thejrc.org
Bugun...
Bizi izleyin:



Çanakkale'den Yüzde 70 "Hayır" Çıkar!

Tarih: 27-02-2017 05:15:06 Güncelleme: 27-02-2017 05:59:06 + -


Çanakkale’de En iddialı Referandum tahmini, en ilginç AK Parti- MHP yorumu Kepez Belediye Başkanı Ömer Faruk Mutan’dan geldi…


Çanakkale'den Yüzde 70

Kepez Belediye Başkanı Dr.Ömer Faruk Mutan 16 Nisan tarihinde referandum ile oylanacak olan Anayasa Değişikliğini, değişiklikler ile ülkenin geleceğine dair endişelerini Aynalı Pazar ile paylaştı. Başkan Mutan, referandum da Evet çıkması halinde ülkenin önce Federatif bir yapıya dönüşerek Türkiye’nin bölüneceğini söyledi. Hayır, çıkması halinde her kesimin Anayasal sınırlara çekileceğini belirten Başkan Mutan, sonuç ne olursa olsun Sonbahar’da erken seçim yapılabileceğini açıkladı. Mutan’ın Çanakkale’de ki referandum tahmini ise; yüzde 70..

 

 

Kepez Belediye Başkanı Dr.Ömer Faruk Mutan, 16 Nisan tarihinde yapılacak olan referandumda halkın onayına sunulan 18 maddeden oluşan Anayasa Değişikliği ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Anayasa Değişikliği sürecini çok yakından takip ettiğini belirten Başkan Mutan; “Anayasa Değişikliği önerisi 21 madde ile komisyona giderken; sonrasında TBMM’ye 18’e indirilerek gönderildi. Bu da bizlere aslında kendi mutfaklarında bile olgunlaştırılmamış, yangından mal kaçırılır aklıyla meclise geldiğini gösteriyor. Hatta mecliste mükerrer imzaların atıldığına şahit olduk. Anayasa Değişikliğine imza atan AKP’li vekillerin bile içeriğinden bile haberi olmadığı bir paket olarak geldi. Paket tıraşlanarak 3 madde çıkarıldı, 18’e indikten sonra önümüze, halk oylaması olarak 18 madde ile geliyor. Akıl belli, bu aklı halkın onayına sunmak istiyorlar. Bu süreç yaşanırken; meclis de birçok sıkıntı yaşandı. Vukuatlı bir süreç olarak görüyorum; bu vukuatlı süreçle birlikte dışarıya yansıtıldığı kadarıyla bizlerde bilgi sahibi olmaya çalıştık. Çıkarılan maddeleri hem partimizin hem de basın ile alakalı olarak, hem de bu işte otorite sahibi insanların tek tek maddeler üzerindeki söylemleri ile takip ettik” dedi.

 

 

“BU MADDELERİN BÜTÜN; ÜLKEYİ DİKTATÖRLÜĞE SÜRÜKLER”

 

16 Nisan’da oylanacak Anayasa Değişikliği maddelerini tek tek incelediğini, konunun uzmanlarının yazdıkları ve televizyon programlarında anlatımlarını takip ettiğini açıklayan Başkan Mutan, söz konusu değişikliklerin Türkiye’yi Tek Adamlık ve Diktatörlüğe sürükleyeceğini belirtti. Başkan Mutan; “Anayasa Değişikliğine bütünü üzerinden bakarsak bir paket yani bir hap haline dönüştürülmüş ve bize yutturulmaya çalışılıyor” değerlendirmesinde bulunan Başkan Dr.Ömer Faruk Mutan, Anayasa Değişikliği ile ilgili olarak; “Dışında çikolata var ama içi acı. Anayasa Değişikliğine baktığımızda olumlu olumsuz olarak; 18 yaş ile ilgili gelen 16.madde aslında bir hedef kitleyi taktiksel; stratejik demiyorum dikkat edin; taktiksel olarak bir hedef kitleyi hesaplamışlar. 3 milyon civarında 18 yaşında seçmen var; “bunlar 18 yaşında seçiyor da, neden 18 yaşında seçilmiyorlar?” mantığıyla getirilip konulmuş. Buradan taktiksel olarak sadece seçimi hesaplayan bir akılla “Biz bu çocukların oyunu nasıl alırız” düşüncesiyle yapmışlar. 3 milyon gencimizin 3 milyonu da milletvekili olamayacağına göre ki vekil sayısını da 500’den 600’e çıkardılar. Bunun belli başlı bir veya iki çocuğu vekil yaptırırlar. 3 tane bile 18 yaşında vekil olabileceğini sanmıyorum. Kızlarımızın kadınlarımızın sorunu yok ama Erkelerin askerlik sorunu var. Tecil edilebilir, muaf tutulabilirler bilemem ama en olumlu baktığım maddesi budur. Bu bile kendi içerisinde kendi çelişkileri olan çok da izahı mümkün olmayan bir madde olarak önümüzde geldi. Partimiz burada belki de evet diyebilirdi, böyle bir yaklaşım sergileyebilirdi ama bütünü üzerinden baktığımızda tek adamlık, daha doğrusu Diktatörlüğü taşıyan bir paketin kendisi. Bunu da biz yutmayı düşünüyoruz; sonra da 16 Nisan’da tüküreceğiz, biz bu hapı yutmayacağız” dedi.

