Çanakkale Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Pınar Bilir'in geçtiğimiz hafta Sözcü TV'den Ömrüm Kara Tunçbaş'ın programına katılarak Kazdağları Kirazlı-Balaban bölgesinde faaliyetleri durdurulan altın madeni işletmeciliği ile ilgili bilgiler vermişti. Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen, Pınar bilirin açıklamalarına ve iddialarına yanıt vermek için Sözcü TV'ye müracaatta bulunarak Ömrüm Kara Tunçbaş ile online program gerçekleştirdi.
"SİYANÜR TESİSLERİMİZİN ATİKHİSAR BARAJINA ETKİSİ İMKANSIZDIR"
Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen, yaptığı açıklamalarda ve sorulan sorulara da yanıt vererek projenin şu anki durumunu kamuoyuna açıkladı. Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen yaptığı açıklamada; "2010 yılında başlattığımız mühendislik çalışmalarında da projemizdeki çok önemli bir teknik yer seçimi kriteri idi. Projedeki siyanürle altın çıkartacağımız alanların hiç biri Çanakkale'nin Atikhisar Barajı su toplama havzası içerisinde değildir. Kirazlı'yı tepe şeklinde düşünelim; bunun güney tarafında konumlandırdık biz bu tesisleri. Halbuki Atikhisar barajı Kuzey-Kuzeybatı istikametinde yer alır. Haliyle buradaki tesislerin Atikhisar barajına etkileri muhtemel değildir. İmkansızdır. Ayrıca siyanürle işlem yapacağımız tesiste uluslar arası ölçeklerde sızdırmazlık tabakaları oluşturulmuştur. Bu konudaki haberler gerçek dışıdır. Bizim ÇED raporumuz iki kez dava konusu olmuştur. Bu süreçlerde Türkiye'nin seçkin üniversitelerinde görev yapan bilim adamları burayı tekrar değerlendirmiştir. Çıkan sonuca da oybirliği ile imza atmışlardır, ÇED Raporunun tam ve eksiksiz olduğu, projenin çevreye olası etkileri etraflıca değerlendirilerek kayıt altına alınmıştır."
"ÇAĞRIDA BULUNDUK; GELİN ALTERNATİF DENETLEME KOMİSYONU OLUŞTURALIM"
Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen, BAŞTA Çanakkale Belediyesi olmak üzere Çevre gönüllülerine yaptıkları öneriyi bir kez daha yeniledi; "Bu vesile ile çağrıda bulunmak istiyorum; 2013 yılında bu konular etraflıca tartışıldı. Hukuki süreç aşamasında bunlar tekrar tekrar değerlendirildi. Biz bunları birçok platformda Çanakkale halkına bunları tekrar izah ettik. Bizim çağrımız oldu; hem Çanakkale Belediyesine hem de STK'lara çağrıda bulunmuştum. Bir kez daha çağrıda bulunuyorum; denetlenmeye devam ediyoruz; içinde Çanakkale Belediyesi yetkililerinin olduğu, Kent Konseyi Çevre Meclisinin, Üniversitenin bilim adamlarının olduğu alternatif ikinci bir komisyon oluşturalım. Bu komisyonla birlikte sahadaki çalışmaları denetleyelim, basın aracılığı ile de sürekli olarak kamuoyu ile paylaşalım. Bu çağrımızı tüm şeffaflığımızla defalarca yenilememize rağmen karşılık bulamıyoruz. Böylesi bir teknik konuyu şeffaf bir şekilde değerlendirelim ilgili herkesle denetleme yapmaya hazırız" dedi.
BARAJA ETKİ.. TEKNİK OLARAK VAR; FİZİKİ OLARAK İMKANSIZ!
Sözcü TV'den Ömrüm Kara Tunçbaş'ın "2015 tarihli resmi raporda Proje sahasının, Atikhisar Barajı Su Toplama Havzası içerisinde olduğu açıklanıyor, bu raporda proje sahasından geçen çok sayıda akarsu yatağının baraja döküldüğü belirtiliyor. Kar ve yağmur yağışı sebebiyle proje sahasından Atikhisar barajına doğru yoğun bir akış olduğu belirtiliyor. Bütün resmi raporlarda bunu söylüyor teknik olarak. Siz ise Atikhisar barajına tesisin etkisi olmadığını söylüyorsunuz. Nasıl etkisi yok" sorusuna Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen şöyle yanıt verdi; "Ancak burada fiziki gerçekliği tartışıyoruz. Atikhisar barajına böyle bir akışı konuşursak; projede Siyanür kullanılacak tesislerin hiç biri bu havza içerisinde değildir. Buraya düşecek her hangi bir yağmur damlasının fiziki olarak Atikhisar barajına ulaşması mümkün değil. Tesislerimiz farklı bir havzada. Bunlar defalarca ÇED Raporunda da belirtiliyor. Valilik ve DSİ dahil birçok kurum da bunu tartıştı. Eğer böyle bir durum olsaydı zaten bu projeye izin verilmesi mümkün olamaz" diyerek yanıt verdi.
RUHSATIN YENİLENMEME SEBEBİ AĞIR METALLLER Mİ?
