Geçen yıl 2 Mayıs’ta Bülent Turan, AKP Grup Başkanvekiliyken muhalefeti hedef alarak, "2023, Çanakkale’de dünyanın en büyük köprüsünü yapanlarla, köprüyü sadece polemik konusu yapıp, oradan bizi denize dökeceğini düşünen dangalakların seçimi olacak" ifadeleri ile gündem olmuştu.
İKAMETİ ANKARA, AVUKATI İSTANBUL’DA, DAVA LAPSEKİ’DE..
BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göre, seçimden sonra Bakan Yardımcısı olan Turan, birçok yurttaşa “Sesli, yazılı ve görüntülü bir ileti ile kamu görevlisine hakaret” suçunu işledikleri iddiasıyla ceza davası açtı. Turan’ın resmi ikametgâhının Ankara’da, avukatının ise İstanbul’da olmasına rağmen davaların, Çanakkale Lapseki Asliye Ceza Mahkemesi’nde açıldığı iddia edildi. Yurttaşların büyük bir kısmına açılan ceza davası ile 7 bin 80 TL adli para cezası verildi.
TURAN’A “DANGALAK” DEDİ
T.Ç. isimli bir yurttaş da, 3 Mayıs 2022’de sosyal medya hesabı üzerinden aynı ifadeyi Turan’a yönelik sarf etti. Bunun üzerine Bülent Turan, T.Ç.’den "Sesli, yazılı ve görüntülü bir ileti ile kamu görevlisine hakaret" suçunu işlediği iddiasıyla, şikâyetçi oldu. Ardından da söz konusu yurttaşa dava açıldı.
Lapseki Asliye Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkan T.Ç., dava konusu olan bu ifadeyi Twitter’da kullandığını ifade etti. Fakat mahkeme, suçlamaya konu paylaşımın Facebook’tan yapıldığını öne sürdü. T.Ç. savunmasında "dangalak" ifadesinin hakaret olmadığını, halk karasında "boşboğaz" anlamına geldiğini söyledi. Ancak mahkeme, 14 Şubat 2023 tarihinde T.Ç.ye 7 bin 80 TL adli para cezası verdi. Ayrıca 9 bin 200 TL’lik vekâlet ücreti ile yargılama giderini de ödemesine hükmetti.
MAHKEME KARARI YOK
Ancak İçişleri Bakan Yardımcısı Turan, bu davayla da yetinmedi. Mahkemenin "manevi tazminata" hükmetmemesine rağmen, sanki böyle bir karar verilmiş gibi, T.Ç.’ye karşı 20 bin TL’lik icra takibi başlattı. T.Ç.’nin 20 bin TL’yi 7 gün içerisinde ödemesi gerektiği de ifade edildi. BirGün’den İsmail Arı'ya konuşan T.Ç., Turan’ın kendisinden usulsüz bir şekilde 20 bin TL tazminat talep ettiğini savundu. T.Ç., "Usulsüz tazminat talebine de itiraz ettim" dedi.
"TURAN’A SERBEST OLAN SÖZ, BİZE SUÇ SAYILDI"
İsimlerinin açıklanmasını istemeyen yurttaşlar, “Kendilerinin, Turan’ın ve avukatının Lâpseki’de yaşamamasına rağmen tüm davaların Lâpseki’de açıldığını, mahkemede itirazlarının görmezden gelindiğini, hatta çağrı kağıdının ulaştırılmadığı bazı yurttaşlar için de yakalama kararı çıkarıldığını” söyledi. Ayrıca yurttaşlar, Turan’ın usulsüz bir şekilde tazminat talebinde bulunduğunu vurgulayarak, “Mahkeme kararı olmadan bizden tazminat istiyor. Bu duruma da itiraz ettik. Turan’a serbest olan bir söz bize suç sayıldı. Mahkeme adil davranmıyor” diye konuştu.
"SADECE AKP’LİYE SERBEST"
Öte yandan Turan’ın birçok yurttaşa dava açtığı da biliniyor. Turan'ın "dangalak" söylemine, sosyal medya üzerinden yanıt veren Hüseyin Savaş isimli yurttaş, "Asıl dangalak sizsiniz" ifadelerini kullanmıştı. Turan'ın şikâyeti üzerine, bu ifadeler nedeniyle Savaş hakkında da "Kamu görevlisine hakaret" suçlamasıyla dava açılmıştı. Mahkeme, "dangalak" sözünün hakaret teşkil ettiğini kaydederek, Savaş'a "Kamu görevlisine hakaret" suçundan para cezası vermişti.
