CHP Çanakkale Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Muharrem Erkek, katıldığı televizyon programında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef aldı. Erkek; “Anayasaya göre tarafsızlık yemini eden, tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı bir siyasi partiye üye olabilir mi? Gerçekçi olmamız, gerçekleri ortaya koymamız gerekir. Bu sonuç Türkiye için hayırlı olmamıştır. Tüm Türkiye’yi kucaklayamıyor. 80 milyon Türk Vatandaşının tamamının Cumhurbaşkanı değil” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) adına referandum öncesinde Anayasa Değişikliğinin getireceği olumsuzlukları TV ekranlarından anlatan, referandum sonrasında ise Türkiye’de yaşanan Adaletsizlikleri yaptığı açıklamalarla Türk Halkına televizyon ekranlarında paylaşan CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek CNN Türk ekranlarında izleyicilerle buluştu. Türkiye’de yaşanan adaletsizlikleri ve hukuksuzlukları izleyicilere aktaran Muharrem Erkek yaptığı açıklamalarla dikkat çekti.

Türkiye’de yaşanan Adaletsizliklere dikkat çekmek için Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı Adalet Yürüyüşü’nün ikinci etabı Adalet Kurultayı ile devam ediyor. 26-30 Ağustos 2017 tarihleri arasında Çanakkale’de gerçekleştirilecek Adalet Kurultayı tüm Türk vatandaşlarının gözlerini Çanakkale’ye çevirmesine neden oldu. Tüm Türkiye genelinde 10 bin kişiden fazla bir katılımla gerçekleştirilecek Adalet Kurultayı öncesi, yaşanan süreci CNN Türk ekranlarında değerlendiren  CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek Adalet Kurultayı ile ilgili detayları ve özellikle son günlerde tartışılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutuklanma iddiaları ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Ahu Özyurt son haftalarda gündeme gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutuklanma iddialarını, yargılanma ihtimalini CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek’e sordu. Milletvekili Muharrem Erkek bu konunun parti içerisinde görüşüldüğünü belirterek şunları söyledi; “OHAL sürecindeyiz ve bu süreç içerisinde demokrasi ve hukuk askıya alınmış durumda. OHAL kararnameleri Anayasa Mahkemesinde yargı denetimi yapılamıyor. TBMM gündemine getirilmiyor tam bir keyfi, otoriter bir sistemle karşı karşıyayız. Bu sistemde herkes gözaltına alınabilir, herkes tutuklanabilir. Bu da mümkündür. Şu anda bizce sivil darbe kendi hukukunu ve yargısını yaratıyor. Yargı eliyle bir tehdit, sopa gösteriyor. Dünyanın en eski dört partisinden birinin Ana Muhalefet Partisi liderinin tutuklanmasının tartışılması dahi son derece üzüntü verici. Bunun sorumlusu da Sayın Erdoğan’dır. Şimdi öğrendiğimiz kadarıyla buradan bir geri adım atmışlar” dedi.

“PKK’NIN SUİKAST DÜZENLEDİĞİ TEK SİYASİ LİDER KILIÇDAROĞLU’DUR”

CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek; Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylemlerinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu terör örgütleriyle iş birliği içerisinde veya isnatlarda yüklediğini hatırlatarak; “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu terör örgütleriyle iş birliği içerisinde veya isnatlarda gösteriliyor Sayın Erdoğan tarafından. Bu tür söylemler en çok terör örgütlerinin işine yarar.  AK Parti’ye de Cumhurbaşkanı’na da yakışmayan bir üsluptur bu. Ana muhalefet partisinin liderini, CHP’nin Genel Başkanını terör örgütleriyle ilişkilendirici söylemler ancak ve ancak terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürer. CHP’yi sürekli PKK ile özdeşleştiriyor, CHP eşittir şu, CHP eşittir bu diyor. Hatırlarsanız geçtiğimiz yıl 25 Ağustos tarihinde Artvin’in ilçelerinde genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun konvoyuna PKK Teröristlerce saldırı düzenlendi. Orada saatler süren çatışma yaşandı. Bine yakın Kaleşnikof mermi kovanı bulundu, bir askerimiz şehit düştü. Kılıçdaroğlu’nun korumalarının uzun namlulu silahları olmamış olsaydı daha vahim şeyler yaşanabilirdi. Korumalar araçlardan inerek uzun süre teröristlerle çatıştı. PKK terör örgütünün suikast yaptığı, öldürmeye çalıştığı tek siyasi lider Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Onun için söylemlere biraz dikkat etmek lazım, hele ki devletin tepesinde olan kişilerin hukuk ilkeleri çerçevesinde konuşması gerekir” dedi.

“ASIL DEVLETİN SIRRINI AÇIKLAYAN TUĞRUL TÜRKEŞ’TİR!”

