Çanakkale Belediyesi uzun yıllar sonra ilk kez Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’sız gerçekleşti. Meclis gündeminde ise; zamlar, hayat pahalılığı, vatandaştan fahiş fiyat toplayan belediyenin gerekli hizmeti vermemesi, otopark sorunu gibi konular vardı. İYİ Partili Burak Kunt halkın geçim sıkıntıları ile boğuştuğunu, iktidarın ise bu konuda hiçbir adım atmadığına dikkat çekti. AK Partili Esra Yüksel ise belediyenin Çanakkale halkından vergi, ücretlendirmelerin pahalı olduğunu, buna rağmen vatandaşa ucuz ve kaliteli hizmet verilmediğini söyledi. CHP’li Erdal Gezer ise; Çanakkale’de kiraların her geçen gün arttığını, kiracılar ile ev sahipleri arasında artan davalara dikkat çekerek, iktidarın ekonomi başta birçok politikasını eleştirdi.

“İYİ PARTİ OLARAK ÖNCELİĞİMİZ HALKIMIZIN SORUNLARIDIR”

İYİ Parti Grup Başkanvekili Burak Kunt yaptığı konuşmada iktidara ve iktidarın eylemleri sonucu meydana gelen hayat pahalılığını gündeme getirdi. Vatandaşların derin bir yokluk ve ekonomik krizle boğuştuğuna dikkat çeken Kunt; “Vatandaşın tek gündemi var; ekonomi, açlık ve yokluktur. TV’lerde millet ittifakının adayı kimdir gibi cambazlar bizden değildir. İYİ Parti kurulduğu günden itibaren Genel Başkanımız Meral Akşener çözüm odaklı siyaset yapmak için çıktığı yolda gayretle yürümektedir. Her hafta meclis kürsüsünde bir kişiyi çıkartarak konuşturuyor. 26 aydır Türkiye’yi ilçe ilçe gezip esnafın sorunlarını gündeme getiriyor. Bizlerde genel başkanımızın izinde ürettiğimiz projelerle Çanakkale’de gündem oluşturmaya çalışıyoruz. Bizim öncelikli hedefimiz halkımızın bir numaralı gündemi olan hayat pahalılığı, geçim sıkıntısıdır. Biz gelince şöyle yapacağız diyeceğimize; bugünden vatandaşımızın sorunlarına çözüm üretmeye gayret ediyoruz. Bunun sonucunda halkımızın teveccühüne mazhar oluyoruz. Bunu da son açıklanan anketlerde İYİ Parti’nin oylarının arttığı; Çanakkale’de de hızla yükselişe geçtiği görülmektedir” dedi.

“EKONOMİK KRİZE, HAYAT PAHALILIĞINA NASIL ÇÖZÜM BULACAKSINIZ”

İktidarın vatandaşların sorunlarını görmezden geldiğine dikkat çeken İYİ Partili Burak Kunt; “Sürekli sahadayız diyenlerden yorulduk. Bütün ramazan boyunca şu kadar kişiyi doyurduk, bütün ramazan boyunca şu kadar köye gittik, vatandaşın gözlerinin içine baktık diyenlerin bu söylemlerinden gerçekten bunaldık. Mış gibi yapmayın çözüm üretin. Biz sizden insanların elini sıkmak yerine; bu enflasyonu nasıl çözeceksiniz bunu duymak istiyoruz. İktidar olan sizlersiniz. Biz sizden bu fiyat artışlarını nasıl çözeceksiniz bunu duymak istiyoruz. Sayın bakanınızın gözlerindeki ışıltıyla bu ekonomiye nasıl çözüm bulacak bunları duymak istiyoruz. Sizler iktidar partisi olarak zaten bunları bize söylemekle mükellefsiniz. O yüzden gittiğiniz yerlerde el sıkmaktan daha fazlasını yapmanızı bekliyoruz. Türkiye’de enflasyonla gerçekten mücadele ediliyor mu? Nasıl mücadele ediyorsunuz? Mesela eylül ayından bu yana ne yaptınız? Gerçekten mücadele ettiğinize inanıyor musunuz? Şunu şunu yaptık sonucu budur diye biliyor musunuz? Siz bu iktidara otobüs durağının yerini vatandaşa soracağız diye geldiniz; merkez bankasının faizini düşürürken kime sordunuz? Milyonlarca mülteciyi ülkeye sokarken kime sordunuz. Hiç yolcunun geçmediği Zafer Havalimanına geçiş garantili yaparken kime sordunuz. Dinimizle alay edenleri büyükelçi yaparken kime sordunuz? Siz bir işi başarı olarak görüyorsanız onu düzeltme imkanınız olmaz. Siz faizi indirmeyi başarı olarak görüyor; hatalı olduğunuzu kabul etmiyorsunuz ki enflasyonu, ekonomiyi düzeltin” dedi.