 

DEĞİŞİKLİKLERDE EN KÖTÜSÜ “PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI”

 

16 Nisan’da halk oylamasına sunulacak 18 madde ile değerlendirmelerde bulunan Kepez Belediye Başkanı Dr.Ömer Faruk Mutan, 18 madde içerisinde en kötüsünün Partili Cumhurbaşkanlığı ile ilgili değişiklik olduğunu belirtti. Başkan Mutan; “Parlamenter yapıyı kendince koruduğunu iddia edenler; Partili Cumhurbaşkanı ile Parlamentoyu saf dışı bırakıyor. En kötüsü bu maddedir. Sabah Cumhurbaşkanı, öğlen MYK’nın başında Genel Başkan, öğleden sonra Ordu’nun başı, bilmem ne zaman Partili Cumhurbaşkanı.. Yargıyı, yürütmeyi ve yasamayı elinin altında tutan bir Partili Siyasi. Daha yakın zamanda gördük Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev, kendi karısını kendisine Başkan Yardımcısı olarak atadı. Her atamayı yapan, YSK’nın yapısında şu kadar kişi varsa bunun 3/2’ni belirleyen, Anayasa Mahkemesinin 15’de 13’ünü belirleyen bir Cumhurbaşkanı, Bakanları yani Yürütmeyi belirleyen bir sistem. Sağ zihniyet zaten genelde öyledir; yasama yapılırken ön seçim olmayan bir yapı içerisindedirler. Genel başkan kim ise milletvekillerini o belirler. Geriye ne kaldı? Bu yapı denetimsiz, kaçak ve her şeyin bir kişi tarafından belirlendiği bir diktatöryel, diktatörlük diyelim buna; diktatörlüğe dönüşürse sonumuz hiç de hayra alamet değil. Çok da alışkan olmadığımız bir zemin, biz sokaktan geliyoruz, tekrar sokağa dökülmek istemiyoruz. Bu seçim bizim Cumhuriyet Halk Partisi’nin solcusunun, sağcısının bir daha sokağa çıkmamak üzere uğraşı vereceği bir seçim olacak gibi geliyor. Eğer olmazsa bizim söz söyleme masamızın, mikrofonlarımızın, sözlerimi halka ulaştırmaya çalıştığımız bir kürsünün olmadığı bir zemin bizleri sokağa döker. Çok daha kötü şeyler olabilir; o yüzde referandumdan hayır çıkmalıdır diyorum” düşüncelerini paylaştı.

FETÖ.. HDP.. KİMLE KOALİSYON YAPTILARSA HEPSİNİ YEDİLER.. ŞİMDİ SIRA MHP’DE..

