thejrc.org
Bugun...
Bizi izleyin:


Dr. Naci Hasanefendi


Facebookta Paylaş









Barışın Kentinde Rüya Gibi Bir Hafta
Tarih: 12-07-2015 09:20:00 Güncelleme: 12-07-2015 09:20:00


Bu günkü yazımıza Çanakkale halkına iletilmek üzere bize teslim edilen bir mesaj ile başlayalım.

 

“Kıbrıs’ta Barış İçin İki Toplumlu Koro, Kıbrıslı Türk ve Rumlardan oluşan ve Kıbrıs içinde ve dışında Kıbrıs’ta yaşanabilir adil ve federal bir çözümün misyonunu taşıyan çok sesli müzik topluluğudur. Çanakkale Savaşlarının 100. Yılında barış teması taşıyan Çanakkale Korolar Festivalinde bulunmak,  bizler için apayrı bir anlam taşırken, buradan Çanakkalelilere ve tüm dünyaya tıpkı söylediğimiz bir şarkıdaki gibi " yurdunu sevmeliymiş insan, öyle diyor hep babam benim yurdum ikiye bölünmüş ortasından hangi yarısını sevmeliymiş insan" diye seslenip artık tüm dünyada savaşlar son bulsun mesajını vermek istiyoruz.”

 

Kıbrıs’ta Barış İçin İki Toplumlu Koro Şefleri: Lena Melanidou ve Kürşat Tilki

 

Gün geçtikçe daha da hoyratlaşan, yozlaşan dünyamızda birileri Çanakkale’de yaşayan bizlere estetik, incelik, nitelikli sanat, dostluk, güçlü barış esintileri ile dolu bir zaman dilimi hediye etti. İçinde sanatın var olduğu nitelikli bir yaşamın çok zor olmadığını bize açık bir şekilde anlattı. Şehrimiz, ülkemiz, dünyamız adına umutlarımız arttı. Çanakkale’nin çok sesli müzik içerikli büyük ve nitelikli sanat etkinliğine kapılarını açması, bunu benimsemesi, fiziksel altyapı olarak yeterli olmasa bile belli bir düzeye gelmiş olması biz sanatseverleri heyecanlandırdı.

 

17 Temmuz’da başlayan ve bu gün sona eren III. Çanakkale Korolar Festivali’ni paylaşmak istiyorum bu hafta sizlerle.

 

Bir hafta boyunca kentimizin büyük salonları, meydanları, her iki kordon boyu, sokakları, her yaştan kadın ve erkeğin seslendirdiği şarkılar ile doldu taştı.

 

Çanakkale’de yaşanan bu rüyanın baş mimarı Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Müzik Bölümü öğretim görevlisi Mete GÖKÇE ve onun genç, dinamik, fedakâr, sanatın gerekliği düşüncesini özümsemiş öğrencileridir.

 

Başta Mete GÖKÇE ve çalışma arkadaşları olmak üzere bu festivale katkıda bulunan kurumlara ve kişilere Çanakkale’nin sanatsever insanları adına şükran ve teşekkürlerimi sunuyorum.

 

Çanakkale,  üçüncüsü gerçekleşen Korolar Festivali ile koro müziği ilede anılır bir şehir haline geldi. Savaşları, tarihi, mitolojisi, doğal güzelliği ile anılan kentimize sağlanan ve özellikle sanatı kullanarak yapılan bu tanıtım katkısının çok değerli olduğuna hiç şüphe yoktur.

 

Uluslararası müzik çevrelerinde kendinden söz ettiren bir festival haline gelen bu etkinliğe bu yıl Kıbrıs ( Kıbrıs’ta Barış İçin İki Toplumlu Koro ) ile) ve Bulgaristan’ın yanında Türkiye’nin 15 ayrı ilinden gelen 30 koro, 1100 korist katıldı. Yurt içinden ve yut dışından gelen konuklarımız Çanakkale’nin doğal güzelliklerine, kentteki barış ve hoşgörü havasına olan hayranlıklarını defalarca dile getirdiler.

