Emekli jeoloji profesörü Doktor Doğan Perinçek, Çanakkale'de meydana gelebilecek olası deprem için yetkililere ve katılımcılara ciddi uyarılarda bulundu. Çanakkale kent merkezindeki binaların Alüvyonlu toprak üzerine kurulduğunu ve depremde hemen hepsinin zarar göreceğini söyleyen Perinçek; "Alüvyonlu zemin üzerine inşaat ruhsatı verilmemeli" dedi. Çanakkale Boğazı'nın içinden 2 fay hattı geçtiğini belirten Perinçek; "Köprüyü yaparken Fay Hatlarını dikkate aldılar mı bilmem ama depremde yıkılırsa şaşmam" dedi.
"71 YAŞINDAYIM, BEN BU DEPREMİ GÖRÜRÜM"
Çanakkale Topluma Destek Derneğinin düzenlediği panelde Çanakkale ve Deprem konulu bir konuşma yapan emekli Jeoloji Prof.Dr. Doğan Perinçek çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Perinçek bir kahin olmadığını ama bilimsel gerçeklerinde göz ardı edilemeyecek kadar deprem tehlikesinin yakın olduğunu söyledi. Perinçek; "Bakın birçok kez yetkilileri uyardım, tehlikeye dikkat çektim. Cumhurbaşkanlığına bile yazdım. Çanakkale'de 10 yıl süre içerisinde Çan-Bayramiç-Biga merkezli büyük bir deprem meydana gelecek" dedi.
"ÇAN-BAYRAMİÇ - BİGA.. BU HATTA OLACAK!"
Çan Bayramiç dolayındaki fay zonunda 283 yıldır 7 ve 7'den büyük deprem olmadığına dikkat çeken Perinçek, “Bu alanda yeterli enerji birikti. Ben şahsen Çanakkale'deki büyük depremin İstanbul'da beklenen büyük depremden önce olacağını düşünüyorum. Karabiga-Çan, Çan-Bayramiç segmenti konusunda bütün yayın organlarının uyarması lazım. Bunlardan bir tanesi yarın veya 5 yıl sonra büyük bir deprem yaratacak. 2 yıldır uyarıyorum uyarmaya devam edeceğim. Yaşım 71 ben bu depremi göreceğimi düşünüyorum” şeklinde konuştu.
"KENT MERKEZİ ALÜVYONLU ZEMİN ÜZERİNE KURULMUŞ.. HEPSİ TEHLİKEDE.."
Çanakkale kent merkezindeki yapıların hemen hepsinin alüvyonlu zemin üzerine kurulduğunu belirten Prof.Dr. Doğan Perinçek, olası bir depremde binaların yıkılmayacağını, tam tersine devrileceğini söyledi. Perinçek; belediye yetkililerine de alüvyonlu zemin üzerinde inşaat ruhsatı verilmemesi konusunda uyarılarda bulunduğunu belirterek; "Maalesef alüvyon zemin üzerine inşaat izni verilmeye devam ediliyor. Benim belediyelerden talebim şu; alüvyon üzerine inşaat izni vermeyin. Daha sağlam zeminler var hem Kepez için, hem de Çanakkale için. Örneğin Esenler ve Karacaören. Yapılaşmanın o yönde gelişmesini teşvik etmek lazım. Alüvyon üzerine bina izni verdiğimizde hem tarım alanını kaybediyoruz, hem de sağlam olmayan zeminin üzerine bina yapıyoruz. Alüvyon üzerine mecbur kalırsanız bina yaparsınız. Ama ben şuan öyle bir mecburiyet hissetmiyorum. O zamanda alüvyon zemine göre inşaat yapmanız lazım. Binayı yine alüvyonun üzerinde yaparsanız maliyet artar, tarım alanını kaybedersiniz. Depremde alüvyon zeminde depremin hasar verme oranı artıyor. Depremin büyüklüğü başka bir şey, şiddeti başka bir şey. Şiddeti hasar yapma gücü artıyor demek. Alüvyon üzerinde bu artış var” dedi.