“ENFLASYONLA GERÇEKTEN MÜCADELE EDİLİYOR MU”

Türk bankalarının yanı sıra kamu bankalarının bile mevcut koşullarda vatandaşa kredi vermediğine dikkat çeken Burak Kunt; “Faizi neden düşürdünüz? Düşük faiz olsun yatırımlar artsın diye. Peki bugün gerçekten faiz düştü mü? Yüzde 13-14 ile vatandaşın parasını toplayan bankalara; sizin deyiminizle faiz lobilerine aynı parayı yüzde 25-30 ile kredi veriyor. Kamu bankaları 2 yılın üzerine sabit faizli kredi vermiyor. Ekonomiye kamu bankalarınızın bile ekonomiye güveni yok. İhracat rekoru kırdık diye ortada gezen bir bakan var; ama dış ticaret açığı yüzde 75 artıp rekor kırdığından bahseden yok. Sanki ihracatı iktidar, ithalatı muhalefet yapıyor, pes diyoruz. Liyakatli ekonomik kadroları acilen yönetime getirin, gerçekten çok yorulduk” dedi.

“ÖZGÜRLÜK, DEMOKRASİ DİYEN GENÇLERİ HAİN İLAN ETTİNİZ”

Gençlerin sorunlarına da dikkat çeken İYİ Partili Burak Kunt; “Gençlerimiz maalesef ne iktidara ne de diğer siyasi partilere sorunlarını anlatıp kendilerini dinletemiyorlar. Gençleri hor görmek, giderlerse gitsinler demek yerine anlamaya çalışın. Hata yapan sizden olsa dahi tepki gösterin. Bu gençler aynı zamanda sizlerin çocukları. Özgürlük, demokrasi dediler bu çocukları hain ilan ettiniz. Eğitim sistemlerini bilmem kaç kez değiştirip kobay ettiniz. Okulu bitirseler bile ailelerinden harçlık almaya muhtaç ettiniz. Çıkar telefonunu diyen dayılara iki çift laf edemeyip gençleri rencide ettiniz. Giderlerse gitsinler diyerek halktan aldığınız alkışlarla bu çocukları düşman ilan ettiniz. Size oy vermeyeni zillet, illet ilan ettiniz. Hakkaniyetle yaşamak isteyeni yerin dibine sokup; pudra şekeri çekeni baş tacı ettiniz. Bu gençlere sahiplenin; bu gençler bu vatanın evlatlarıdır, yapmayın etmeyin, sahip çıkın” çağrısında bulundu.

“SORUNLAR KONUŞMAYINCA ÇÖZÜLMÜYOR”