Sözcü TV'den Ömrüm Kara Tunçbaş'ın "Maden sahasında açığa çıkacak Sülfür, Civa, Kadminyum gibi birçok ağır metal'in havaya karışması söz konusu olduğu, bununda birçok bilim adamı tarafından kanıtlamış durumda. Resmi kurumlarında da sizin ruhsatınızı yenilememesinin sebebi değil midir?" sorusuna ise Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen şöyle yanıt verdi; "Burada bahsedilen Asit kaya drenajı dediğimiz konunun ayrı bir alanıdır. Havzalar ve akarsulara siyanür bulaşmayacağını söylemiştim. Asit Kaya Drenajı dediğimiz kısımla ilgili olarak da ÇED raporunda tartışıldı. Bizim elimizde çok kapsamlı bir veri tabanı var. Çok önemli bilgiler var."
RUHSAT NEDEN YENİLENMEDİ?
Ruhsatın bakanlıkça yenilenmemesinin sebebini ise Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen şöyle açıkladı; "13 Ekim 2019 tarihinde itibaren doğrudur Ruhsatımız yenilenmedi. Bu bürokratik bir süreçtir. Türkiye'de madencilik projelerinde ruhsatlandırma, izin süreçlerinde gecikmeler dünyada da Türkiye'de de böyledir, olağandır. Türkiye'de çok sayıda ruhsat vardır ki; ruhsatın yenilenme işlemleri sonradan sonuçlandırılmıştır. Bizlerinde beklentisi yenilenmesi yönündedir. Burada doğrudur, bürokratik bir gecikme var şu anda. Ama biz bunun kısa sürede aşılacağını, tekrardan çalışmalarımıza başlayacağımıza inanıyoruz. Çünkü çok ciddi bir istihdamımız var, yüzün üstünde kişi istihdam etmiştik. Tüm müteahhitlerimiz, taşeronlarımızla sahadaydık. Ailelerimizle birlikte buraya yerleşmiştik."
"RUHSAT YENİLENME UMUDUNUZ NEYE DAYANIYOR?"
Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen, ruhsatın yenileneceğine olan inançlarını ise şöyle açıkladı; "Projemize çok güveniyoruz. Projemizin arkasındaki uzmanlarımıza, teknik çalışmalarımıza ve bugüne kadar geçirdiğimiz izin süreçleri kuşkusuz bize bu güveni sağlıyor. Dünyanın birçok yerine arkadaşlarımızla, uzmanlarla çok güçlü bir ekip kurduk. Projeye olan güvenimiz, ülkeye olan inancımız ve güvenimiz ile bölgeye sunduğumuz katkıya güveniyoruz. 10 yıldır 25 milyon doların üzerinde yatırım gerçekleştirdik. Bunlar proje ile ilgisi olmayan yatırımlardır; örneğin köy yolları, enerji nakil hatlarının yenilenmesi, köylerde hayır yerlerinin yapılması gibi yatırımlarımız var."
1,6 MİLYON DOLAR PARA NEREYE HARCANDI?
Faaliyet olmamasına rağmen ilk üç aylık raporda 1,6 milyon Dolarlık harcama yapılmasını ise Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen; "Kirazlı maden sahasında herhangi bir faaliyet yapılması mümkün değildir. Biz oradaki tüm faaliyetlerimizi durdurduk. Rapor İngilizce; sanırım Türkçeye çevrilirken atlanmış olabilir; 1,6 milyon dolarlık harcamanın yüzde 80'i 2019 yılından 2020 yılına devreden ödemelerdir. İkinci olarak birçok müteahhitle devam eden sözleşmelerimiz var. Bu sözleşmeler nedeniyle ilgili ödemeler, istihdama devam ettirmek zorunda olduğumuz personelimiz var. Bunlara yapılacak ödemeler var. Devam eden personel maaşlar, SGK primleri, ve devreden borç bakiyeleridir" diyerek yanıtladı.
ALTIN MI DAHA ÖNEMLİ, YAŞAM MI?
Sözcü TV'den Ömrüm Kara Tunçbaş katledilen ormanları, doğayı, sokaktaki bir vatandaş olarak nasıl değerlendirdiği sorusuna Doğu Biga Madencilik A.Ş. Proje Müdürü Çağın Şen şöyle yanıt verdi; "Kişisel olarak bu soruya şöyle cevap vereyim; buradaki ağaç kesilmesi sonrasında basına fotoğraflar düştüğünde anneden telefon aldım; annem orası sizin sahanız değil mi diyerek bana sordu. Çünkü bazı şeyleri ne yazık ki bu şekilde gündeme getirdiğimiz ağaç, orman, doğa, çevre vs. hepimizi n umursamaz duramayacağımız konulardır. Bu neden kaynaklanıyor; bir faaliyetin diğer bir faaliyeti olanaksız hale getirecekmiş algısı oluşturuluyor. Fakat Kazdağları milli park ile burası arasında 40 kilometre mesafe vardır. Kazdağları çok önemli bir mirastır; burası neden milli park oluştur? İçindeki canlısı, bitki örtüsü, fauna çeşitlilik buraya bu özel statü vermiştir. Haliyle böyle alanlara hiçbir şekilde madencilik; inşaatı, betonarme bir şey inşa edemezsiniz. Kirazlı proje sahası ise Kazdağlarına 40 kilometre mesafedir. Burada bir şeyi daha konuşmadık; madencilik faaliyeti sınırlı bir süreçtir. Kirazlı maden sahasının çalışma ömrü 7 yıldır. Buradaki maden sahasında faaliyetler bittiğinde kademeleri bir rehabilitasyon çalışması yapılacak. Burası birinci yıldan itibaren tekrar yeşillendirilecek, ağaçlandırılacak. Son yıllarda bu rehabilitasyonla ilgili olarak çok başarılı örnekler var ülkemizde."