Bir dizi ziyaret için Çanakkale'ye giden CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ve beraberindeki heyetin otobüsünün durdurularak taciz edildiği, "Çanakkale'de Reis'i size yedirmeyiz" denilerek üzerlerine araç sürdüğü iddia edilen Vedat Aygören isimli şüpheli iktidara yakın medya kuruluşlarına çıkarak “40 yıllk CHP’liyim, böyle iftira görmedim” ifadelerini kullandı. Vedat Aygören başta Sabah olmak üzere tüm iktidar yanlısı medya kuruluşlarına yaptığı açıklamalarda başından geçenleri şöyle anlattı; “Çanakkale'de inşaat işleriyle uğraşıyorum. O gece aracımla evime doğru seyir halindeyken otelin önünde bir otobüsün uzun farlarını yakarak beklediğini fark ettim. Turist otobüsü olduğunu zannedip kendi otomobilimin farlarını söndürüp şoföre el kol hareketi yaparak, camdan önümü göremediğimi anlatmaya çalıştım. Camı açıp "Uzunlarını kapat" deyip olay yerinden ayrıldım.”
“BÖYLE SİYASETİ KINIYORUM”
Olayın üzerinden 12 saatten fazla bir süre geçtikten sonra emniyete çağrıldığını belirten şüpheli Aygören; “Sabah Güzelyalı'da yaptığım inşaata gittim. Akşam 17.00 gibi telefonum çaldı. Emniyetten arayarak gelmemi istediler. Emniyete gittiğimde gece dörtlüleri yakarak görüş açımı engelleyen otobüsün CHP'ye ait olduğunu öğrendim. Emniyette hakkımdaki suçlamaları öğrenince şoka girdim. Aracımı "Reis'i size yedirtmeyiz" deyip CHP'li heyetin üzerine sürdüğümü ve otobüse çarptığımı iddia etmişler. Oysaki ben polis söyleyene kadar otobüsün CHP heyetine ait olduğunu bilmiyordum. İnenlerin turist, otobüsün de tur şirketine ait olduğunu düşündüm. Aracım emniyete çekilip saatlerce incelendi. Ekspertiz gelip araçta kaza izi aradı. Yapılan incelemede olaya ait hiçbir iz bulunamadı ve bu tutanak altına alındı. Tutanakla otobüse çarpmadığım belgelendi” dedi
“ÜLGÜR BAŞKANIM BİLİR.. BELEDİYENİN İŞLERİNİ YAPIYORUM”
Kendisini Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın yakından tanıdığını, belediyenin inşaat işlerini sürekli kendisinin yaptığını belirten Aygören; “Yaşananları ve hakkımdaki iftiraları duyduğumda inanamadım. Ben eski bir CHP'liyim. Bana "İzmirli" derler. Beni bu şehir de, partim de çok iyi tanır. Ülgür (Gökhan) başkanım da bilir. Ben belediyenin inşaat işlerini yapan biriyim. Küçük bir yol tartışmasını bu noktalara getirdiklerine inanmıyorum. Bunun üzerinden siyaset yapmaya çalışanları kınıyorum. Şikâyetçi olmayı düşünmüyorum. Onlar bana bunu yapsa da ben duruşumdan vazgeçmem. İl başkanlığına gideceğim. İl başkanımızla ve belediye başkanımızla görüşeceğim. Bir özür bekliyor muyum? Evet açıkçası bana bu karalamada bulunanlardan bir özür bekliyorum” dedi.
URAL: “ÜYEMİZ DEĞİL, İSMİNİ İLK KEZ DUYDUM”
Şüpheli Vedat Aygören’in basında çıkan açıklamaları üzerine İl Başkanı Metin Ümit Ural’da açıklama yayınladı. Ural; “Öncelikle şunun altını çizelim; saldırı girişimini gerçekleştiren ve gözaltına alındıktan sonra 40 yıllık CHP’li olduğunu iddia eden Vedat Aygören, Cumhuriyet Halk Partisi üyesi değildir. İl başkanı olarak, kendisinin ismini ilk kez duydum. Partimize gönül verdiğini varsaydığımız koşulda da şu soruyu sormak hakkımız: Neden böyle bir saldırı girişiminde bulundu? Görgü tanıklarının ifadesine göre olay günü, saat 02.00 civarında partililerimize bu çirkinlikleri yaşatan Aygören, hayli alkollüymüş. Bu elbette hafifletici bir mazeret değil, ancak diyelim ki kendinde değildi. Partimize gönül vermiş birisiyse, neden partililerimizden özür dilemek yerine Sabah Gazetesi’ne röportaj vermeyi tercih ediyor? Bu nasıl bir partililik” ifadelerine yer verdi.
“TURAN ADETA AVUKATLIĞINI ÜSTLENDİ..”
AK Partili Bülent Turan’ı da suçlayan Metin Ümit Ural; “Bu arada, her fırsatta CHP’lileri hedef alan AKP Çanakkale Milletvekili ve Grup Başkanvekili Bülent Turan, adeta Vedat Aygören’in avukatlığını üstlendi; sosyal medyadan gerçek dışı paylaşımlarla algı yönetmeye çalışıyor. Çanakkale Kadın Kolu Başkanımız Sibel Erol’un bir gazeteciye verdiği röportajın videosunu keserek ucuz siyaset tarzını sürdürüyor” dedi.
“EMNİYETTEN AÇIKLAMA BEKLİYORUZ”
Yaşanan olaylarda İl Emniyet Müdürlüğünün gerekli önlemleri almamasının da payı olduğunu açıklayan Metin Ümit Ural; “Ayrıca Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü’nden şu konularda da açıklama bekliyoruz: dilekçeye rağmen, Kadın Kolları Genel Başkanımız Aylin Nazlıaka’nın ve MYK üyelerimizin Çanakkale ziyaretine ilişkin neden güvenlik önlemi alınmamıştır? Partilimiz tarafından saat 02:05’de 155 aranılarak, 4 dakika 40 saniye yapılan şikayete rağmen neden o akşam Emniyet görevlileri gelmemiştir? Aygören, Sabah Gazetesi’ne verdiği demeçte, saat 17.00 civarında ifade vermeye çağrıldığını belirtiyor. Olay 02.00 civarında yaşanmasına rağmen, ifade almak için neden bu saate kadar beklenmiştir? Aygören, ilk ifadesinin ardından neden serbest bırakılmıştır? Birkaç saat sonra Aygören’ın gözaltına alınması için kamuoyu baskısı mı gerekmiştir? Çanakkale İl örgütü olarak partimizi karalama hevesi içinde olanlara, asla izin vermeyeceğimizi belirtmek isteriz. Bizler, kutuplaştırıcı değil birleştirici siyaset anlayışımızla yola devam ediyor ve her geçen gün iktidar yürüyüşümüzü sağlam adımlarla sürdürüyoruz.”