MİT Tırları üzerinden CHP Milletvekili Enes Berberoğlu’nun tutuklanmasını ve Berberoğlu üzerinden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na kumpas kurulduğunu belirten Milletvekili Muharrem Erkek; “MİT Tırları üzerinden Devlet sırlarını ifşa etme ve casusluktan tutuklu bulunan Enes Berberoğlu üzerinden Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu’na kumpas kurulmaya çalışılıyor. Ortada zaten bir devlet sırrı da yoktur. Çünkü Can Dündar’ın yayınladığı MİT Tırları ile ilgili haberdeki tüm detaylar zaten aylar öncesinden başta Aydınlık olmak üzere çeşitli yazılı basında ve birçok internet sitesinde yayınlanan haberlerdir. Ortada bir devlet sırrı ifşası, casusluk faaliyeti yoktur. Eğer ortada bir Devlet sırrı ifşası varsa “Vallahi, billahi de o silahlar Türkmenlere gitmiyordu” açıklaması yapan Tuğrul Türkeş yapmıştır. Doğru söyledi ki kendisi bunu söyledikten kısa süre sonra Başbakan yardımcısı yapılmıştır. Siz Tuğrul Türkeş’i yargılamıyor Başbakan yardımcısı yapıyorsunuz, gazetecileri yaptıkları habercilik nedeniyle tutukluyorsunuz. İşte biz Adalet Kurultayı’nı bu sebeplerle de yapıyoruz” dedi.

“80 MİLYONUN CUMHURBAŞKANI DEĞİL!”

CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, Türkiye’nin Gündemi isimli programın konukları arasında olan AK Parti Milletvekili Cemal Öztürk ile tarafsız Cumhurbaşkanlığı konusunda tartışma yaşadı. AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tarafsız olacağı üzerine yemin ettiğini hatırlatan Muharrem Erkek; “Anayasa değişikliğinde siyasi partilere üye olma durumu çıkartıldı. Yani bir siyasi partiye üyelik varsa üyeliği düşer cümlesi çıkartıldı. Cumhurbaşkanı mutlaka bir siyasi parti üyesi yada bir partiye genel başkan zorunda değil. şimdi Anayasa’nın 103.maddesi var; tarafsızlık ile ilgili çok önemli maddedir. Anayasaya göre tarafsızlık yemini eden, tarafsız olması gereken bir Cumhurbaşkanı bir siyasi partiye üye olabilir mi? Gerçekçi olmamız, gerçekleri ortaya koymamız gerekir. Bu sonuç Türkiye için hayırlı olmamıştır. Çünkü tüm Türkiye’yi kucaklayamıyor. 80 milyon Türk Vatandaşının tamamının Cumhurbaşkanı değil. Konuşmalarına bakıyorsunuz diğer partileri eleştiren, tamamıyla bir AK Parti Genel Başkanı olarak hareket eden, Cumhurbaşkanı olarak hareket etmeyen bir Erdoğan var. Tüm bunların üstüne halen 103.maddeyi değiştirmediniz. 103.madde değiştirilmedi aynen duruyor. Değiştirilseydi belki daha tutarlı olabilirdiniz” dedi.

“OHAL’İ 45 GÜNDE EN GEÇ 3 AYDA KALDIRACAĞIZ DEDİNİZ 1 YILI GEÇTİ!”

15 Temmuz darbe girişiminden sonra parlamento da çok ciddi bir birliktelik sağlandı, ‘Gelin bu yapıya karşı birlikte mücadele edelim’ denildi. Ki devletin kurumlarının bu yapıya teslim edilmesinde 15 yıl ülkeyi tek başına yöneten hükümetlerinde siyasi vicdanı sorumluluklarının olmaması mümkün değil. Buna rağmen gelin birlikte mücadele edelim dedik. Hükümeti topa tutmadık, istifaya davet etmedik. Normal bir ülkede Erdoğan ve hükümetinin istifa etmesi gerekirdi. Çünkü 15 yıldır iktidardasınız ve birlikte yürüdüğünüz yapı darbe yapıyor; bunda hiç mi sorumluluğunuz yok.  Gelin mecliste gereken desteği veriyoruz, birlikte hareket edelim dedik. Onlar ne yaptı OHAL ilan ettiler. OHAL’i 45 gün içinde, en geç üç aylık süreçte soruşturmalar için kullanacağız sonra kaldıracağız dediniz bir yıl oldu. Lütfen kimse kimseyi kandırmasın; OHAL sürecinde kimse hukuktan demokrasiden bahsetmesin” dedi.

“ENES BERBEROĞLU DAVASINDA CASUSLUK YOKTU! SONRADAN EKLENDİ!”

