Eski Başbakan Yardımcısı Mustafa Cumhur Ersümer; CHP Adayı Ülgür Gökhan ve AK Parti Adayı Ayhan Gider'i ayrı ayrı tebrik etti. Ersümer; "Seçimlerde Çanakkale geneline baktığımız zaman, her yere örnek olmuştur. Seçimin altını çizmek gerekirse; Ayhan Gider'in söylediği gibi "Belediye Başkanlığı Ülgür Gökhan'a anasının ak sütü gibi helaldir". Ben siyasi hayatımda birçok şey yaşadım ama rakiplerim ile ilgili bu kadar içten ve net bir şey söyleyemedim. Onun için Ayhan Gider'e tebrik etmek istiyorum" dedi.

31 Mart Yerel seçim öncesinde Çanakkale'de yayın yapan gazete sahipleri ile bir araya gelen Cumhur Ersümer, seçimlerin ardından yine basın mensuplarıyla tekrar bir araya geldi. Seçim sonuçlarını Çanakkale ölçeğinde değerlendiren Ersümer, seçim öncesi tahminlerinin büyük oranda tuttuğuna dikkat çekti. Ersümer; seçim öncesinde kamuoyunda bir gerilim yaşanmamasının sevindirici olduğunu  CHP Adayı Ülgür Gökhan ve AK Parti Adayı Ayhan Gider'i ayrı ayrı tebrik etti. Ersümer; "Seçimlerde Çanakkale geneline baktığımız zaman, Çanakkale bütün Türkiye'ye örnek bir seçim tecelli etmiştir. Çanakkale'deki il ve ilçe teşkilatları, adaylar, Milletvekilleri belki Genel Başkanlara, Genel Merkezlere çok uygun olmayan ama doğru olan bir süreç izledik. Çanakkale bu konuda da her yere örnek olmuştur. Seçimin altını çizmek gerekirse; Ayhan Gider'in söylediği gibi "Belediye Başkanlığı Ülgür Gökhan'a anasının ak sütü gibi helaldir". Ben siyasi hayatımda birçok şey yaşadım ama rakiplerim ile ilgili bu kadar içten ve net bir şey söyleyemedim. Onun için Ayhan Gider'e teşekkür etmek istiyorum" dedi.

"ERDOĞAN ÖNLEM ALMAZSA: AK PARTİ'NİN SONU ANAP GİBİ OLUR.."

18., 20. ve 21. Dönem Çanakkale milletvekilliği, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı görevlerinde bulunan Cumhur Ersümer 31 Mart yerel seçimlerinin ardından yerel basın mensuplarıyla konuştu. Seçimleri hem Çanakkale hem de Türkiye geneli olarak değerlendiren Ersümer; "ANAP Ankara, İstanbul ve İzmir'i 1989 seçimlerinde kaybetmişti. Ve o seçimlerden sonra ANAP bir daha iflah olmadı. Aynı süreci şimdi AKP yaşıyor. Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan önlem almazsa AK Parti'nin sonu ANAP gibi olur" dedi.

"ADAYLARA SAĞDUYULU ÇALIŞMALARI NEDENİYLE TEŞEKKÜR EDİYORUM"

Seçimler öncesinde basının tutumunu eleştiren Ersümer, Çanakkale'de ise yayın yapan basın kuruluşlarının basış ortamına katkı sunduğuna dikkat çekerek; "Çanakkale halkıyla birlikte var. Adaylar öyle davranıyor, milletvekilleri, teşkilatlar öyle davranıyor olabilir ama bu durumun iki ayağı vardır. Biri halktır, Çanakkale insanın destekleri, teşvik ve beğenileri olmasa bu sonuç tecelli etmezdi. Diğer ayak ise basındır. Yerel basının seçimler öncesindeki tutumu örnek bir tutumdur. Türkiye genelindeki basına baktığımızda maalesef iki parçalı basın gördük. Bu açıdan basını belli yerde ve belli bir duruş alarak bunu devam ettirmiştir. Vatandaşta bunu pek beğenmedi ve tasvip etmedi. Çanakkale açısından bakarsak bu örnek bir bütünlüktür. Bu davranışı güzelliği ve örnek tavrı desteklediğimin bilinmesini isterim. Bu nedenle tüm  adayları da ziyaret gerçekleştirip gösterdikleri sağduyu nedeniyle kendilerine teşekkür edeceğim" dedi.

