Doğal Yaşam Derneği tarafından hazırlanan "İklim Değişikliğine Uyum Kırsalda Çocuklar Ve Kadınlar İle Başlar" Fransa Büyükelçiliği tarafından 34 proje içinden seçilerek desteklendi. Proje tanıtım toplantısında konuşan proje yazarı ve Doğal Yaşam Derneği Çanakkale Bölge Temsilcisi Bahadır Yasa, proje hakkında bilgi vererek gazetecilerin sorularını yanıtladı. Doğal Yaşam Derneği projeleri, geçtiğimiz dönemlerde de AB ve BM hibeleriyle desteklenmişti.

PROJE ALANI ÇAN’IN BOZGUÇ KÖYÜ SEÇİLDİ

Fransız Büyükelçiliği tarafından desteklenen 9 bin 500 Euro bütçeli "İklim Değişikliğine Uyum Kırsalda Çocuklar Ve Kadınlar İle Başlar" projesi Çan’ın Bozguç Köyü kardeş dernek GastroKale’nin uygulama çiftliğinde Ekim ayında başlayacak. Bir yıl sürecek olan projede kadınlar ve çocuklara, iklim değişikliğin önemi, yerel kaynakların etkin ve verimli kullanımı, karbon ayak izini azalmak için alınabilecek önlemler uygulamalı bir şekilde anlatılacak. Çan’daki okullardan seçilecek çocuklar, gençler ve köy kadınların katılacağı atölyelerde, yağmur suyu hasadı, çöp/atık ve su yönetimi, kimyasal sız, pestisit siz gübreleme, kompost çeşitleri, güneş panellerinden elektrik elde etme, tamir et, yenile kullan, orman meyve çeşitlerinden ürün yaratma gibi konular ele alınacak.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Yasa, "Meyvelerle neler yapılacağını gösterelim, bunu gösterdiğimiz insanlar da bundan para kazansın diye düşündük. İki dernek olarak bizim ana düşüncemiz, köylümüzün, yerel üreticimizin, esnafımızın para kazanması. Dolayısıyla köylerden şehirlere göç etmemesi. Zaten köylerinde kral gibiler her şeyleri var. Fakat gelir yeterli olmayınca, köylerini bırakıp şehirlere geçiyorlar. Burada işte asgari ücrete herhangi bir yerde bir nevi kapıkulu oluyorlar orada imparatorken. Bu projeyi de yazdık ve bayağı da ilgi gördü. Otuz dört tane proje arasından layık görüldü. Fransa Büyükelçiliği onayladı. Hibesini de aldık, çalışmaya başladık" diye belirtti.

“İKLİM KRİZİ İÇİN KANUNLAR ÇIKIYOR AMA..”

Bahadır Yasa, hükümetlerin iklim krizinin zararlarını en aza indirmek için kanun ve yasalar çıkarttıklarını ancak bunların halka inmediğine dikkat çekti. Yasa; “İklim değişikliğine uyum veya karbon ayak izi, atık yönetimi, iklimde derecenin yükselmesinden kaynaklı sorunlar için hepsi bazı önlemler alıyorlar. Kanunlar çıkarıyorlar. Fakat on beş senede bizim gözlemlediğimiz, bu yapılanlar hep üst düzeyde kalıyor. Aşağı damlayıp bireylere inmiyor. Özellikle kırsaldaki kişilere tam nüfuz etmiş değil. Ne oluyor diye anlamıyorlar. Biz de önce çocuklara, gençlere, kadınlara yönelik çalışmak istedik. Köyümüze gelsinler, çamurla oynarken kompost gübreyi öğrensinler istedik” dedi.

PROJE BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ

Ormanlarda yetişen meyvelerin de farklı birçok amaçla kullanıldığını belirten Bahadır Yasa, Orman meyvelerinin verimli kullanılması için atölyeler düzenleyeceklerini belirtti; “Meyvelerle neler yapılacağını gösterelim, bunu gösterdiğimiz insanlar da bundan para kazansın diye düşündük. İki dernek olarak bizim ana düşüncemiz, köylümüzün, yerel üreticimizin, esnafımızın para kazanması. Dolayısıyla köylerden şehirlere göç etmemesi. Zaten köylerinde kral gibiler her şeyleri var. Fakat gelir yeterli olmayınca, köylerini bırakıp şehirlere geçiyorlar. Burada işte asgari ücrete herhangi bir yerde bir nevi kapıkulu oluyorlar orada imparatorken. Bu projeyi de yazdık ve bayağı da ilgi gördü. Otuz dört tane proje arasından layık görüldü. Fransa Büyükelçiliği onayladı. Hibesini de aldık, çalışmaya başladık.”