Tutuklu CHP İstanbul Milletvekili Enes Berberoğlu’nun dokunulmazlığının kaldırıldığı fezlekede Casusluk suçlaması olmadığını açıklayan Milletvekili Muharrem Erkek; “Enes Berberoğlu’nun dokunulmazlığı kaldırılırken hazırlanan fezlekede Casusluk iddiası yoktu. Berberoğlu’nu yargılayan mahkeme üyesi ve mahkeme başkanı karar vermeden önce değiştirildi. Şimdi dosya istinat mahkemesi bakacak dosyaya; temyiz mahkemesi gibi işlevi var bu mahkemenin, Ağustos başındaki HSYK kararnamesi ile İstinat Mahkemesinin de başkanı değiştirildi. Bunları biz bir yerlerden daha hatırlıyoruz. Ben Balyoz davasına da baktım. Balyoz davasında 10 gün önce mahkeme başkanı değiştirildi. Şimdi o balyoza bakan mahkeme başkanı cezaevinde. Bunlar gerçekten doğru işler değil. Bunlar hukuk devletini zedeler. Sizler bir temyiz incelemesinden kısa süre önce mahkeme başkanını değiştiriyorsanız; sizin asıl niyetiniz Enes Berberoğlu’nu rehin almak istiyorsunuz demektir. Bundan bu sonuç ortaya çıkar. Bağımsız ve tarafsız bir yargıdan bu dönemde bahsetmemiz mümkün değildir” dedi.

“ŞEHİT YAKINLARI VE GAZİLERİN DURUMLARININ İYİLEŞTİRİLMESİ İÇİN TEKLİF SUNDUK AMA..”

AK Parti Milletvekili Cemal Öztürk’ün söylediği ‘Bugüne kadar CHP şehitler ve Gaziler için ne yapmıştır” sözlerine de yanıt veren CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, TBMM’ye şehit aileleri ve yakınları ile Gaziler için yasa teklifi verdiklerini ama tekliflerinin mecliste bekletildiğini açıkladı. Milletvekili Erkek; “Bakın şehit ve Gaziler için bir iddianız var. Genel Başkanımızın önerisi ile 133 kişi imzalayarak TBMM’ye yasa teklifi sunduk. Bu yasa teklifi içerisinde Şehit yakınları ve Gazilerimizin durumlarının iyileştirilmesi vardı. Şehitlerimizin yakınları ve gazilerimiz de aynı milletvekilleri gibi sağlık hizmetlerinden ömür boyunca yararlanmalarını içeren maddeler vardı. Tek tek birçok durum hakkında değişiklikler içeren bir yasa tasarısıydı. Ama meclis gündemine alınamıyor. Sürekli ertelendiği için bir değişiklik yapılamıyor. Bunu her genel kurulda dile getiriyoruz. Her gittiğimiz ilde şehitlerimiz, gazilerimiz var. Aileleri ile buluşuyoruz, ziyaret edip sorunlarını yakından takip ediyoruz. Türkiye’de hemen hemen her eksiklik sorun ile ilgili önerilerimiz, araştırma tekliflerimiz yasa değişiklikleri teklifimiz var ama çoğunlukçu bir anlayış karşımızda olduğu için otomatikman red ediliyor. Ortak akıla biraz önem verseler, muhalefeti biraz dinleseler 7 Haziran hatta 1 Kasım seçimlerinden sonra bugün geldiğimiz noktada Türkiye daha iyi bir noktada olurdu” dedi.

“AK PARTİ’NİN KADERİ TÜRKİYE’NİN KADERİ DEĞİLDİR”

Türkiye’nin Gündemi isimli programda AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk’ün “AK Parti’nin kaderi Türkiye’nin kaderidir. O yüzden AK Parti sürekli dinamizm göstermek zorundadır” sözlerine CHP Milletvekili Muharrem Erkek itiraz etti. Erkek yaptığı konuşmada; “Biz bu söylemi kabul etmiyoruz, doğru da bulmuyoruz. Siyasi partiler iktidar olabilir, muhalefet olabilir, siyasi liderler iktidar olabilir, gelip geçerler. Ama Türkiye Cumhuriyeti bir siyasi partinin kaderi ile eşit görmek son derece hatalı bir yaklaşımdır. Biz bu yaklaşımı kabul etmiyor, doğru bulmuyoruz. Bu anlayış nereden çıkıyor derseniz; Türkiye’de bir gerçek var maalesef. Türkiye’de parlamento maalesef itibarsızlaştırıldı, Saray Rejimi yaratıldı. Sayın Erdoğan’da ‘Devlet benim, ben ölürsem Türkiye Cumhuriyet Devletinin bekası tehlikeye girer’ demişti. Bir kişinin kaderiyle yâda bir partinin kaderi Türkiye’nin kaderi değildir. Siz diyorsunuz ki AK Parti zafiyete uğrarsa ülke de zafiyete uğrar. Nerden çıkartıyorsunuz bunu; ülke bir parti iktidarı kaybetti diye, zafiyete düştü diye Türkiye Cumhuriyet niye zafiyete uğrasın? Zaten AK Parti ülkemizi zafiyete uğratıyor. Bize göre AK Parti yönetimi, Sarayın yönetimi Türkiye’yi büyük bir zafiyete uğratıyor. Eğitimde, adalette, ekonomide yaşadıklarımız ortada. Ülkeyi bir darbe girişimi ile karşı karşıya bıraktınız. Saray Rejimi anlayışı ile Erdoğan’ın tek adam yönetim anlayışıyla ülkemizi ciddi bir zafiyete uğratıyorsunuz. Bu yönetim anlayışı ile kişi başı milli gelirin 25 bin dolara ulaşabileceğine inanıyor musunuz? Böyle bir anlayışla bu mümkün müdür?” dedi.