"BİGA VE AYVACIK SONUÇLARI BENİM İÇİN DE SÜPRİZ OLDU"

31 Mart yerel seçim sonuçlarının Çanakkale geneline bakıldığında sürpriz olmadığını, CHP'nin Çanakkale'de birinci parti olacağını tahmin ettiğini fakat iki ilçede büyük sürpriz yaşadığını belirten Ersümer; "Çanakkale seçim sonuçları ile ilgili olarak sonuç sürpriz olmamıştır. Çanakkale'de Millet İttifakının aldığı oy belli bir noktada, Cumhur İttifakının aldığı oy da. Bunun çok değişebilmesi mümkün görünmüyordu. Biga sonuçları ise bana göre sürprizdir. Biga Belediye Başkanı İsmail Işık'a da sürpriz olmuştur. Ayvacık benim için yine sürpriz idi. Oradaki belediye başkanı da Ayvacık ile bütünleşmiş, hizmet bakımından iyi işler yapmış bir isimdi. Tabi bizlerin algılamaları ile vatandaşın algısı çok farklı olabiliyor. Belki biz biraz taraf oluyoruz, objektif olamıyoruz ama en iyi anket seçimlerdir" dedi.

"ÇAN'DA BÜLENT ÖZ'ÜN KAZANACAĞINI AK PARTİLİLERDEN ÖĞRENMİŞTİM"

10 yıldan bu yana AK Partili Abdurrahman Kuzu'nun seçimleri kaybedeceğini AK Partililerin bile bildiğini, kendisine de seçimleri kaybedeceklerini AK Partili çevrelerin söylediğini açıklayan Cumhur Ersümer; "Çan'da bir değişim olacağını ben Çan'daki AKP'lilerden öğrenmiştim. O yüzden benim için bir sürpriz olmadı. Bülent Öz bey milletvekili iken de bu şekilde çalışıyordu. Tekrar aday yapılmadı ama aday olsaydı Çan'da çok daha fazla oy olabilirdi. Çok çalışkan bir isim, kendisine de bunu söylemiştim, halkla bütünleşmiş bir siyasetçi. Çan Belediye Başkanı ile de ilgili çok fazla kampanya da olmuştu, yeni bir durum değildi bu. Bayramiç ise çok değerlendiremiyorum. Bayramiç CHP'ye yakındır ama geçen dönem AK Parti kazandı. Eceabat'ta ise ittifak anlaşamadı biliyorsunuz. Tüm partilerin orada adayı vardı. AKP Eceabat'ta üçüncü parti oldu zaten. AKP tarafında bir şey olmayacağı görülüyormuş demek ki. Bölündüğü kabul edilmesi gereken bir oy potansiyeline rağmen AKP, Eceabat'ı kazanamadı" dedi.

"ÜLKEDE SEÇİMLERİ YAPAMIYORSANIZ ZATEN, BAŞKA BİRŞEY YAPMAYIN"

Bir süredir devam eden seçim tartışmalarına değinen Cumhur Ersümer; "Seçimler öncesinde de söylediğim gibi; Türkiye'de seçimlerin yapılabiliyor olması başlı başına demokrasi olgunluğunun göstergesidir. Seçim yapamıyorsanız zaten başka bir şey yapmayın. Türkiye seçimleri yapabilmiştir, vatandaşlarda sandığa gitmiştir. Sonuçları değerlendirirken büyük tartışmalar yaşandı. Bu tartışmaların Türkiye genelinde olmaması ise sevindiricidir. Tartışmaların sadece İstanbul odaklı olması tüm seçimlere gölge düşürecek bir sonuç değildir" dedi.

"ÜÇ BÜYÜKŞEHİRİ KAYBEDEN ANAP BİR DAHA İFLAH OLMAMIŞTI!"

