 200 milyon lira verecek birilerini satalım.
“RAYİÇ BEDELİ 45 MİLYON TL. DEĞERLEME ŞİRKETİ 73 MİLYON TL DEĞER BİÇTİ”
Burasının rayiç bedeli ile ilgili anayoldan hesaplamalar yapmak, tapu bizim sistemimize ada pafta numarasını verirseniz 45 milyon TL görürsünüz. Cephesi yan yoldan. Anayoldan yönetmelik gereği cephe alamıyorsunuz. 45 milyon rayiç bedeli, SPK lisanslı uzman bir değerlendirme şirketi 73 milyon TL değer biçmiş. Encümende de 79 milyon liraya satılmış. Encümende bir taşınmasın ihaleye çıkartılması satıldığı anlamına gelmez, ita amirinin önüne gelecek.”
“İNSANLARI ZAN ALTINA BIRAKIYORSUNUZ, İSPATLAYAMAZSINIZ MÜFTERİ OLURSUNUZ”
Encümen üyelerini, kamu personelini, ihaleye giren herkesi zan altında bırakıyorsunuz. Sanki bir antlaşma yapılmış, bu yer peşkeş çekilmiş gibi. Bunu söylediğiniz zaman; iddianız nedir ‘burası için anlaştınız, otomobil firmasına verdiniz’ demektir. AVEK’in sahibini de tanırım ama yukarıda Allah var bir yıldır da görüşmüyoruz. Bunlarla görüştüğümü yada arkadaşlarımın bu konuda görüştüğünü ispatlamak zorundasınız. Aksi takdirde müfterisiniz. Beni geçin, memurlarımızı da zan altında bırakıyorsunuz. Şu delikanlıları da görelim; usulüne uygun ihale yapıyoruz neye göre bu değerler belirleniyor? Keşke olsa hepinizden destek bekliyorum. Açık ve usullere uygun ihale yapıyoruz. Video paylaşmak güzel de bir de yardımcı olun” dedi.
“İÇİMİZ RAHAT, BULUN GETİRİN 200 MİLYON LİRA VERECEK BİRİNİ SATALIM”
Bu yer satıldı diyorsunuz, bu yer satıldı mı arkadaşlar? Beni ziyarete geldiniz, kamu zararı diyor, satıldı diyorsunuz. Bu siyasetle bir yere varabileceğinizi düşünüyorsanız zaman gösterecek. Birde burada asıl çirkin olan insanları zan altında bırakmak. Görüştünüz, anlaştınız demek çok ayıp. Ne ben ne bir arkadaşım görüşmedik, içimiz rahat. AVEK firmasından 200 kişi ekmek yiyor, inşallah burası da satılır da 50-100 kişi ekmek yer. İnşallah sizde yardımcı olursunuz da 200 milyona satılı. Bir de hastalıklı kafalar bu Şehirde; vay şöyleymiş vay böyleymiş. Çanakkale Belediyesi ilk kez satmıyor, bazı yerlerimizi de kat karşılığı vereceğiz. Samimiyet ve iyi niyetliyiz o yüzden çekincemiz yok. İnşallah memlekete saygın yatırımcılar da gelir, istihdama katkı sunarlar. Ancak bu yerle ilgili olarak kimileri bilinçli kimileri bilinçsiz olarak bilgi kirliliği yaratmalarıdır. Talimat verdim; encümenlerin satışlarda hukuken eksper alma kararı yok ama arkadaşlarımız iyi ki almışlar. Duymadık diyenler olmuş, buyursun onlarda girsinler” dedi.
“İHALENİN NERESİNDEN BAKARSAK BAKALIM KÖTÜ KOKULAR GELİYOR”
İYİ Parti Grup Başkanvekili Emirhan Şahbaz ise yaptığı konuşmada iddialarının arkasında durarak ihalenin satışında usulsüzlükler olduğunu, mevzuatlara aykırı bir şekilde ihale yapıldığını için satışın iptal edildiğini savundu. Şahbaz konuşmasında; “Neden iptal ettiniz, neden yeniliyorsunuz? Bir artık parsel yada daire değil, 10600 metrekare büyüklüğünde bir ticari imarlı alanlı. Bunları biz söylemedik; bunları sizin eski danışmanınız olan Mehmet Andaç söyledi. Orası 5300 metrekare imarlı alan olduğunu söyledik. Aynı bedelle mi satışa çıkartılacak? Satıldı dememizi yanlış buluyor, vatandaşa yalnız bilgi verdiğimizi söylüyorsunuz. 27 Kasım tarihli açıkladınız, ihaleden bir hafta sonra. 20-27 Kasım arasında bir yer. Bir başka arsa daha satıldı ya, 20 Kasımda 3 ihale vardı; Barbaros mahallesindeki yer ticari değil konut alanıydı. Siz satıldı diye lanse ediyorsanız biz ne diyelim. İhalenin neresinden bakarsak bakalım kötü kokular geliyor” dedi.