AK Partili Esra Yüksel ise gündeme Çanakkale Belediyesinin bir türlü çözemediği otopark ve trafik sorunlarını getirdi. Yüksel yaptığı konuşmada; “Şehrin üç tane sorunu nedir diye sorsanız; trafik ve otopark sorunu garanti ilk üçe girer. Otopark alanı üretemeyen belediye nedeniyle araçlarımızı park edecek yer bulamıyoruz. Meclis üyesi seçildiğimiz günden bu yana sorunu dile getiriyoruz ama bu konuyu gündeme getirdikçe polemik konusu oluyor. Bu sorun şehrin ana sorunlarından biridir; bu sebeple meclis dışında da gündeme geliyor. Bu sorunu ne zaman gündeme getirsek; Başkan bize ‘Otopark sorunu varsa araca binmeyin’ demişti. Bir başka meclis üyesi arkadaşımız ise; ‘Bir konuyu çok fazla ifade ederseniz o sorun gibi görünür, konuşmayın o da olmaz’ demişti. Otopark sorununu konuşmayarak sorunu çözebileceğimizin söylenmesini hiç unutmayacağım. Yıllardan bu yana belediye bu sorunu çözmek için çeşitli projeler geliştiriyor. Bunlardan bir tanesi de Cennet Otoparkı, birde yeni belediye hizmet binasının altı olarak.. Cennet Otoparkı yıllardır öyle bekliyor. Duyumlarımıza göre; belediye hizmet binası altındaki otopark da kaldırılmış. Belediyenin bu konudaki hizmetlerindeki durum bu” dedi.

“KENTİN BİR MASTER PLANI BİLE YOK”

AK Partili Esra Yüksel Çanakkale’nin köprünün hizmete girmesi ile birlikte her geçen gün büyümeye devam ettiğini belirterek; “Yatırımlardan bahsediyoruz; açılışlardan bahsediyoruz. Büyüyen bir şehirden bahsediyoruz; haliyle büyüyen şehir demek planlamak demektir. Planlı büyümek için kurumların kendileri planlarını yaparken Belediyenin de Master Plan hazırlaması gerekir. Belediye yani şehrin büyümesini planlamasını yapmalı diye beklentimiz var. Ancak belediyemiz otopark örneği vereyim; AVM bölgesinde yolun kenarına bir tarife dikti. Yolun kenarını da otoparka çevirdi. Bu bizlerde büyük hayal kırıklığı yaratmıştır. Vatandaşa ait, herhangi bir yatırım yapmaksızın o bölgeyi tarifelendirerek hizmeti vatandaştan alacağı paraya bağlamak oldu” dedi.

“ÇANAKKALE BELEDİYESİ FAHİŞ ÜCRETLER ALIYOR AMA KALİTELİ HİZMET VERMİYOR”

Çanakkale Belediyesinin başta su ücretleri olmak üzere ulaşım zamları gündemdeki yerini korurken; AK Partili Esra Yüksel, belediyenin aldığı fahiş ücretlere rağmen Çanakkale halkının hak ettiği ucuz ve kaliteli hizmeti alamadığını söyledi. Yüksel; “Yerel idarelerin en büyük görevi her türlü hizmeti vatandaşa konforlu, ekonomik ve kolay sunmasıdır. Bizim dile getirdiğimi tüm sorunlarda bu üç unsuru aramamız gerekir. Ama maalesef Çanakkale Belediyesi; kendi ile aynı ölçekteki birçok şehre göre verilen hizmet çok pahalı. Biz vatandaş olarak Çanakkale Belediyesine emlak vergilerimizi fazla ödüyoruz, su ücreti çok pahalı, ulaşım ücretlerine daha yeni zam yaptık 8 lira oldu tam biniş. Alt yapı paralarını fazla ödüyoruz; tek tek bakıldığında oransal olarak Çanakkale Belediyesinin çok fahiş bir şekilde hizmetleri ücretlendirdiğini görüyoruz. Bunun karşılığında da aldığımız hizmetlerde de ne kolaylık, ne konfora rastlayamıyoruz. Zorluğu problemi anlatırken bile yaşıyoruz. Otoparktaki bir konuyu alt yapı, üst yapı, yolların standardına, temizliğe kadar örnekleyebiliriz. Yerel idarenin şehre hizmet de önemli olan konularda maalesef yönetilemeyen bir belediye ile karşı karşıya olduğumuzu ve bedelini fazlasıyla ödememize rağmen aldığımız hizmetlerde vasatlık durumunu yaşayan Çanakkaleliler olduğumuzu düşünüyoruz” dedi.