İçişleri Bakan Yardımcısı Avukat Bülent Turan, kendisini eleştiren kişilere açtığı davalarla gündeme gelmeye devam ediyor.
GAZETECİ MURAT KIRAY’A SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
Aynalı Pazar Gazetesi imtiyaz sahibi Murat Kıray da geçtiğimiz günlerde yaptığımız bir haber nedeniyle Bülent Turan’ın avukatı tarafından suç duyurusunda bulunuldu. 27 Eylül 2023 tarihinde Murat Kıray hakkında Bülent Turan’ın avukatı tarafından Lapseki Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda; Murat Kıray hakkında “Kamu görevlisine karşı alenen hakaret ve iftira” suçlamasında bulunuldu.
MURAT KIRAY HAKKINDA KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞI KARAR VERİLDİ
Bülent Turan’ın avukatı tarafından tüm vatandaşlara açıldığı gibi Murat Kıray hakkında da “Kamu görevlisine karşı alenen hakaret ve iftira” suçlamalarında bulunulmuştu. “16 Ekim 2023 tarihinde ifade veren Gazeteci Murat Kıray, savunmasında üzerine atılı suçlamaları kabul etmemiş; Bülent Turan’ın Ankara’da, avukatının ise İstanbul’da yaşadığını, suç duyurusunun ise Lâpseki’de yapıldığına dikkat çekerek Lâpseki cumhuriyet Başsavcılığının yetkili olmadığını, yapılan haberin basın özgürlüğü kapsamında olduğu ve hiçbir hakaret içermediğine dikkat çekti.
Lapseki Cumhuriyet Başsavcılığı ise Murat Kıray’ın ifadesi üzerine “Kamu görevlisine karşı alenen hakaret” suçlamasını “Basın Özgürlüğü” kapsamında ve yapılan haberlerin içeriğinin ise Bülent Turan’ın onur, şeref ve saygınlığını zedeleyici bir söylem içermediği gerekçesi ile, “İftira” suçlamasının ise yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesi ile red ederek Kovuşturmaya Yer Olmadığı kararı verdi.
TURAN’IN AÇTIRDIĞI 59 DAVANIN TAMAMI BİR GÜNDE GÖRÜLDÜ!
Bülent Turan ve avukatının vatandaşlara ve gazetecilere yönelik açtığı davalarının sayılarının binlerce olduğu tahmin ediliyor. Bülent Turan’ın Ankara’da, Avukatının ise İstanbul’da olmasına karşın davaların Lâpseki Adliyesinde açılmasının en ilginç örneği ise 24 Ekim 2023 tarihinde Lapseki Adliyesinde görüldü. Lâpseki Asliye Ceza Mahkemesinde 24 Ekim günü Bülent Turan’ın açtırdığı davaların dışında başka bir dava görülmedi!
HER 2 – 3 DAKİKADA 1 DAVA GÖRÜŞÜLDÜ!
Bülent Turan’ın avukatı aracılığı ile Lâpseki Adliyesine yapılan suç duyurularından 59’u 24 Ekim 2023 günü Lâpseki Adliyesinde görüldü. Sabah saat 09.00’da başlayıp 12.00’a kadar, neredeyse her 2 – 3 dakika bir dava görüşüldü. Adliye mübaşiri her 2-3 dakika da bir Bülent Turan’ın avukatlarını ve haklarında suç duyurusunda bulunan davalıların anonslarını yapmak zorunda kaldı. Yaşanan durum ise hem adliye içerisinde hem de avukatlar arasında da şaşkınlıkla karşılandı.
“TURAN’İN NASIL BİR DİL KULLANDIĞINI BİLEN BİLİR…”
Turan, eski gazetecilerden Hasan Hüseyin Dulun’a kendisine dangalak dediği için hakaret davası açmıştı. Hasan Hüseyin Dulun yaptığı savunmada, “Lapseki Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/6175 soruşturma sayılı evrakı hakkında bilgi edindim.Bülent Turan’ı siyasetten ve medyadan tanırım. Facebook hesabı bana aittir. Bu hesaptan yaptığım yorumda herhangi bir hakaret içeren kelime bulunmamaktadır. Dangalak kelimesinin Türk Dil Kurumu’nda karşılığı düşüncesiz kimse anlamındadır. Bende bu anlamda düşüncesizce söylenmiş bir söze karşılık bu yorumu yazdım. Turan’ın nasıl bir dil kullandığını siyaseti takip edenler bilir. Ben de onu kaba bir dille eleştirmişim, hepsi bu. Bizi getirdikleri tablo da bir iktidar mensubunu eleştirmek suç, hatta tutuklanma korkusu bile yaratabiliyor” şeklinde konuşmuştu.