“MUHAMMEN BEDELİ ÜZERİNDE USULSÜZLÜKLER YAPTIĞINIZI DÜŞÜNÜYORUZ”
İhale ile ilgili usulsüzlükler yapıldığını iddia eden Emirhan Şahbaz sözlerine şöyle devam etti; “O bölgedeki 9 bölge için satış kararı aldınız, burası için ihale hazırlığı yaptınız. Burası neden apar topar ihaleye çıkartıldı. Sadece bunlar bile kuşku uyandırıyor. İhaleden 20 gün önce tereddütlerimizi belirttik, sizleri uyardık. Varsa bir durum önlem alalım dedik. 20 Kasımdaki ihale sonucu bizim kuşkularımızın doğru olduğu ortaya çıktı. Maalesef otomotiv firmasına verildi. Bu ihaleden önce uyardık; her birimizin Çanakkale halkına sorumlu olduğumuzu unuttunuz. Keşke ihale yapılmadan bunların önüne geçseydiniz. Muhammen bedeli üzerinde de usulsüzlükler yapıldığını düşünüyoruz” dedi.
“BİLGİYE DAYALI KONUŞMUYORSUNUZ. CEPHEYİ BEN DEĞİL; MEVZUATLAR BELİRLİYOR”
Emirhan Şahbaz’ın sözleri üzerine Belediye Başkanı Muharrem Erkek; “Şimdi bir insan hep bir şeyler düşünüyorsa olumsuz; şunun arkasında bu var gibi.. bu gerçekten hastalıklı bir kafadır. Art niyetli düşünmez. Sürekli bir şey aramak, anlaşma aramak.. Biz vatandaşın hak ve hukukuna biz zaten sahip çıkıyoruz ama böyle kirli siyaset yaparak değil. Bu sizin iç dünyanınız yansıtıyor bilgiye dayalı konuşmuyorsunuz mahkemeye yerine geçip hükümde verdiniz. 65’nci sokaktan ben belirlemiyorum mevzuat belirliyor. Tek derdiniz videolar hazırlamak. Bizi herkes tanıyor, yeni de siyaset yapmıyoruz. Bu ihale de kanun ve mevzuatlara uygundur. Burayı da umarım güçlü bir firma satın alır insanlar buradan ekmek yer. Böyle insanları da zan altında bırakamazsınız. Yeniden eksper raporu aldırıyoruz, arkadaşlar usule yasaya uygun. Rayiç bedeli düşük daha yüksek belirlenir inşallah” dedi.
“RAKAM İÇİMİZE SİNMEDİ. BAŞKANA İPTAL ETMESİNİ BİZ SÖYLEDİK”
İYİ Partili Emirhan Şahbaz’ın iddiaları üzerine söz alan encümen üyesi Hanifi Araz; “Bir kere Çanakkale halkına içtenlikle inanarak söylüyorum. Bu ihale ve diğer ihaleler hiçbir şekilde usulsüz yada sıkıntılı olamaz. Titizlikle arkadaşlarımız çalışıyorlar. Son ihale ile ilgili usule uygunsuz hiçbir şey olmadığı için iptal edemedik. Ancak rakam içimize sinmedi toplanıp başkanımıza giderek durumu belirttik. Şimdi bu tarzdaki siyaset polemikleri Çanakkale’de sizi aday da yapabilir. Ancak 8 ay önce CHP’ye güvenini tekrarladı” dedi.
“BİZ ENCÜMEN ÜYELERİNİ ZAN ALTINDA BIRAKAMAZSINIZ, İSPAT EDİN”
Çanakkale Belediyesi encümen üyelerinden Muhammed Güngör de Emirhan Şahbaz’ın kendilerini ihale üzerinden zan altında bırakan açıklamalarını ispatlayamaya davet etti. Encümen üyesi Güngör yaptığı konuşmada; “Adrese teslim ihale dediniz hukukçu kimliğinizle cevap verin hukuki boyutu nedir? İhale olmadan bir otomotiv firması diyerek burada söylemeniz ihalenin rekabet şartlarını olumsuz etkilemiş midir? En son açıklamanızda ‘İşaret ettiğimiz otomotiv firması aldı’ dediniz. Siz bunun hangi firma tarafından alınacağını biliyor ama açıklamadınız. Bu ihale tüm şeffaflığı ile tüm katılımcıların girebileceği bir ihaleydi neden kimse olmadı? Bu ihaleye adrese teslim derken bizleri itham altında bıraktınız, ben bunu kabul etmiyorum. Rekabet şartları olmadığını gördüm. Orada bizim encümen olarak görevimiz zarflar mühürlü mü, ihale düzgün yapıldı mı, mevzuatlara aykırılık bir durum var mı, yetki belgesi var mı gibi usulüne göre bakarız. O gün defaten ihale bitip ikinci firma çekildikten sonra; tekrar yazılı teklif vermesi istendi ve bedel biraz daha arttırıldı. Bizde oluşan kanaat ihale bedelinin düşük çıkması idi. Başkana bilgi aktardık ve ihale gerçekleşmedi” dedi.