“SADECE ÖZGÜRLÜK VE BARIŞ SÖYLEMLERİ İLE BELEDİYE YÖNETİLMİYOR”

Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın seçim propagandası olarak da kullandığı Barış ve Özgürlük kavramlarının belediyeyi iyi yönetmek ile vatandaşa kaliteli aynı zamanda ucuz hizmet vermeye yetmediğine dikkat çeken Yüksel; “Sadece özgürlük ve barış söylemleri ile bir belediyenin yönetilemeyeceği açıktır; bizler bu güzel coğrafyada bedelini fazlasıyla ödediğimiz durumlarda hizmeti de konforlu, kolay ve ekonomik almamız gerekir. Komisyonlar genel olarak bir şeylere zam yapmak için toplanıyor. Neden bu kadar fiyatlar arttı dediğimizde; çünkü biz kaliteli konforlu hizmet veriyoruz diyorlar. Ama biz bu hizmetleri ne kaliteli alıyoruz ne de konforlu alıyoruz. Yönetilmeyen bir belediyeden bahsediyoruz” dedi.

“BELEDİYEDE HİZMETLER SON DERECE KALİTELİ VERİLİYOR”

CHP’li Erdal Gezen ise Çanakkale Belediyesi ve verdiği hizmetlerin kaliteli olduğunu ancak pahalı olması eleştirilerinin ise kendilerinden değil İktidarın uyguladığı politikalar nedeniyle olduğunu söyledi. Gezen; “Yönetim anlayışı bakımından Çanakkale belediyesinde hiçbir sıkıntı yoktur. Hizmetler son derece kaliteli bir şekilde veriliyor. Ancak bu hizmete karşılık belediye meclisi ve encümenlerin aldığı kararlar; elbette ki pahalı olabilir ama bu belediye çalışanları, bizlerin yada Belediye Başkanımızın değil tamamen siyasi iktidarın basiretsiz, iş bilmez, gözleri ışıldayan yöneticilerinin aldığı kararlarla olmuştur. Eğer bu zamları yapmasaydık; gerçekten konforlu toplu taşıma hizmeti veremezdik. Bu araçlar mazot alamaz; Çanakkale halkına toplu taşıma hizmeti veremezdik. Çanakkale’de yoğun araç sayısı ve trafik var. Çanakkale’de otoparklarımız var ama yenileri de yapılıyor, yapılacak. Çok katlı yada yatay olabilir ama halkımızı Çanakkale belediye bu hizmeti verecektir. Cennet Otoparkının hukuki sorunları çözülüp hizmete girecektir. Yeni belediye binasının altında da otopark olacak. Yenileri de elbet yapılacaktır. Belediyemiz bu hizmeti verecektir” dedi.

“ÇANAKKALE’DE 2 AYDA 47 LOKANTA KAPANMIŞ, YENİSİ AÇILMAMIŞ”

Çanakkale yerel ekonomisinden ve esnafların sorunlarını gündeme getiren Erdal Gezen; “Lokantacılar ve Gazinocular odası mart ve nisan yanında 47 tane iş yeri kapanmış. Yenisi açılmıyor; eskiler kapanıyor. Hizmet sektörünce ciddi sıkıntılar var. Lokantalar kırmızı et olarak çıkartmama kararı almak üzereler neredeyse. Biga’da karkas etin kilosu 110 liradan kesilmiş; işlenecek bu etin 40-50 TL maliyeti var kime satacağız diyorlar. Bunlara da cevap verilmesi lazım. Çarşıya çıkın bakın. 3 kilo patates; Çanakkale’de 40 lira Ayvacık pazarında 2 kilosu 30 lira! İnsanlar evlerine ne alıyor gidin bakın. İnsanların torbaları boş, insanlar Pazar akşam ucuzlar diye gece gidiyor” dedi.