31 Mart 2019 Yerel seçimleri ile 1989 Yerel Seçimlerini kıyaslayan Cumhur Ersümer; "İktidar partililerin yerine kendimi koyup sonuçlara baktığımı zaman; ben üç tane büyükşehri Ankara, İstanbul ve İzmir'i kaybetmişim. Bu sonuçlar kulak çekmeden daha ileri bir şeydir, bunu iyi düşünmek gerekir. Çünkü 1989 seçimlerinde ANAP'ta Genel Başkan yardımcısıydım, 1987 seçimlerinde yüzde 40,50 oyu vardı. 2 sene sonra yüzde 21,75'e düştü. Yaşadığım örnek üzerinden konuşmak istiyorum; öyle olur demiyorum ama bir daha ANAP iflah olmamıştır! Aynı şekilde AKP de bu seçimde bunu yaşamıştır. Yani aday olsun, benim arkadaşım benim adamım olsun dediler. Gerçekleri, doğruları bir kenara bırakıp bir takım şahsi kriterler ile kararlar verdiler. Bir seçimde aday tespitinin yanlış olduğunu nereden anlarsınız, özellikle yerel seçimlerde? Belediye meclisi 1000 oy almış Başkan adayı 700 oy almış. Bir seçmen olarak gidip sandığa meclis üyeliğinde başka partiye, belediye başkanı olarak başka partiye oy veriyorum. Türkiye genelindeki seçimlere göz atarsanız bunların yaşandığını görürsünüz. Ankara örneğine bakarsanız Belediye Meclis üyelerinin 80-90'ı AKP'li ama kazanan CHP'nin adayı" dedi.

"AKP İÇERİSİNDE YANLIK YAPTIK DİYEN BİR KESİM VAR!"

Seçim sonuçları sonrasında AK Parti içerisinde özeleştiriler yapıldığına dikkat çeken Ersümer; "AKP'nin içerisinde yanlış yaptık, genel başkanın bu tercihleri  çok doğru değil diye değerlendirmeler yapanlar var. Bu sadece seçim sonrasında değil öncesinde de yapılıyordu. Birçok AKP'li şunu söylüyordu; 'Biz onun tüm seçimlerinde ona oy verdik ama bu seçim onun seçimi değil. Biz kendi tercihlerimize göre oy vermek istiyoruz onun tercihlerine göre değil' diyen çok büyük kesim oluştu. Ankara örneğine baktığımızda meclis ve başkanın aldığı oylarda bunu net bir şekilde görebiliyoruz. Tayyip bey ilk dönemde Abdullah Gül'ü aday yapmasının altında yatan sebepte budur. Turgut bey partiyi bırakıp gitti ANAP battı gitti. Sırf bu yüzden kendisi Cumhurbaşkanı olmadı, Abdullah Gül'ün aday olmasından sonra AKP de bir ivme kaybetmemişti. AKP'ye de gerçekten büyük bir oy getirisi sağlamıştır" dedi.

"AK PARTİ'NİN SONU ANAP GİBİ OLUR.."

Ak Parti'nin önünde seçimsiz 4,5 yıl olduğuna dikkat çeken Ersümer, Recep Tayyip Erdoğan'ın bu süreyi iyi değerlendirmesi halinde tekrar başarılı olabileceğini belirterek; "Siyasi tarihimizde Partilerin genel başkanlarından sonra partilerinin yaşatılmasının pek mümkün olmadığını gördük. Tayyip bey böyle bir karar vermiştir. Biz o seçim sonuçlarını 1989 yılında aldık, Turgut bey 1990'da aday olmuştur. 1 yılda biz gerekli değişimi sağlayamadık. Anladığım kadarıyla Tayyip bey 'Benim önümde 4,5 yıl var' diyor. Bu süreyi iyi değerlendireceğim ve 4,5 yıl sonra yine tek başıma iktidar olacağım diyor. Bizim önümüzde böyle bir süre yoktu. Ben AK Partinin sonu ANAP gibi olur diye bir şey söylemiyorum. Çünkü AKP'nin olabilecekse önünde bir süre var, bu süreyi iyi değerlendirirse; parti içi sorunlarını çözer, vatandaşla arasındaki bağı tekrar tesis ederse tekrar başarılı olabilir.