thejrc.org
Bugun...
Bizi izleyin:



"Çiftçi Üretimden Kaçıyor"

Tarih: 28-03-2022 06:20:50 Güncelleme: 28-03-2022 06:38:50 + -


Biga Ziraat Odası Başkanı Güray Ergün, düzenlediği basın toplantısında tarım sektörüyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Toplantının soru cevap bölümünde konuşan Başkan Ergün; "Şu andaki koşullarla devam edersek, 2022 yılı, 2021 yılından daha kötü olacak. Ben felaket tellallığı yapmak istemiyorum. Ama çiftçi üretimden kaçıyor" ifadeleriyle mevcut durumu özetledi.



Biga Ziraat Odası Başkanı Güray Ergün, düzenlediği basın toplantısında tarım sektörüyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Toplantının soru cevap bölümünde konuşan Başkan Ergün; "Şu andaki koşullarla devam edersek, 2022 yılı, 2021 yılından daha kötü olacak. Ben felaket tellallığı yapmak istemiyorum. Ama çiftçi üretimden kaçıyor" ifadeleriyle mevcut durumu özetledi.

 

Biga Ziraat Odası Başkanı Güray Ergün, düzenlediği basın toplantısında tarımın stratejik bir sektör olduğunu dile getirerek; "Bilindiği gibi tarım stratejik bir sektördür. Alternatifi yoktur. Yaşamımız beslenmeye ve tarıma bağlıdır. Bu bağın ne denli güçlü olduğunu dünyanın içinden geçtiği pandemi, savaş ortamı ve bunların doğurduğu gıda enflasyonu bize acı bir şekilde göstermektedir. Bu yüzden tüm ülkeler tarımını desteklemekte, çiftçilerinin üretimde kalmaları için çaba harcamaktadır. Kısacası tarımı ve çiftçilerimizi desteklemek çoğu kişinin yanlış bildiği üzere yardım etmek değil, halkımızın karnını doyurmak için yapılan zorunlu bir uygulamadır. Sözlerime başlarken bunu özellikle vurgulamak istedim" ifadeleriyle toplantının açışını gerçekleştirdi.

 

"ÇİĞ SÜT FİYATI EN AZ 7 LİRA 80 KURUŞ OLMALIDIR"

Süt üreticilerinin son zamla birlikte beklentilerinin karşılanmadığını ve acilen fiyatın yükseltilmesi gerektiğini söyleyen Başkan Ergün; "Hayvancılık sektörünün lokomotif ürünü süttür ve süt üreticimiz zor durumda. Büyükbaş hayvancılığın ayakta kalabilmesi ve kırmızı et üretiminde sıkıntı yaşanmaması ancak sütün istikrarlı ve güvenceli bir pazara sahip olmasıyla mümkündür. 2008 yılının süt hayvancılığı için ne kadar kötü bir yıl olduğunu sık sık hatırlatıyoruz. Zira yem fiyatları anormal şekilde artmış, süt fiyatları dibe vurmuş, üreticiler damızlıklarını kestirmiş, tüm bunların sonucunda et fiyatları da zirve yapmıştı. Ardından ithalat kapıları önce aralanmış, sonra da ardına kadar açılmıştı. Bu krizin ülkemize sadece ithalat maliyeti 9 milyar doları bulmuştur. Bu gün de aynı tablonun daha ağırıyla karşı karşıyayız. Zira yemin çuvalı son zamlarla birlikte 300 TL’yi geçti. Süt yem paritesi birin altında; yani 1 litre süt ile 1 kilo yem dahi alamıyoruz. Bu oranın en az 1,3 olması gerek. Kısacası süt fiyatımızın en az 7 Lira 80 kuruş olması gerekiyor. Ancak verileceği açıklanan 1 liralık destekle ve geçtiğimiz günlerde açıklanan son fiyatla birlikte verilecek desteği de eklersek çiğ süt fiyatı 6 lira 70 Kuruş olarak ödenecek. Bu fiyat beklentimizin çok altında. Dileğimiz en kısa zamanda fiyat revize edilerek artırılmasıdır. Ayrıca Mart ayından başlayarak verileceği açıklanan litre başına 1 liralık destek gecikmeksizin ve her ay sonu ödenmelidir. Aylar sonra ödenecek destek şu an acil nakit ihtiyacı olan üreticimize hiç bir fayda sağlamayacaktır. Defalarca uyardık, yine uyarıyoruz. Bugün üreticilerimizden esirgenen desteklerin çok daha fazlasını yarın ithalatla dış ülkelerin üreticilerine vermek zorunda kalacağız. Milyarlarca dolar harcanarak oluşturulan damızlıkların kesime verilmemesi, üretimi artırmak için verilen milyarlarca liralık desteklerin boşa gitmemesi, 2008 yılında yaşanan krizin tekrar yaşanmaması için, uyarılarımıza kulak verilmelidir" dedi.