“ÇANAKKALE’DE EN BÜYÜK SORUN KİRALAR.. EVSAHİBİ VE KİRACILAR MAHKEMELİK”

Çanakkale’de kiraların inanılmaz bir hızla arttığına dikkat çeken Gezen; “Çanakkale’nin en büyük sorunu kiralar. İş yerleri kiralarını ödeyemiyor. Pandemi döneminde de söylemiştim ama artık pandemi bitti. Konut kiraları had safhada; bu kentte yakında kiralık konut yetersizliğinden barınma ihtiyacı ortaya çıkacak. Yerel yönetimler olarak bunlra bizler çare bulmak zorunda kalacağız. 2014 yılında 100 metrekarelik evin kirası 650 lira iken bugün 3 bin lira. Artış 3 yılda 181, 5 yılda artış yüzde 227 olmuş. Asgari ücretteki artış nedir, bunu söyleyin. 4 bin 285 lira alan iki asgari ücretli bu kiraları nasıl ödeyecek? Çanakkale’de kira tespit ve tahliye davaları arttı. Ev sahibi de kiracı da iş yeri sahibi de dertli. Üniversite öğrencileri seneye gelecek; tayinler olacak. Bu kiralar ne hale gelecek bunlara bir çözüm bulun” dedi.

“ÇANAKKALE’DE EKMEĞE YİNE ZAM GELİYOR”

Daha iki ay önce ekmeğe zam geldiğini, Şubat ayı meclis konuşmasında Mayıs’ta ekmeğe yine zam gelebileceğini ifade eden Erdal Gezen; fırıncıların zam talebi olduğunu ve ekmek fiyatlarına zam geleceğini açıkladı. Gezen; “Çanakkale’de ekmeğe yine zam geliyor. 2 ay önce ekmeğe zam gelecek demiştim; korktuğumuz başımıza geldi, kısa süre sonra Ekmeğe Çanakkale’de yine zam gelecek. Yokluk Türkiye’sinde değiliz; Çanakkaleli işletmeciler şeker alamıyor” dedi.

“SEÇİM GEÇİNEMEYEN EMEKLİ VE ASGARİ ÜCRETLİ İLE CUMHUR İTTİFAKI ARASINDA OLACAK”

AK Partili Bülent Turan’ın “2023 seçimlerinin köprüyü yapanlar ile köprüye karşı çıkan dangalaklar arasında” olacağına dair üslubunu eleştiren Erdal Gezen; “Siyasette üslup diyoruz;
 Çanakkale halkı olarak kavga kültürümüz yoktur. Bizler siyasetten de olsa sözlerimize dikkat etmek zorundayız. Fakat şunu söylemek isterim; iktidar partisinin temsilcilerine; bu seçimlerin nasıl olacağını size söyleyeyim; ülkeyi dış ve iç cumhur ittifakı ile akşamları çocuklarını aç yatırmamaya çalışanların, torununun cebine 10 lira harçlık koyamayan dedelerin, parmağındaki gümüş yüzüğü 16 liraya satarak bayram harçılığı çıkartmaya çalışan üniversite örencisinin, KPSS’ye hazırlanan ancak bayram arifesinde kitaplarını satmak zorunda kalan üniversite mezunlarının seçimi olacaktır. Yoksullaşan bir kentiz diyoruz ama dikkate almıyorsunuz. 3 bin 100 liraya yaşam mücadelesi veren emeklilerimiz, 4 bin 285 lira aldığı maaşla kendisini borç batağından kurtarmaya çalışanların seçimi olacaktır” dedi.

“KİMSE KÖPRÜYLE, YOLLA İLGİLENMİYOR; BAYRAM TRAFİĞİNDE GÖRDÜNÜZ..”

İktidarın yaptığı hizmetlerle boş yere övündüğünü belirten Erdal Gezen; “Kimse köprüyle, yolla, üst geçitle ilgilenmiyor. Bayram trafiğine gördünüz; Çanakkale içinde uzun kuyruklar. Güzel bir yatırım ama çözüm değilmiş. Gestaş zammı deniyor; çok eleştirmiyorum bizde eleştirdik. Ancak Gestaş zammının sebebi de bu siyasi iktidardır. Bu mazota akaryakıta yapılan zamdır. Ama Eceabat gidip gelen vatandaşlarımız bu sıkıntıları çekiyor. Yani ezilen yine vatandaşlarımızdır. O yüzden insanlara tencerelerinin dolduran, mutlu aileler sözü veriyoruz” dedi.