 

Festivallimizi daha ileriye taşımak için çabalarını ısrarla sürdürmelerini diliyorum. Yerli, yabancı tüm değerli koro şeflerine ve koristlere kentimizin sanat hayatına sundukları nitelikli katkı için teşekkür ediyorum.

 

Artık ülkemizde koro geleneği yok, insanımız çok sesli müziğe karşı ilgisiz, çok sesli müzik koroları için korist bulmak zor, yeterli ve konforlu salonumuz yok gibi mazeretlere sığınma lüksümüz yok. Çok sesli müzik mayası Çanakkale’de tutu.

 

Bu heyecan verici günlere gelirken yaşanan süreci kısaca paylaşmaz isek öncelikle Türkiye’de bu kültürün öncülerine haksızlık etmiş oluruz.

 

Öncelikle yaklaşık yirmi yıldır bu kültürü Türkiye’de yerleştirmek için olağanüstü bir çaba gösteren Türkiye Polifonik Korolar Derneği kurucusu ve başkanı, Türkiye Korolar Şenliği gibi dev bir organizasyon yaratan Prof.Dr. Mustafa APAYDIN hocamızı saygı ile anmamız gerekiyor. Son yıllarda, ülkemizde birçok ilde düzenlenen çok sesli koro festivalleri ve faaliyete geçen polifonik koro dernekleri kurulmasını çok sevindirici bir gelişme olarak kabul ediyoruz.

 

Apaydın Hocamızın Çanakkale’ye olan özel ilgisini biliyoruz ve kendisine Çanakkale’den selamlar gönderiyoruz.

 

Üzülerek kabul etmek durumundayız ki ülkemiz koro kültürü konusunda dünyanın gelişmiş ülkelerini çok gerilerden takip etmektedir. Bu sebeple bu konudaki son gelişmeler sevincimizi arttırmaktadır.

 

Sonuç olarak toplumsal yaşamımızda çok sesliliğe büyük ihtiyacımız var. Bu güzel ülkede her renge, her düşünceye, birbirimizin farklı yaşamlarına saygı duyma erdemine, çok sesli müziği ve diğer nitelikli sanat dallarını yükselterek ulaşmamız daha kolay olur. Çünkü bütün dünya çok renkli ve çok sesli. Bunu yok sayan toplular başarısız olmaya mahkûmdur.

 

Barış kenti olalım, üniversite kenti olalım diyerek barış kenti barış kenti, üniversite kenti olunamıyor. Gerçek demokrasiye ve gerçek demokratik kültüre ulaşmak için toplumsal her alanındaki her türlü yozlaşmaya karşı daha çok mücadele gerekiyor.

 

Bu yıl festivalde Çanakkale üç koro ile temsil edildi. KONRUL, ÇANAKKALE BARIŞ KOROSU, ÇANAKKALE HAT ORTAOKULU KOROSU. Bu korolarımızın başarı öyküleri bu haftalık bu köşeye sığmaz. Kıbrıs’tan gelen İki Toplumlu Koro, Çanakkale Koroları ve Farkındalık Korosu bir başka yazımızda ele almayı arzu ediyorum.

 

Hepinize sanat dolu çok renkli ve çok sesli günler temenni ediyorum.

 



Bu yazı 61052 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ÇOK OKUNAN HABERLER
FOTO GALERİ
  • Bebişler
    Bebişler
  • Yurdum İnsanı
    Yurdum İnsanı
  • FANTASTİK
    FANTASTİK
  • ATATÜRK
    ATATÜRK
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
  • Doğtaş Mobilya'dan 18 Mart'a Özel Video
    resim yok
  • 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
    18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi 108'nci Yıldönümü
  • Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
    Çanakkale 2015 Tanıtım Filmi
  • Barışın ve Özgürlüklerin Kenti "Çanakkale"
    Barışın ve Özgürlüklerin Kenti
  • TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
    TSK'dan Muhteşem Çanakkale Türküsü
  • Çanakkale Gangnam Style
    Çanakkale Gangnam Style
VİDEO GALERİ
YUKARI