 

Anayasa Değişikliğinin savunulmasında kullanılan argümanlardan bir tanesi olan “Devlet yönetiminde çift başlılığı kaldırma” ile ilgili olarak Başkan Mutan; “Çift başlılığı kendileri yaptılar” dedi. Devlet yönetiminde çift başlılık argümanına tepki gösteren Başkan Mutan; “Zaten mevcut sistemde çoğunluğunuz var; 2002’den beri bu halk tüm yetkiyi AKP’ye verdi. Sadece 7 Haziran’da yüzde 41’e çekti onun dışında tüm yetkileri verdi. Ama siz ne yaptınız? Çift başlılığı kendileri yarattı. 2002’ye de geldiklerinde FETÖ ile kendileri ile birlikte geldiler. FETÖ’ye devleti kendileri teslim ettiler, FETÖ ile koalisyon yaptılar. Sonrasında HDP ile koalisyon yaptılar. Bunlar çift başlılığı gösterip bu hapı halka yutturmak istiyorlar ama hep koalisyon yaptılar. HDP ile koalisyonu bitirip şimdi de MHP ile yapıyorlar. Yaptıkları tüm koalisyonlarda ortaklıklarını öldürdüler. Sıra geldi MHP’ye. Buradan MHP’lilere de seslenmek istiyorum; FETÖ ile ortaklık yaptılar FETÖ’yü yediler, HDP ile yaptılar HDP’yi bitirdiler. Sıra MHP’de sizi yiyecekler. Bunlar çift başlılıkları kendileri yarattılar. Hatta kendi içlerinde bile çift başlılık yarattılar; Sayın Davutoğlu’nu aldılar Binali’yi oturttular. Burada bizim suçumuz günahımız var mı? Var tabi ki. Bu kadar kötü yönetime karşı bir alternatif olamıyorsak bizde suçluyuz” dedi.

 

ORTADOĞU BATAKLIĞINDAYIZ. OLASI BİR BAŞKANLIK TÜRKİYE’Yİ BÖLER

 

 

Türkiye’nin etnik yapısına baktığımızda Başkanlık deyince bir çağrışım geliyor insanın aklına. Nedir bu çağrışım: Federasyon! Ki şu anda ilgili paket içerisinde bununla ilgili maddeler var. Sayın Genel Başkanımız da söyledi; Trakya’yı Trak yapın Edirne’yi, Tekirdağ’ı, Kırklareli’yi bir araya getirin orada bir eyalet oluşturun. Başkanlık bu yetkiyi veriyor. Bu uygulanabilir mi? Uygulanabilir ama Ortadoğu coğrafyasında bu iş diktatörlüğe gider. Bu iş federatif boyutla demokratik bir zemin bulamayabiliriz. Hatta bulamayız. Kıta Avrupa’sına çok yakın değiliz. Amerika değiliz biz. Bugün Amerika Başkanı Trump bile bir karar aldı; 7 İslam ülkesinden giriş-çıkışlar engellesin diye. Amerika ayağa kalktı, yargıçlar kararı iptal ettiler. Bizde ise yargıçlar en basit olayda siyasi irade ne beyan ediyorsa aynısını uyguluyorlar. Ortadoğu coğrafyasında Esad-Esed derken bataklığa girdik. Ve buradan çıkabileceğimiz de pek net görünmüyor. Bu şartlar altında gelecek bir başkanlık kesinlikle federatif bir yapıya ve Ortadoğu coğrafyasında bulunan Kürtlerin Irak da kazandığı özerklik Suriye’de kantonların oluşması ile devam eder. Bu da ülkemizdeki Kürt vatandaşlarımızın bu bölgedekilerle birleşmesi ile sonuçlanabilir” dedi.

 

BİZİM GİDECEK BAŞKA BİR TOPRAĞIMIZ YOK!

 

Başkan Mutan sözlerine şöyle devam etti; “Ülkemizin de içinde bulunduğu coğrafya da yaşayan Kürtlerin sorunları artık uluslar arası bir soruna dönmüş durumda. Amerika ve Rusya PKK ile aynı akla sahip PYD’ye destek verir konumdalar DEAŞ’e karşı. Kendi karasal güçlerini çekip DEAŞ’e karşı PYD’yi savaştırıyorlar. Karadan biz de girdik ve görüyoruz ki El Bab’dan bir türlü çıkamıyoruz. Çelişkili beyanlar var; hallettik bittik, güneyden girdik oradan girdik deniyor ama ortada bir sürü bilgi kirliliği var. Bu süreçte de şehitler gelmeye devam ediyor. Birisi bitti diyor, diğeri henüz başladık diyor. Hiç olmamamız gereken yere itildik. İtildik çünkü biz yönetmiyoruz, bizi yönetiyorlar. Ortadoğu da şuan yöneten değil yönetilen bir Türkiye bataklık da mücadele ediyor. Ne zaman çıkarız? Amerika kendi çocuklarını alıp gider, bizim gidecek yerimiz de yok. Aynı coğrafya da bitişik nizamda yaşıyoruz. O yüzden başkanlık sistemi federatif bir yapıya sonrasında da bölünmeyi getirecektir.”