"GÜBRELER YÜZDE 72-133 ARASI ZAMLANDI"

Son 5 ayda gübreye gelen zamları sıralayan Başkan Ergün; "Gübre fiyatlarında son günlerde yaşanan dalgalanmalar ise korkutucu boyutlara varmıştır. Konu ile ilgili 18 Ekim 2021 tarihinde yani 5 ay önce basın toplantısı yaparak uyarılarımızı yapmıştık. 5 ay önce çuvalı 435 TL olan ÜRE gübresi yüzde 72'lik artışla bugün 750 TL, 220 TL olan amonyum sülfat (Şeker Gübresi) fiyatlarının ise yüzde 93’lük bir artışla şimdilerde 425 TL seviyesine, Daha çok tabana atılan DAP gübresinin ise yüzde 133'lük bir fiyat artışıyla çuvalı 300 TL’den 700 TL’ye çıkmıştır. Yine bir başka taban gübresi olan 3-15’te ise korkunç fiyat artışları yaşanmış, 5 ay önce 195 TL civarında olan fiyatlar yüzde 270 oranında artarak 525 TL’ye kadar dayanmıştır. 20-20 taban gübresinde de tablo çok farklı değildir; 5 ay önce 190 TL’lik fiyatın yüzde 250 oranında artışla 475 TL’ye çıktığını görmekteyiz. 5 ay önce 100 bin lira kredi limiti olan bir çiftçinin 525 çuval 3-15 gübresi alırken, bugün sadece 190 çuval alabiliyor. Çiftçimize tanına bu limitlerle yeteri kadar gübre, mazot alınamayacağını ifade ediyoruz. Söz konusu limitlerin yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"TARIMSAL AMAÇLI KULLANILAN MAZOTTA KDV VE ÖTV İNDİRİMİ İSTİYORUZ"

ÖTV ve KDV indirimleri beklediklerini ve kooperatifin vadeli mazot satışına başlaması gerektiğini ifade eden Başkan Ergün; "Hepinizin bildiği gibi sürmeden biçmeye, ekimden sulamaya kadar her türlü tarla işleme faaliyetimizde yoğun biçimde mazot kullanmaktayız. Sadece mazota gelen en son yaklaşık 2 TL’lik zamla mazotun litresi 20 TL’yi geçti. Yazlık mahsullerin ekim döneminin daha başındayız. Bir kaç ay sonra ise güzlüklerin biçimi başlayacak, arkadan ikinci ürünler devreye girecek. Bu şartlar altında arazi işleme faaliyetlerimizi yerine getirmemizin maliyeti giderek artıyor. Ürün fiyatlarının ise bu maliyetleri karşılayıp karşılamayacağını bilemiyoruz. Karşımızda büyük bir belirsizlik ve maliyet baskısı var. Bu belirsizlikleri gidermek adına Tarım Kredi Kooperatifleri’nin bir an önce devreye girerek üreticimize uygun fiyat ve vadede mazot satışına başlaması gerekmektedir. Bunun yanı sıra tarımsal amaçlı kullanılan mazottan alınan KDV ve ÖTV’nin bir an önce düşürülerek üreticilerimize bu zor günlerde bir nebze olsun destek olunması gerekmektedir" dedi.