“DAVA AÇMASI PİŞKİNLİK VE YÜZSÜZLÜKTÜR…”
Turan’ın dava açtığı onlarca vatandaştan biri olan 66 yaşındaki işçi emeklisi Zeki Gürarslan da Facebook sayfasındaki yazısında Turan’a, “Dangalak senin babandır” diyerek karşılık vermişti. Adliyede ifade verdikten sonra açıklama yapan Güraslan şu ifadeleri kullanmıştı.
“Bülent Turan’ın halka dangalak diye hakaret ettikten sonra bana hakaret davası açtırması büyük bir pişkinlik ve yüzsüzlüktür. Görevi ve sıfatı ne olursa olsun hiçbir devlet ve kamu görevlisinin halka hakaret etme yetkisi olamaz. Yurttaş olarak onurumuza, şerefimize, haysiyetimize dokunan hakaretleri kabul etmem. Benim paylaşımım bu hakarete tepki ve protestodur. Benim haysiyet, şeref ve onurum en az Bülent Turan’ınki kadar değerlidir. Halka yapılan hakareti küstahlık sayarım”
UZLAŞMA VE DAVALARDAN YÜZ BİNLERCE LİRA KAZANILIYOR!
CMK'da yapılan düzenleme ile 17.10.2019 tarihinde kabul edilen ve 23.10.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'la adliyelerimize Uzlaştırma Kurumu eklendi. Davacı ve davalı arasında yapılacak görüşmede atanacak avukatlar veya bilirkişilerce uzlaştırıcı rolüne üstlenmeye başladı. Uzlaştırıcı davalı ve davacı arasında üstlendiği görevi yerine getirmesi karşılığında bir ücret alırken; bu durum davacı ve avukatları lehine gelir kapısı oldu.
SÖYLEMLERLE VATANDAŞLARI GALEYANA GETİRİYORLAR!
Uzlaştırma Kurumu’nu gelir kapısına çeviren birçok ünlü isim var. Kamuoyunca “Yandaş” olarak tabir edilen siyasetçi, türkücü, sunucu gibi kişiler anlaştıkları hukuk bürosundan komisyon karşılığında vekalet veriyorlar. Bu isimler yaptıkları yorum ve paylaşımlarla vatandaşları galeyana getirerek; vatandaşların ucu hakarete varacak kadar söylemde yada sosyal medyada paylaşımlarda bulunmasını teşvik ediyorlar.
BELLİ ÜCRET KARŞILIĞI UZLAŞMA.. UZLAŞMA YOKSA DAVA!
Vatandaşların yaptıkları yorumları takip ettiren avukatlık büroları aldıkları vekalet karşılığında binlerce kişi hakkında suç duyurusunda bulunuyorlar. Hakaret gibi suçlamalar için önceden dava açılması gerekirken; şimdi bu tür suçlar Uzlaştırma Kurumunun önüne gidiyor. Vatandaşları arayan atanmış uzlaştırıcılar ise davacının talep ettiği ücretlerin ödenmesi halinde dava açmaktan vazgeçeceklerini iletiyorlar. Yapılan pazarlık üzerinden vatandaşlardan alınan paralar ise Avukat ve müvekkili arasında bölüşülüyor.
ADLİYELERDEKİ İŞ YÜKÜ AZALSIN DERKEN SEKTÖR OLDU!
Avukatlarla uzlaşma sağlanmayıp istenen paralar ödenmediğinde ise; davacı adına avukat vatandaş hakkında suç duyurusunda bulunuyor. Mahkemede ceza alan vatandaş hem yargı giderlerini, hem avukatlık ücretlerini hem de davanın aleyhine sonuçlanması halinde ise tazminat davası ve bu davanın yargılama ile avukatlık giderlerini ödemeyle karşı karşıya geliyor! Uzlaştırma Kurumu adliyelerde adeta bir sektör haline gelmiş durumda. Adliyelerdeki iş yükü azaltılması amacıyla 2019 yılında hayatımıza giren Uzlaştırma Kurumu; bugün artık ne kadar çok suç duyurusu o kadar çok para anlamına geliyor.