İLK KEZ BÖYLE BİR ŞEYE ŞAHİT OLDUM: STK’LAR SAHAYA İNMEK İÇİN BİZDEN YARDIM İSTİYOR”

 

Referandum çalışmaları için düğmeye bastıklarını daha önce siyasi hayatı boyunca hiç karşılaşmadığı bir manzara ile karşılaştığını açıklayan Ömer Faruk Mutan; “Bizler TBMM’den referandumun böyle çıkacağını biliyorduk. Yani halka sunulacağı noktasında bir sonuç çıkacağını biliyorduk. Partimizin Meclis grubu da bu süreçte çok ciddi bir direniş sergiledi. Kavga dövüşler oldu belki ama dikkat çekti bu direniş. İnsanlar ister istemez bu konuyla ilgilenmeye başladılar. Belki ilk defa ben bu duruma şahit oluyorum; STK’lar gelip “Biz sahaya çıkmak istiyoruz, bize destek sağlar mısınız?” diyerek kapımızı çalıyorlar. Bu son derece önemli. Şimdiye kadar bu durum hiçbir seçimde veya referandum da yaşanmadı. İlk defa oluyor. Meclis gündemine geldiği günden bu yana ilgiyle takip ediyoruz, gündemde tutuyoruz. Kendi adıma konuşursam ben düğmeye bastım bir belediye başkanı olarak. Meclis toplantısında meclis üyelerine hitaben konuyla ilgili açıklamalarda bulundum. Pazartesi günü itibariyle de sahaya çıkmaya başlayacağız” dedi.

 

HALK NE DİYOR BİLİYOR MUSUNUZ? YETTİ ARTIK DİYOR!

 

Referandum tarihinin belli olması ile birlikte halkın düşüncesinin ne olduğu ile ilgili olarak gözlemlerini paylaşan Başkan Ömer Faruk Mutan; “Halk ne diyor biliyor musunuz? Bakın ne konuşuyorum; Çanakkale’de yüzde 70 Hayır çıkar diyor. Yüzde 70’in altı da üstü de elbet çıkabilir. Ama ben yüzde 70’i bulabileceğimize inanıyorum. Çok ciddi emareler var; köyde, kırda, kasabalarda var. 15 yaşından beri sokaklardayım, 25 yıldır siyasetin içerisindeyim. 30 yıldır da Çanakkale bölgesinde siyaset yapıyorum. İlk kez bu kadar hassaslaşmış, bu kadar duyarlı “Yetti Artık” diyen bir halk görüyorum. Ben bu halkımıza da inanıyor ve güveniyorum; halkımız sandığa gider Çanakkale için yüzde 70 en az Hayır oyu verir. Ülke geneline yönelik tahminim ise; anketler geliyor, yayınlanıyor. Yüzde 60’a yakın, yüzde 55-60 arası Hayır oyu çıkar. AK Parti içerisinde sağduyulu vatandaşlarımız bile “Biz sana bu yetkiyi verdik sen gittin FETÖ ile paylaştın, HDP ile paylaştın. Şimdi de MHP ile paylaşıyorsun” diyen bir sağduyulu kesim var. “Seçim olursa yine sana veririm ama bu referandum da sana diktatörlük yetkisi vermeyeceğim” diyen AK Parti içerisinde sağduyulu bir grup var. En az yüzde 15-20’lik kesim bu şekilde düşünüyor” dedi.

 

YOL, KÖPRÜ, TÜNEL YAPTILAR.. BUGÜNE KADAR ENGEL OLAN MI OLDU?