"AFAD BİR AN ÖNCE KÖYLÜLERE DEPREM EĞİTİMİ VERMELİ"
Depremde en çok kırsal kesimde yaşayan halkın zarar göreceğini belirten Doğu Perinçek AFAD'ı görevini iyi yapmamakla suçladı. Perinçek; "Muhtarları çağırıp anlatıyorlar. Muhtar köye kahveye gidip kimseye bir şey anlatmıyor ki. Köyler depremde en büyük hasarı alacaklar. Köylere bizzat gidilip eğitim verilmesi lazım. AFAD’ın yetkilisi olsam, Çan ve köylerine hemen eğitim için eleman gönderirim. Her şey ortada, defalarca söyledim, orada 273 yıldır büyük bir deprem olmuyor. Dolayısıyla, Karabiga- Çan-Bayramiç hattı topun ağzında. Ben hiçbir çalışma yapıldığını görmüyorum” dedi.
"ÇANAKKALE KÖPRÜSÜNÜN ALTINDAN FAY GEÇİYOR.. ACABA BAKTILAR MI?"
Yapımı tartışmalarını da beraberinde getiren Çanakkale Köprüsü ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Perinçek; "Çanakkale Boğazının oluşumunu çalışmak üzere TUBİTAK’dan bir proje almıştık. Bu projede iki arkadaş çalıştık. Prof Dr. Erkan Gökaşan arkadaşım denizde bende karada çalışmıştım. Gökaşan arkadaşım boğazdan geçen fayları tespit etmişti. Yapımı süren Çanakkale Boğaz Köprüsü fayların üzerine yapılıyor. İstanbul’da ki boğaz köprüleri fayların güneyinde kalıyor. Çanakkale’deki köprü üstünden geçiyor. Bu faylar bugün pasif gibi gözüküyorlar fakat 3 yıl önce boğazın girişinde bir takım depremler oldu. Bu da bende faylar aktifleşiyor mu endişesi doğurdu. Arkadaşımızın yaptığı çalışma İngilizce olarak yayınlanmıştı. Umarım köprüyü yapan firma makaleleri okuyup dikkate almıştır. Bir öz eleştiri yapmak istiyorum oradaki çalışmaları bir Türk firması yapıyorsa o makalelerden haberi bile yoktur” ifadelerini kullandı.
"ÇANAKKALE'DE TARİHTE TSUNAMİ OLDU.. YİNE OLABİLİR"
Çanakkale'de arkeoloji çalışması yapan bilim adamlarının İntepe bölgesinde deniz içerisinde Tunç ev eşyalarını bulduğunu, jeoloji bilgisinden haberi olmadıkları içinde geçmişte bu bölgede suların olmadığını düşündüklerini belirten Prof Dr. Doğan Perinçek; "Oysa tam tersi. 10 bin yıl önce buzulları eridiğinde Marmara Denizi bir göl idi, sular yükselince Çanakkale boğazı Marmara Denizi ile birleşti. Sonra da İstanbul Boğazı oluşarak sular Karadenizle birleşti. İntepe açıklarında denizdeTunç eşyalar bulundu. Buralar o dönemlerde meydana gelen Tsunami nedeni ile sular altında kaldı. Tsunami kalıntılarına Gökçeada ve Truva antik kenti yakınlarında da izlerine rastladık. Çanakkale'de deprem olması halinde 2-3 metre yüksekliğinde dalgalar kıyıları dövecektir. Bu durumda sahilden uzak durmakta yüksek yerlere çıkmakta fayda var” şeklinde konuştu.
ÇOMÜ'NÜN YARISI KAYIYOR!
Terzioğlu Yerleşkesinin bir kısmının zemininin kuvvetli olduğunu ancak pek çok fakültenin bulunduğu binaların ise kaygan zemin üzerine yapıldığını açıklayan Perinçek; en riskli binanın ise ÇOMÜ Tıp Fakültesi ve Hastanesi olduğunu söyledi. Perinçek; "Çoğu zaman rastladık gördük, ÇOMÜ içerisinde toprak kayması yaşanıyor. Zamanında uyarılarda yaptık ama dinletemedik. Tıp Fakültesinin arkasında ciddi bir toprak kayması yaşanıyor. Olası bir afette burada ciddi kayıplar olabilir" dedi.