 

"KÜÇÜK AİLE İŞLETMELERİYLE İLGİLİ ÖZGÜN BİR MODELİMİZ OLMALI"

Küçük aile işletmelerinin çok önemli olduğunu söyleyen Başkan Ergün, Türkiye'nin de küçük aile işletmeleri ile ilgili özgün bir modelinin olması gerektiğini ifade etti. Başkan Ergün küçük aile işletmeleriyle ilgili; "Dünya ve ülke tarımımızı ayakta tutan küçük aile işletmeleridir. Bence en önemli konulardan birisidir bu. Aile işletmesindekiler hayvanıyla, toprağıyla bir aidiyet duygusu yaşar. O kültürü nesilden nesile taşırlar. Bu birikimi, bu deneyimi kitaplardan öğrenemezsiniz. O nedenle Birleşmiş Milletler dahi 2014 yılını 'Uluslararası Aile Tarımı Yılı' kısacası 'Aile Çiftçiliği Yılı' ilan etmişti. Yeryüzünde tarımı gelişmiş hiç bir ülkede tarım yapan 'Küçük Aile İşletmeleri' piyasanın acımasız çarklarına mahkûm edilmemiştir. Bu ülkelerde devlet her zaman aile işletmeleri lehine pozitif bir ayrımcılık yapmaktadır. Bizim ülkemizde de bu pozitif ayrımcılığın bir an önce geç kalınmadan yapılması gerekiyor. Sürdürülebilir tarımın vazgeçilmez temel taşı olan aile işletmeciliğinde Türkiye’nin de kendi özgün modelini kurması ve desteklemesi gerekiyor. Sadece şirketleşme ile sürdürülebilir tarım yapmak imkânsız. Devletimizin aile işletmelerine biraz daha önem vermesi gerekiyor" şeklinde konuştu.

 

"AYÇİÇEK FİYATI VE DESTEKLEMELERİ ŞİMDİDEN AÇIKLANMALI"

Toprak Mahsulleri Ofisi'nin hububat alım fiyatlarını güncellemesi gerektiğini söyleyen Başkan Ergün, Ayçiçek ekimleriyle ilgili de fiyatların ve desteklemelerin şimdiden açıklanması gerektiğini söyledi. Başkan Ergün; "TMO'nun son günlerde dışarıdan ithalatının arttığını görüyoruz. Buğday, arpa, mısır, ayçiçeği gibi... Bununla beraber hasatı yaklaşan buğday gibi ürünlerde 2250-2500 lira bandında olan TMO fiyatının revize edilerek 4-5 liralardan fiyatlandırılmasını talep ediyoruz. Dışarıdan daha pahalıya alıyoruz. Şimdi tam gübrelerin atıldığı zaman. Çiftçilerin en azından beklentisi bu yönde. 5-10 kilo gübre atacak arkadaşlarımız biraz daha gayret içinde olurlar ve en azından tarlalarına gübrelerini biraz daha fazla atarlar. 50-100-200 kilo buğday alacaklarımızın rekolteleri yükselir. En azından devletimiz ithalat anlamında dışarıdaki çiftçiye bel bağlamamış olur. Ayçiçek ekimleri Akdeniz bölgesinde, güneyde başladı. Ayçiçek fiyatlarının ve desteklemelerinin şimdiden açıklanıp yağlık ayçiçeğinin teşvik edilip ön plana çıkarılmasını itiyoruz. Ukrayna'da ve Rusya'da savaş var. Ayçiçek alanları savaş yüzünden belki de ekilemeyecek" ifadelerini kullandı.

 




Kaynak: https://www.medyalokum.com

Bu haber 2821 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

DİĞER İLÇELERDEN Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
FOTO GALERİ
  • Bebişler
    Bebişler
  • Yurdum İnsanı
    Yurdum İnsanı
  • FANTASTİK
    FANTASTİK
  • ATATÜRK
    ATATÜRK
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
  • Doğtaş Mobilya'dan 18 Mart'a Özel Video
    resim yok
  • 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
    18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
  • Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
    Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
  • Barışın ve Özgürlüklerin Kenti "Çanakkale"
    Barışın ve Özgürlüklerin Kenti
  • TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
    TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
  • Çanakkale Gangnam Style
    Çanakkale Gangnam Style
VİDEO GALERİ
YUKARI