“DEMEK Kİ AK PARTİ İÇİNDE HAİNLERE PAÇAYI KAPTIRAN, HIRSIZLIĞA YOLSUZLUĞA BULAŞANLAR VAR!”

Siyaset Stratejileri Uzmanı Elif Dördüncü Aydemir ise programda yaptığı tespitlerde şunları söyledi; “AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partililere hitaben yaptığı konuşmalarda; ‘Hainlere paçayı kaptıranlar var, koltuklarından güç alanlar var, hırsızlığa yolsuzluğa bulaşanlar var. Bunlarla yola devam etmeyeceğiz’ şeklinde konuşmaları var. Bunları kendi partisi vekillerine ve partili yöneticilerine söylüyor. İçeride bir temizlik yapması gerektiğini bilen, seçimlere böyle gittiği takdirde yüzde 50+1 oy alamayacağınız bilen bir siyasi liderin sözleridir bunlar. ‘Rüşvet yolsuzluk, ahlaksızlık batağına saplananlar bizlerle yolunu ayırsınlar’ diyor. Demek ki bunlar parti içerisinde tespit edilmişler, kamuoyuna açıklanmıyor ama parti içerisinde ayyuka çıkmış. Bunların yargılanmasını sağlamak, kamuoyuna açıklamak yada mecliste temizlemek yerine daha kapalı kapılar ardında yapmayı tercih ediyor. Bunu yaparken de kamuoyunu CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu üzerinden oyalama taktiğine gitmeyi tercih ediyor gibi görünüyor” dedi.

“AK PARTİ’NİN TERCİH ETTİĞİ CHP ADAYI KILIÇDAROĞLU’DUR “

Siyaset Stratejileri Uzmanı Elif Dördüncü Aydemir, AK Parti adayının Recep Tayyip Erdoğan olduğunun bilindiğini, Merak Akşener’in de aday olacağını deklare ettiğini ama henüz CHP adayının açıklanmadığına dikkat çekerek; “50+1 meselesi gündemimizde olduğuna göre; hele iki basamaklı bir seçimde çok daha farklı olacak. Erdoğan adaydır, Meral Akşener de partisini kurup aday olacağını, daha önceden de iktidara talip olduğunu belirttiğinden Akşener de adaydır. Fakat burada CHP’nin başkan adayı kim olacaktır? Gösteriyor ki dolaylı yapılan eleştiriler ve yönlendirmeler AKP’nin tercih ettiği, başkan adayı olarak görmek istedikleri CHP adayı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Sayın Kılıçdaroğlu burada ne yapacaktır? Bir aday mı gösterecektir yoksa birinci basamağa birkaç adayla mı girecektir? Bunlar önemli konulardır” dedi.

“7 HAZİRAN’DA MİLLİ İRADEYE SAYGI GÖSTERİLMEDİ, ÜLKEMİZ TARİHİ BİR UZLAŞI FIRSATINI KAÇIRDI”

“Milli İradeyi her şeyin üzerinde tutuyoruz” açıklaması yapan AK Partili Öztürk’e Milletvekili Muharrem Erkek; “7 Haziran seçimlerinde milli iradeye saygı gösterilmedi. Ülkemiz tarihi bir uzlaşı fırsatı kaçırdı. Millet koalisyon kurun dedi, siz izin vermediniz. Koalisyona gidilseydi belki ülkemiz bazı acıları yaşayamayabilirdi. 7 Haziran’dan 1 Kasım’a kadar geçen sürede yaşanan terör ve şiddet olaylarında yüzlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. O süreçte çok şaibeli olaylar yaşandı ve hala bunlar aydınlatılmadı” dedi. Öztürk bu sözler üzerine; “Türkiye’de anayasal süreç, hukuk süreci işletildiğinde, her zaman bir çözüm yolu bulunmuştur. Anayasa da belirtilen sürede kurulamayınca Türkiye seçime götürmüştür. Ve halk, millet Türkiye’yi o badireden çıkartmıştır” dedi.