 

AK Parti hükümetlerinin bu güne kadar büyük hizmetleri olduğunu da hatırlatan Dr.Ömer Faruk Mutan, AK Parti’nin referandum propagandasında kullandığı “Hizmetlerin devamı için” söyleminin de gerçeği yansıtmadığını söyledi. Başkan Mutan; “AKP 2002 Kasım’ında iktidara geldiğinden bugüne kadar yol yaptı, tünel yaptı, köprü yaptı. Ne engel oldu bunları yapmalarına? Bir engel çıktı mı önlerine bu yatırımları yaparlarken? Çıkmadı. Bakın bunları yaparken borç da yaptılar oraya girmiyorum bile. Çünkü hizmet yapıyorsan borçla da yapabilirsin. Senin hizmetlerine ne engel oldu? Çift başlığı da kendileri getirdiler. Ona rağmen yaptılar mı hizmetleri, yaptılar. Allah razı olsun. Kimse engel olmadı. Sorunlar artık bir yumak gibi büyüdü. İşsizlik Cumhuriyet tarihinde görülmemiş rakamlara ulaştı. İşsizlik için yüzde 20-20 civarı diyorlar ama Belediye’ye bana gelen her 10 kişiden 8’i iş için geliyor bana. Yolumu yıkat, çöpümü topla diyen gelmiyor. İş, iş, iş diyen geliyor. İşsizlik öyle bir noktaya taşındı ki.. Asgari ücret 1404 lira oldu ki; bir insanın onuru ile yaşayabileceği bir rakam değil bu. Böyle bir ülke de emek cephesinde tutunan bizler bu referandum da hayır demek, direnmek zorundayız. MHP’lilerin yüzde 90’nı sağduyulu vatandaşlarımızdır. Onlar da hayır diyeceklerdir” dedi.

 

HAYIR ÇIKARSA; DEVLET, DEVLET OLMA REFLEKSİNİ GÖSTERİR!

 

Referandum da “Hayır” sonucu çıkması halinde neler olacağını da açıklayan Ömer Faruk Mutan; “Hayır çıkarsa herkesi yerinde tutan bir sonuç çıkmış olacak. Herkes haddini bilecek, kamu düzeni sağlanacaktır. Şu an ülkede can ve mal güvenliği yok. Adalet hiç yok. Devletin tesis etmesi gereken çok ana unsurlardır bunlar. Hayır, çıkarsa ne olacak? Adalet, can ve mal güvenliğine herkes sığınabileceği için herkes o sınırlara geri çekilecektir. Devlet, devlet olacaktır. O refleksi gösterecektir, Ortadoğu bataklığından çıkacağız büyük ihtimalle. Çünkü halkımız hükümetin dış politikasını desteklemiyor. Yapsınlar bir referandum, anket desteklemediklerini göreceklerdir” dedi.

 

SONBAHAR’DA ERKEN GENEL SEÇİM VAR!

 

Referandum’un Evet veya Hayır şeklinde ne tür sonuçları olursa olsun Türkiye’yi sonbahar da bir erken seçim beklediğini açıklayan Ömer Faruk Mutan; “Evet veya Hayır ne çıkarsa çıksın önümüzde ki sonbahar da mutlaka bir erken seçim olacaktır. Bunun birinci sebebi; AKP kendi içerisindeki paralel yapıyı temizleme operasyonu olacaktır. Bir diğer sebep ise; Hayır çıktığı takdirde yüzde 52 ile oturmuş olduğu Cumhurbaşkanı koltuğunu oyluyoruz. 16 Nisan’da bunun oylamasını yapıyor olacağız. Eğer bunu kazanamazsa; “Kusura bakmayın arkadaşlar halk beni istemiyor ben seçime gidiyorum” demek zorunda kalacaktır. Benim kanaatim bu şekilde” diyerek sözlerini bitirdi.

 




Bu haber 15690 defa okunmuştur.

Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

DİĞER AYNALI PAZAR Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
FOTO GALERİ
  • Bebişler
    Bebişler
  • Yurdum İnsanı
    Yurdum İnsanı
  • FANTASTİK
    FANTASTİK
  • ATATÜRK
    ATATÜRK
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
  • Doğtaş Mobilya'dan 18 Mart'a Özel Video
    resim yok
  • 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
    18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
  • Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
    Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
  • Barışın ve Özgürlüklerin Kenti "Çanakkale"
    Barışın ve Özgürlüklerin Kenti
  • TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
    TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
  • Çanakkale Gangnam Style
    Çanakkale Gangnam Style
VİDEO GALERİ
YUKARI